34989
galatasaray'da başkan olarak ya da tekrar teknik direktör olarak görev almaması gereken kişi. bunu sözlüğün terimistalarından, hatta herhangi bir başlıkta yazdığım şeylerden dolayı kupa beyi'nin ne terimciymişsin be tepkilerini alan biri olarak yazıyorum. artık bu ilişkinin hem galatasaray'a hem de fatih terim'e zarar verdiğini düşünüyorum.
düşünme sebeplerim şunlar.
1. artık fatih terim'i sahada yenmek çok kolay. bunu yazma sebebim burada da çoğu kişinin söylediği gibi hocanın çağın gerisinde kaldığı ya da modern futbola adapte olamadığıyla alakalı değil. bunların aksine hocanın kendisini çok iyi evirdiğini modern futbol ve büyük takım gereksinimlerini iyi analiz ettiği ve ona göre oynatmaya çalıştığını düşünüyorum. peki bunları yaparken niye fatih terim'i yenmek çok kolay. çünkü 2021-2022 sezonu bize şunu gösterdi. tff istemediği bir teknik direktör olduğu zaman ona rahatça operasyon yapabilir. biz de bu operasyonun bir seyircisi olduk ve hocamızın afiyetle yenilmesine seyirci kaldık. hakemi de yenmek, o da yapmasaydı, önce biz city gibi oynayalım ifadelerle bu durumu yapanların ekmeğine yağ sürdük. bu da yapanlara çok büyük cesaret verdi. yani tff şunu biliyor ki, istediği zaman galatasaray teknik direktörünü değiştirebilir. 2021-2022 sezonunda içerde oynadığımız fenerbahçe maçıyla başlayan süreç hoca gittikten sonra devam etseydi şuan büyük ihtimal düşme potasındaydık. çünkü domenec hoca'yla kazandığımız maçlarda verilen penaltılar daha önce defaatle verilmediği gördük. hatta sadece bu sene değil 2018-2019,2019-2020,2020-2021 sezonlarında da gördük. hemen hemen aynı olan pozisyonlar bu sezonlarda aklımda. biz tff'ye fatih terim'i yenme şansı verdik ve onlar da kullandı. biz de hocaya kızdık. yani bu sebepten dolayı artık fatih terim'i yenmek çok kolay. adil ortamda ne olacağını bence en iyi onlar biliyor.
2. fatih terim eskiden galatasaray spor kulübünün birleştirici unsuruydu. fatih terim varken taraftarda, yönetimde ayrıcalık yoktu. hatta galatasaray lisesi ile taraftar arasındaki bağlantı da bu şekilde kuruluyordu. fakat yapılan algı oyunları ve karalama kampanyaları işe yaradı. taraftarın büyük kısmı somut deliller farklı söylese de fatih terim'in sürekli enkaz bıraktığı, sürekli pahalı oyuncular aldırdığı, sadece adamcılığın önemli olduğu yalanına inandı. mesela arda , çipe ve emre taşdemir'in 2 yıllık maliyetleri pulgar kadar bile değilken mali açıdan zarar veriyor diye transferler üzerinden vurulmaya çalışıldı. ne yazık ki milli takımda kebapçı sülo ile başlayan bu algı süreci bizde de devam etti. yani 20 yıldır oluşturduğumuz bu güzel köprüyü dinamitlerle patlattık. yani artık fatih terim ismi birleştirici isim olmaktan çok uzak. sözlüğün lafı dinlenen büyükleri, hoca takım başındayken sarı öküz vererek aslında çok güzel bir konuya parmak basarken, şimdi onlar da aba altında sopa gösterdiğine göre bu köprü gerçekten yok olmuştur.
3. fatih terim eskiden başkanlar üzerindeki yükü fazlasıyla alan bir isimdi. millet fatih terimle çalışmak zor derken, ben tam tersini düşünüyordum. çünkü yönetimin kendi menajerleriyle aldığı, hocanın hiç haberinin olmadığı bir transferden bile yönetim değil, fatih terim sorumlu oluyordu. medyaya karşı fatih terim konuşuyordu, transfer haberleri ile alakalı o demeç veriyordu, gelen tepkilerin hepsini kendi üstünde eritiyordu. oyuncuların saha dışı olaylarını da akil ve sakinlikle çözüyordu. bu kulüpte 2011-2012 sezonu play-off'larından önce melo-riera, 2021-2022 sezonunda da saha için kerem-marcao olayları yaşandı. bu 2 süreçten sonra bu 4 oyuncu da eskisinden daha güçlü döndü sahalara. bu iş yönetimlere bırakılsa büyük ihtimal bu 4 oyuncunun galatasaray kariyerleri o anda biterdi. aslında fatih hoca yönetimlere çalışabilecekleri alan ve zaman bırakıyordu. kendi işlerini yapmak için zaman, florya'ya sokmayarak da üzerlerindeki sorumluluğu alıyordu. mesela 2021-2022 sezonunda da bile hoca gittikten sonra nihat kırmızı, ışıtan gün vb. bir sürü insanın idmana gelip, işleri karıştırdığını, daha fazla göz önünde olarak daha fazla tepki çektiğini görebiliriz. mesela ışıtan gün 6 ay boyunca türkiye'de bile değildi. ama artık bu da değişti. fatih terim'i getiren yönetim de 2. maddede saydığım sebeplerden dolayı, sorumluluğu üzerine almak zorunda. yani fatih terim'in bu özelliği de pasifize oldu.
yani fatih terim ve galatasaray arasındaki ilişki toksik bir hal aldı. iki tarafında da daha fazla zarar görmemesi için bu ilişkinin artık başlamaması ve güzel anılarla yad edilmesi gerekmektedir. umarım hoca aslolan galatasaray'dır deyip bence hata olan böyle bir durumu gerçekleştirmez.
düşünme sebeplerim şunlar.
