32
ciddi anlamda üzülerek 'ben müsaadenizi istiyorum' demesini bekliyordum. çevremde hocayı seven sayan yoktur. herkes kendisine küfür eder ama galatasaray ile hemhal olunan başarılar sonucu ben kendisine sövdüğümü anımsamam. aksine saygı duyarım. yapacağı o kadar güzel hamleler vardı ki, kendi kişiliğinden kaynaklı hep yanlış seçimlerle son iki yıl futbol içinde oldu.
fakat gelelim yöneticilerin aptalca, abuk subuk işlerine... profesyonel iş hayatında yer alan bazı şeyleri, efsane ya da ayrı bir yeri olan insanların yanında, arkasında yapmazsın, yapamazsın!
rahmetli mustafa başkan zamanında kendisine sayıp sövenleri de iyi bilirim. önceden de kendisini sevmeyenler, mustafa cengiz üzerinden fatih terim'e yüklenip durdular. yahu siz deli misiniz, divane misiniz? sevmediğiniz bir adamın her şeyi zaten batar. sevmediğinizi bildiğim, bildiğimiz için zaten sizin galatasaray ve camiası adına laf söyleme lüksü olmuyor. aslı olan, aslolan galatasaray ise buna göre hareket etmek gerekiyor/du.
fatih hoca'ya haksız verilen cezaların hiç mi suçu yok?
eyyamcı hakemlerin hiç mi suçu yok?
tff denen aşağılık organizasyonun hiç mi kabahati yok?
hırsız eve gelmiş, odalarda dolaşıyor. yatak odasının kapısını neden kilitlenmedin de ziynet eşyalarını çaldırdın diye ev sahibine laf edip duruluyor. hırsız var yahu, bir sürü hırsız var. hocanın haftalarını çalıp, zaten bir deri bir kemik kalmış galatasaray sinerjisinin içine edenler var.
fatih terim galatasaray'ı tapulu malı gibi kullanıyor diyenler var. yıllardır koskoca ülkeyi kendi malı gibi yiyip içenler var. hep bir başarısızlık ve yanlışlar silsilesi içinde. fatih hocanın galatasaray tarihinde yerini hiçbir güç silebilir mi? ama kendisi yanlış yaptığının da farkına vardığında ya da yanlışlar silsilesi içinde artık doğru hamleleri eksik yapınca ister istemez başarısızlık doğuyor.
leş bir ülke içerisinde profesyonel hamleler değersizleştirilirken, efsaneleri gazoz yapmaya bayılırlar.
dün ve bugün ali koç'un yüzüne söylenen istifa söylemlerini ciddiye almamak bu ülkenin garabeti.
fatih terim yine galatasaray' dan ayrıldı. hoca en azından ayrılmayı biliyor. üzüldüğü an üzdüğünü de biliyor. peki, koca koca insanlar fatih terim kadar özsaygısını korudu mu?
kabadayı diyorlar ya, sülük gibi yapışmıyor bay ego dediğiniz adam. ayrılığı da iyi biliyor.
galatasaray'ı tutuyorum deyip hocaya ana avrat sövenler, karşının, başka coğrafyanın çocukları vs. kendisine 'bay ego', 'mafya' derken hep o nüansı kaçırıyor. bu adam aşırı egoist de olsa, derinlerle ilişkileri iyi de olsa istifa da ediyor, gönderiliyor da!
- 'e, ama tekrar geliyor?'
-size laf anlatanın ben!
hocamın da şu an kalbinde yatan arzu başarılı bir galatasaray futbol takımını sahada görmektir. incinmek yok, gücenmek yok. saygım sonsuzdur. sağlığı bol olsun.
fakat gelelim yöneticilerin aptalca, abuk subuk işlerine... profesyonel iş hayatında yer alan bazı şeyleri, efsane ya da ayrı bir yeri olan insanların yanında, arkasında yapmazsın, yapamazsın!
rahmetli mustafa başkan zamanında kendisine sayıp sövenleri de iyi bilirim. önceden de kendisini sevmeyenler, mustafa cengiz üzerinden fatih terim'e yüklenip durdular. yahu siz deli misiniz, divane misiniz? sevmediğiniz bir adamın her şeyi zaten batar. sevmediğinizi bildiğim, bildiğimiz için zaten sizin galatasaray ve camiası adına laf söyleme lüksü olmuyor. aslı olan, aslolan galatasaray ise buna göre hareket etmek gerekiyor/du.
fatih hoca'ya haksız verilen cezaların hiç mi suçu yok?
eyyamcı hakemlerin hiç mi suçu yok?
tff denen aşağılık organizasyonun hiç mi kabahati yok?
hırsız eve gelmiş, odalarda dolaşıyor. yatak odasının kapısını neden kilitlenmedin de ziynet eşyalarını çaldırdın diye ev sahibine laf edip duruluyor. hırsız var yahu, bir sürü hırsız var. hocanın haftalarını çalıp, zaten bir deri bir kemik kalmış galatasaray sinerjisinin içine edenler var.
fatih terim galatasaray'ı tapulu malı gibi kullanıyor diyenler var. yıllardır koskoca ülkeyi kendi malı gibi yiyip içenler var. hep bir başarısızlık ve yanlışlar silsilesi içinde. fatih hocanın galatasaray tarihinde yerini hiçbir güç silebilir mi? ama kendisi yanlış yaptığının da farkına vardığında ya da yanlışlar silsilesi içinde artık doğru hamleleri eksik yapınca ister istemez başarısızlık doğuyor.
leş bir ülke içerisinde profesyonel hamleler değersizleştirilirken, efsaneleri gazoz yapmaya bayılırlar.
dün ve bugün ali koç'un yüzüne söylenen istifa söylemlerini ciddiye almamak bu ülkenin garabeti.
fatih terim yine galatasaray' dan ayrıldı. hoca en azından ayrılmayı biliyor. üzüldüğü an üzdüğünü de biliyor. peki, koca koca insanlar fatih terim kadar özsaygısını korudu mu?
kabadayı diyorlar ya, sülük gibi yapışmıyor bay ego dediğiniz adam. ayrılığı da iyi biliyor.
galatasaray'ı tutuyorum deyip hocaya ana avrat sövenler, karşının, başka coğrafyanın çocukları vs. kendisine 'bay ego', 'mafya' derken hep o nüansı kaçırıyor. bu adam aşırı egoist de olsa, derinlerle ilişkileri iyi de olsa istifa da ediyor, gönderiliyor da!
- 'e, ama tekrar geliyor?'
-size laf anlatanın ben!
hocamın da şu an kalbinde yatan arzu başarılı bir galatasaray futbol takımını sahada görmektir. incinmek yok, gücenmek yok. saygım sonsuzdur. sağlığı bol olsun.