34005
türkiye'deki sistem; çoğunluğunun istediği şeyin tersini yapmaktır. niye ve neden diye sorabilirsiniz ama borsa gibi düşüneceksiniz. sizi belirli bir yöne sürüklüyorlarsa orada kaybedeceğiniz kesindir. herkes sizi dolar almaya yönlendiriyorsa dolar satmalısınız bunun gibi. büyük oyuncular bunu çok iyi bilir.
şimdi gelelim fatih terim hocamıza. burada en sonda söyleyeceğimi başta söyleyeyim fatih terim kalmalı. çoğunluk gitsin diyorsa kalmasında fayda var. bunu sadece yukarıdaki analize göre yapmıyorum, camia içi dinamikleri de bildiğimden yapıyorum. galatasaray camiası fatih terim harici bütün hocaları ve başkanları çok çabuk tüketen sabırsız bir camiadır. fatih terim sonrası gelecek hocanın takımda bir seneyi doldurma imkanı çok ama çok az. mesela okan buruk'u istiyorlar. okan buruk takımın başına gelsin 2 yenilgi alsın, okan buruk diye birşey kalmaz camiada. keza gelmez ama abdullah avcı içinde geçerli, keza yabancı hoca içinde geçerli bu düşüncem.
peki fatih terim'in kalması bu kötü futbola devam etmek mi demektir. ne yazık ki bu sene için böyle. bu sezonu kötü futbol ve sonuç ile bitireceğiz. çok teknik detaya inmeyecem futbol takımımızın orta sahası yok. kötü değiller ama kırılgan futbolcular. yeni gelecek hoca göz boyayarak 2 maç kazandırır, sonra aynı tas aynı hamam macera yokuş aşağı devam eder. galatasaray 2. lig sonuncusundan kötü takım mı ki eleniyor? değil. psikolojik kırılma yaşıyor futbolcular. fatih terim bu oyuncu grubunun psikolojiik kırılmasına çözüm bulamadı. belki kendisininkine de bulamadı.
fatih hoca'nın devam etmesindeki tek risk; her gelen kötü sonuçla tribünlerin kalkışabileceği ayıp davranışlar olacaktır. hoca belki o günleri görmek istemem diyip kendisi ayrılabilir. mücadele edecem derse de burak elmas fatih hoca ile devam etmeli.
şunu da söylemek lazım, kendi adıma yenilgiden sonraki ancak 3. günde doğru düzgün yorum yapabiliyorum. çünkü yenilgi gelince bende herkes gibi şuna istifa buna istifa diyorum. ama bu tür işlerde mantıklı olmak, sakince düşünmek çok daha önemli. o yüzden yenilgiden sonra ki düşünce ile 3. gün sonraki düşünce aynı olmayabiliyor. gönlüm galatasaray'ın makina gibi oynamasını bayern münih olmasını istiyor. takımın başına alman teknik direktör getirip devrim yapmak istiyor zamanındaki derwall gibi ama iş gerçeğe dönünce camia ve türkiye dinamiklşeri benim hayal gücümden farklı işliyor. alman hoca getirsem 2 maçlık ömrü olacak. skibbe gibi. medya karşısında ezilip büzülecek. belli aralıklarla iyi oynatıp sonra tepetaklak gidecek. o yüzden gerçekci düşünüp en iyi türk teknik diretör olan fatih terim'le yola devam etmeyi diğer yerli hocalara göre tercih ederim.
şimdi gelelim fatih terim hocamıza. burada en sonda söyleyeceğimi başta söyleyeyim fatih terim kalmalı. çoğunluk gitsin diyorsa kalmasında fayda var. bunu sadece yukarıdaki analize göre yapmıyorum, camia içi dinamikleri de bildiğimden yapıyorum. galatasaray camiası fatih terim harici bütün hocaları ve başkanları çok çabuk tüketen sabırsız bir camiadır. fatih terim sonrası gelecek hocanın takımda bir seneyi doldurma imkanı çok ama çok az. mesela okan buruk'u istiyorlar. okan buruk takımın başına gelsin 2 yenilgi alsın, okan buruk diye birşey kalmaz camiada. keza gelmez ama abdullah avcı içinde geçerli, keza yabancı hoca içinde geçerli bu düşüncem.
peki fatih terim'in kalması bu kötü futbola devam etmek mi demektir. ne yazık ki bu sene için böyle. bu sezonu kötü futbol ve sonuç ile bitireceğiz. çok teknik detaya inmeyecem futbol takımımızın orta sahası yok. kötü değiller ama kırılgan futbolcular. yeni gelecek hoca göz boyayarak 2 maç kazandırır, sonra aynı tas aynı hamam macera yokuş aşağı devam eder. galatasaray 2. lig sonuncusundan kötü takım mı ki eleniyor? değil. psikolojik kırılma yaşıyor futbolcular. fatih terim bu oyuncu grubunun psikolojiik kırılmasına çözüm bulamadı. belki kendisininkine de bulamadı.
fatih hoca'nın devam etmesindeki tek risk; her gelen kötü sonuçla tribünlerin kalkışabileceği ayıp davranışlar olacaktır. hoca belki o günleri görmek istemem diyip kendisi ayrılabilir. mücadele edecem derse de burak elmas fatih hoca ile devam etmeli.
şunu da söylemek lazım, kendi adıma yenilgiden sonraki ancak 3. günde doğru düzgün yorum yapabiliyorum. çünkü yenilgi gelince bende herkes gibi şuna istifa buna istifa diyorum. ama bu tür işlerde mantıklı olmak, sakince düşünmek çok daha önemli. o yüzden yenilgiden sonra ki düşünce ile 3. gün sonraki düşünce aynı olmayabiliyor. gönlüm galatasaray'ın makina gibi oynamasını bayern münih olmasını istiyor. takımın başına alman teknik direktör getirip devrim yapmak istiyor zamanındaki derwall gibi ama iş gerçeğe dönünce camia ve türkiye dinamiklşeri benim hayal gücümden farklı işliyor. alman hoca getirsem 2 maçlık ömrü olacak. skibbe gibi. medya karşısında ezilip büzülecek. belli aralıklarla iyi oynatıp sonra tepetaklak gidecek. o yüzden gerçekci düşünüp en iyi türk teknik diretör olan fatih terim'le yola devam etmeyi diğer yerli hocalara göre tercih ederim.
