221
kendi salonu olan, forması sponsor dolu, salon isim haklarini 30 milyon dolar'a satabilen ve bilet gelirlerinin tamamını cebine koyan; bu sayede zarar etmeyen şubedir. daha da önemlisi, galatasaray gibi sponsor olana "sen parayı ver gerisini boşver" demek yerine söz hakkı verdikleri için bugün zararları çok minimum. kulüp cebinden çok olsa 3-4 dolar koyuyordur.
vakti zamanında liv hospital'in verdiği sponsorluk çekini alex telles transferinde kullandılar. böyle üvey evlat muamelesi gören bir şube galatasaray basketbol şubesi. 2016'da temeli atılan salon projesinde taş üstüne taş koyulmadı, 3 senelik odeabank sponsorluk parası tek sezonda alınıp 16-17'de subeyi menajerleri satarak tabiri caizse hayvan gibi zarar edildi. ödenmeyen maaşlar cabası, 2018'de hala bonsu'nun, cenk'in açtığı davalarla uğraşıyorduk. kaç sene onceki oyuncularla davalıydık hala.
işte fenerbahce basketbol şubesinde şöyle bir tane rezilliğe şahit olmazsınız. basketbol salonu yapılacak dendi, temel atıldı, salon kısa sürede bitirildi. pr'ı iyi yapıldı, konserler, gelen nba takımları cabası. onlardan gelen paralara girmiyorum bile. basket bilet gelirleri bizim gibi yarısı devlete gidecek şekilde değil, direkt onların cebine giriyor. bu işin salon kısmıydı. gelirlerini varın siz düşünün.
daha sonra ülker ile sözleşmeleri bitti. murat ülker ben uzatmak istemiyorum ama siz bana salonun ismini satın dedi, 30 milyonda anlaştılar. 3 senelik para çıktı diğer sponsorlardan bağımsız. inanabiliyor musunuz? 30 milyon dolar. galatasaray basketbol şubesi hiçbir zaman şu parayı bir arada göremedi. yanarım ona yanarım. bu da salon ismi kısmıydı.
takım isim sponsorluğuna falan hiç girmiyorum bile yani girersek harbi hasedimden geberir giderim. ülker gitti yerine şahenk geldi, doğuş ismini koydular oraya deli gibi para akıttılar. sonra doğuş gitti ali koç kendi ismini koydu, beko. oradan gelen paranın da haddi hesabı yok. bizde senelerce liv hospital'in, odeabank'in ağız kokusunu çektik. ergin ataman, üstüne vazife olmamasına rağmen gidip bu adamlarin kapısında yatıyordu 2 kuruş daha fazla atsınlar diye.
forma sponsorluklari falan zaten ortada oradan gelirlere de girmeyeyim hiç. euroleague gelirleri de ortada.
nihayetinde, bu adamlarin basketbol şubesi minimum zararda. özellikle de futbola kıyasla. sen basketbol şubesi zarar ediyor ben realist galatasaraylıyım paralar boşa gitmesin cart curt dersin, sonra adam çıkar der ki "falcao'ya 7 milyon verip parayı çöpe atmayi biliyordun?" ee bu durumda ne diyeceksin? boşuna bahane uydurup milletin başarısına da laf atmaya gerek yok.
basketbolu türkiye'ye getiren galatasaray'ın mevcut halinden memnun olan yada tamah eden insanlara da yazıklar olsun.
vakti zamanında liv hospital'in verdiği sponsorluk çekini alex telles transferinde kullandılar. böyle üvey evlat muamelesi gören bir şube galatasaray basketbol şubesi. 2016'da temeli atılan salon projesinde taş üstüne taş koyulmadı, 3 senelik odeabank sponsorluk parası tek sezonda alınıp 16-17'de subeyi menajerleri satarak tabiri caizse hayvan gibi zarar edildi. ödenmeyen maaşlar cabası, 2018'de hala bonsu'nun, cenk'in açtığı davalarla uğraşıyorduk. kaç sene onceki oyuncularla davalıydık hala.
işte fenerbahce basketbol şubesinde şöyle bir tane rezilliğe şahit olmazsınız. basketbol salonu yapılacak dendi, temel atıldı, salon kısa sürede bitirildi. pr'ı iyi yapıldı, konserler, gelen nba takımları cabası. onlardan gelen paralara girmiyorum bile. basket bilet gelirleri bizim gibi yarısı devlete gidecek şekilde değil, direkt onların cebine giriyor. bu işin salon kısmıydı. gelirlerini varın siz düşünün.
daha sonra ülker ile sözleşmeleri bitti. murat ülker ben uzatmak istemiyorum ama siz bana salonun ismini satın dedi, 30 milyonda anlaştılar. 3 senelik para çıktı diğer sponsorlardan bağımsız. inanabiliyor musunuz? 30 milyon dolar. galatasaray basketbol şubesi hiçbir zaman şu parayı bir arada göremedi. yanarım ona yanarım. bu da salon ismi kısmıydı.
takım isim sponsorluğuna falan hiç girmiyorum bile yani girersek harbi hasedimden geberir giderim. ülker gitti yerine şahenk geldi, doğuş ismini koydular oraya deli gibi para akıttılar. sonra doğuş gitti ali koç kendi ismini koydu, beko. oradan gelen paranın da haddi hesabı yok. bizde senelerce liv hospital'in, odeabank'in ağız kokusunu çektik. ergin ataman, üstüne vazife olmamasına rağmen gidip bu adamlarin kapısında yatıyordu 2 kuruş daha fazla atsınlar diye.
forma sponsorluklari falan zaten ortada oradan gelirlere de girmeyeyim hiç. euroleague gelirleri de ortada.
nihayetinde, bu adamlarin basketbol şubesi minimum zararda. özellikle de futbola kıyasla. sen basketbol şubesi zarar ediyor ben realist galatasaraylıyım paralar boşa gitmesin cart curt dersin, sonra adam çıkar der ki "falcao'ya 7 milyon verip parayı çöpe atmayi biliyordun?" ee bu durumda ne diyeceksin? boşuna bahane uydurup milletin başarısına da laf atmaya gerek yok.
basketbolu türkiye'ye getiren galatasaray'ın mevcut halinden memnun olan yada tamah eden insanlara da yazıklar olsun.