700
son dakika kaçırdığı pozisyonda babeli düşünün, büyük ihtimalle oraya koşu atmak yerine ceza sahası dışında pulgarın şutunu izler ve başakşehirli futbolcular topu kontrol eder ve biz pulgar’a kızardık nasıl kaçırırsın bu pozisyonu diye. bu adam geçen sene cidden çok güzel işler yaptı ve galatasaray’a transfer olmayı hak etti. sezon başında avrupa ligine kalmamıza direkt etki etti. fakat ümit milli takımda sakatlandı ve bu performansını kötü etkiledi. tam iyileşti derken milli takıma alındı ve bütün spor kamuoyu bu çocuğun üzerine gitti, serdar gürler niye alınmadı da barış alper alındı diye, devamında takım tarihinin en kötü sezonunu geçirdi. genç bir futbolcu için çok çalkantılı bir sezon yaşadı. sakatlıklar, milli takım eleştirileri, takımın kötü gidişi, 180 dakikalık sözleşmesi kalmış babel’e 92 dakika şans verilirken kendisine 3 dakika reva görülür oldu. taraftarda günah keçisi arıyor halen. sezon bitmiş, barış alper orada golü atsa ne atmasa ne, tartışılması gereken konu kaçırdığı gol değil bu adama 3 dakika şans verilmesi. hamza akman gibi bir ismin oynamaması, geçen hafta semih kaya’nın oynayıp ışık kaan’ın oynamaması. tartışılması gereken konu bu. çıkıpta bir gazeteci bunu sormuyor, bir yönetici bu konuya değinmiyor. fenerbahçe sezon gitti denilen yerde arda güler’i sahaya sürdü, taraftar yeniden tribünlere geldi ve kendisini o gazla şampiyonlar ligi potasına attı. biz ise içi geçmiş babel ile feghouli ile devre arası aldığımız gomis ile geleceğimizi inşaa ediyoruz.
