5324
yıldız muhabbetini fenerbahçe değil de galatasaray yapıyor olsaydı ve "beş, on yıldızlı forma giyeceğiz" tarz da twitter ya da başka bir medya organı ile kurum olarak açıklama yapılsaydı, inanıyorum ki galatasaray taraftarı pek çok insan bu işe gülerdi. "geçin bu işleri, orta sahaya nasıl transfer yapmalıyız" ya da "hamza, eren, beknaz için nasıl bir proje var, okan hoca neler düşünüyor" diye ciddi konular konuşuluyor olurdu.
nasıl bir gayya içerisine düşmüşler, neden enerjilerini bu yönde biriktiriyorlar anlamış değilim. ciddi anlamda huzursuz oluyorum. ortalığı böyle karıştırma çabası arkasında cehalet ve ihanet var. arka planda fenerbahçe yönetimi içerisinde sözü olanlar bu saçma kaostan beslenmek istiyorlar. fakat kaos dediğimiz şey asla böyle bir şey değil. kaos, bilinçli bir çarpışmanın ürünü olarak sağlıklı yapıları ayakta tutmaya yarar. fenerbahçe ise spor kulübü olarak saçmalıyor. yıllarca kulübe başkanlık yapmış aziz yıldırım bile bu konudan huzursuz ise, ciddi anlamda fenerbahçe için çaresizlik tavan yapmış diyebiliriz.
taraftarları ise bu saçma program dahilinde coşmaya devam ediyorlar. "yılların kuralına, nizamına karşıyız" sloganı aptallık seviyesinde ilerliyor. bu ülkeden umudu kesmemek adına halkın bilinçli olması gerekirken, tebaa yine avami haraketlerden vazgeçmek istemiyor.
fenerbahçe taraftarı ciddi anlamda mazi bilmiyor. biz bunu son otuz yılda kazanılan başarılar dolayısıyla daha derinden yaşayabiliyoruz. "metin oktay" duruşunu sürdürebiliyoruz. fatih terim'in pek çok başarılarına rağmen taraftar olarak "imparator duruşu" içerisinde değil, halkın içinden bir adamın stilini daha iyi yaşatmaya devam ediyoruz.
ben yarın bir galatasaray taraftarı biriyle oturup konuşsam, bizim için "mazi"yi konuşmak hep daha değerli olacaktır. ama bunu fetiş duygularla değil, kendimizi orada iyi hissettiğimiz için kavgadan gürültüden uzak durarak o mazinin derinliklerine doğru inip, mutlu hissederiz.
fenerbançe kurumuna ve taraftarına ciddi bir kültür aşılanması şart fakat bunu mazi hikayelerine ters yöntemlerle başarmaya çalışıyorlar. gereksiz işler peşinde koşuyorlar. sporu güzel kılmak istemiyorlar. bu yüzden fenerbahçe 8 senedir şampiyon olamıyor. çünkü gerçekler peşinde değil, hayallerle avunmak istiyorlar.
beş, altı, yedi yıldızlı forma ne fark eder? cidden umrumda bile değiller. isterlerse 115 yıldızlı forma takıp maça çıksınlar, gerçeği ve ciddiyeti değiştirebilir mi kılacaklar?
"fenerbahçe cumhuriyeti" diyerek yıllarca takımlarını sabote ettiler. cumhuriyet kavramından uzak, biatçı zihinlerin, ego konusunda gereksiz aşkın topluluğun zararı en çok kendi takımlarına olur ve olmaktadır.
nasıl bir gayya içerisine düşmüşler, neden enerjilerini bu yönde biriktiriyorlar anlamış değilim. ciddi anlamda huzursuz oluyorum. ortalığı böyle karıştırma çabası arkasında cehalet ve ihanet var. arka planda fenerbahçe yönetimi içerisinde sözü olanlar bu saçma kaostan beslenmek istiyorlar. fakat kaos dediğimiz şey asla böyle bir şey değil. kaos, bilinçli bir çarpışmanın ürünü olarak sağlıklı yapıları ayakta tutmaya yarar. fenerbahçe ise spor kulübü olarak saçmalıyor. yıllarca kulübe başkanlık yapmış aziz yıldırım bile bu konudan huzursuz ise, ciddi anlamda fenerbahçe için çaresizlik tavan yapmış diyebiliriz.
taraftarları ise bu saçma program dahilinde coşmaya devam ediyorlar. "yılların kuralına, nizamına karşıyız" sloganı aptallık seviyesinde ilerliyor. bu ülkeden umudu kesmemek adına halkın bilinçli olması gerekirken, tebaa yine avami haraketlerden vazgeçmek istemiyor.
fenerbahçe taraftarı ciddi anlamda mazi bilmiyor. biz bunu son otuz yılda kazanılan başarılar dolayısıyla daha derinden yaşayabiliyoruz. "metin oktay" duruşunu sürdürebiliyoruz. fatih terim'in pek çok başarılarına rağmen taraftar olarak "imparator duruşu" içerisinde değil, halkın içinden bir adamın stilini daha iyi yaşatmaya devam ediyoruz.
ben yarın bir galatasaray taraftarı biriyle oturup konuşsam, bizim için "mazi"yi konuşmak hep daha değerli olacaktır. ama bunu fetiş duygularla değil, kendimizi orada iyi hissettiğimiz için kavgadan gürültüden uzak durarak o mazinin derinliklerine doğru inip, mutlu hissederiz.
fenerbançe kurumuna ve taraftarına ciddi bir kültür aşılanması şart fakat bunu mazi hikayelerine ters yöntemlerle başarmaya çalışıyorlar. gereksiz işler peşinde koşuyorlar. sporu güzel kılmak istemiyorlar. bu yüzden fenerbahçe 8 senedir şampiyon olamıyor. çünkü gerçekler peşinde değil, hayallerle avunmak istiyorlar.
beş, altı, yedi yıldızlı forma ne fark eder? cidden umrumda bile değiller. isterlerse 115 yıldızlı forma takıp maça çıksınlar, gerçeği ve ciddiyeti değiştirebilir mi kılacaklar?
"fenerbahçe cumhuriyeti" diyerek yıllarca takımlarını sabote ettiler. cumhuriyet kavramından uzak, biatçı zihinlerin, ego konusunda gereksiz aşkın topluluğun zararı en çok kendi takımlarına olur ve olmaktadır.