1. artık fatih terim'i sahada yenmek çok kolay. bunu yazma sebebim burada da çoğu kişinin söylediği gibi hocanın çağın gerisinde kaldığı ya da modern futbola adapte olamadığıyla alakalı değil. bunların aksine hocanın kendisini çok iyi evirdiğini modern futbol ve büyük takım gereksinimlerini iyi analiz ettiği ve ona göre oynatmaya çalıştığını düşünüyorum. peki bunları yaparken niye fatih terim'i yenmek çok kolay. çünkü 2021-2022 sezonu bize şunu gösterdi. tff istemediği bir teknik direktör olduğu zaman ona rahatça operasyon yapabilir. biz de bu operasyonun bir seyircisi olduk ve hocamızın afiyetle yenilmesine seyirci kaldık. hakemi de yenmek, o da yapmasaydı, önce biz city gibi oynayalım ifadelerle bu durumu yapanların ekmeğine yağ sürdük. bu da yapanlara çok büyük cesaret verdi. yani tff şunu biliyor ki, istediği zaman galatasaray teknik direktörünü değiştirebilir. 2021-2022 sezonunda içerde oynadığımız fenerbahçe maçıyla başlayan süreç hoca gittikten sonra devam etseydi şuan büyük ihtimal düşme potasındaydık. çünkü domenec hoca'yla kazandığımız maçlarda verilen penaltılar daha önce defaatle verilmediği gördük. hatta sadece bu sene değil 2018-2019,2019-2020,2020-2021 sezonlarında da gördük. hemen hemen aynı olan pozisyonlar bu sezonlarda aklımda. biz tff'ye fatih terim'i yenme şansı verdik ve onlar da kullandı. biz de hocaya kızdık. yani bu sebepten dolayı artık fatih terim'i yenmek çok kolay. adil ortamda ne olacağını bence en iyi onlar biliyor.
2. fatih terim eskiden galatasaray spor kulübünün birleştirici unsuruydu. fatih terim varken taraftarda, yönetimde ayrıcalık yoktu. hatta galatasaray lisesi ile taraftar arasındaki bağlantı da bu şekilde kuruluyordu. fakat yapılan algı oyunları ve karalama kampanyaları işe yaradı. taraftarın büyük kısmı somut deliller farklı söylese de fatih terim'in sürekli enkaz bıraktığı, sürekli pahalı oyuncular aldırdığı, sadece adamcılığın önemli olduğu yalanına inandı. mesela arda , çipe ve emre taşdemir'in 2 yıllık maliyetleri pulgar kadar bile değilken mali açıdan zarar veriyor diye transferler üzerinden vurulmaya çalışıldı. ne yazık ki milli takımda kebapçı sülo ile başlayan bu algı süreci bizde de devam etti. yani 20 yıldır oluşturduğumuz bu güzel köprüyü dinamitlerle patlattık. yani artık fatih terim ismi birleştirici isim olmaktan çok uzak. sözlüğün lafı dinlenen büyükleri, hoca takım başındayken sarı öküz vererek aslında çok güzel bir konuya parmak basarken, şimdi onlar da aba altında sopa gösterdiğine göre bu köprü gerçekten yok olmuştur.
3. fatih terim eskiden başkanlar üzerindeki yükü fazlasıyla alan bir isimdi. millet fatih terimle çalışmak zor derken, ben tam tersini düşünüyordum. çünkü yönetimin kendi menajerleriyle aldığı, hocanın hiç haberinin olmadığı bir transferden bile yönetim değil, fatih terim sorumlu oluyordu. medyaya karşı fatih terim konuşuyordu, transfer haberleri ile alakalı o demeç veriyordu, gelen tepkilerin hepsini kendi üstünde eritiyordu. oyuncuların saha dışı olaylarını da akil ve sakinlikle çözüyordu. bu kulüpte 2011-2012 sezonu play-off'larından önce melo-riera, 2021-2022 sezonunda da saha için kerem-marcao olayları yaşandı. bu 2 süreçten sonra bu 4 oyuncu da eskisinden daha güçlü döndü sahalara. bu iş yönetimlere bırakılsa büyük ihtimal bu 4 oyuncunun galatasaray kariyerleri o anda biterdi. aslında fatih hoca yönetimlere çalışabilecekleri alan ve zaman bırakıyordu. kendi işlerini yapmak için zaman, florya'ya sokmayarak da üzerlerindeki sorumluluğu alıyordu. mesela 2021-2022 sezonunda da bile hoca gittikten sonra nihat kırmızı, ışıtan gün vb. bir sürü insanın idmana gelip, işleri karıştırdığını, daha fazla göz önünde olarak daha fazla tepki çektiğini görebiliriz. mesela ışıtan gün 6 ay boyunca türkiye'de bile değildi. ama artık bu da değişti. fatih terim'i getiren yönetim de 2. maddede saydığım sebeplerden dolayı, sorumluluğu üzerine almak zorunda. yani fatih terim'in bu özelliği de pasifize oldu.
yani fatih terim ve galatasaray arasındaki ilişki toksik bir hal aldı. iki tarafında da daha fazla zarar görmemesi için bu ilişkinin artık başlamaması ve güzel anılarla yad edilmesi gerekmektedir. umarım hoca aslolan galatasaray'dır deyip bence hata olan böyle bir durumu gerçekleştirmez.