resim
Franklin Edmundo Rijkaard
Görev:Teknik Direktör
Takım:Kariyer Sonu
Yaş:61
Uyruk:Hollanda
  • 1384
    hakkında (gbkz: başarılı mıdır, başarısız mıdır?) sorunsalı olan teknik direktörümüz. iki görüş tek tek incelendiğinde;

    1. başarısızdır:

    * turkcell süper lig'teki t. direktörlere oranla çok büyük bir maliyetle takımın başına geldi
    * geçen sene bülent korkmaz kendi kurmadığı bir takımın başına getirilmişti. oysa rijkaard
    tüm kadroyu, takımı kendi kurdu.
    * kurarken de, gitti en toy, en bebe 2 isim aldı ve sözümona onlardan başarı bekledi.
    * işine hiç karışılmadı, kendi kararını kendi aldı ve yerli hocaların çektiği sıkıntıyı çekmedi.
    * yeni transferlerle kadrosu iyice güçlenmiş bir takımın teknik direktörlüğünü yaptı.
    * bunlara rağmen, ligte olmayacak puanlar kaybetti. son oynanan çoğu maçta, takımı
    1-0'dan sonra geriye yasladı. kültürü, hücum futboluna dayalı bir takımı defansif oynatarak, son
    saniyeler geriye yaslanan takımın çoğunlukla gol yemesine sebep oldu.
    * kadro maliyetinin onda biri dahi etmeyen bazı anadolu kulüpleri yoluna devam ederken,
    koskoca galatasaray "en kek" diyetanımlanan türkiye kupasından elendi.
    * her iki atletico maçında da takımı, kendi yarı sahasına mahkum bir futbol oynatarak,
    yine son anda gelen bir golle uefa'dan elenmesine sebep oldu.
    * ve şu an en yakın rakibi olan fenerbahçe'nin kaybettiği üç-beş aptal puan yüzünden,
    5 puan farkla lider diye, bu adam başarılı sayılmaz. zaten böyle bir kadro için lig şampiyonluğu
    başarı değildir.
    * tüm bu etkenler göz önüne alındığında, frank rijkaard başarısızdır.

    2. başarılıdır:

    * turkcell süper lig'teki diğer t. direköterlerle aldığı ücret kıyaslanıyorsa, vah rijkaard'ın
    emeklerine.
    * kadroyu t.direktörün belirlemesi, takımı t.direktörün kurması fazladan bir artı, bir şans
    değildir ki zaten normal olanı budur !
    * evet, "en toy, "en bebe" isimler değil mi.. futbol dilinde bunlara "genç yetenek" denir.
    tabii, gidipte fenerbahçe'ye "yıldız" diye kakalanan "35 yaş üstü adam" getirtmemiş, "gençlere
    şans verme" gibi bir vizyon sahip olmuştur. çok büyük hatadır.
    * "işine hiç karıştırmama" durumu, ırk ile alakalı bir olay değil, tamamen o hocanın prensip
    ve disiplinle alakalı mevzusudur.ki bu yine "bir ayrıcalık" değildir, zaten yine normal olanı budur.
    * yeni trasnferlerle takımın kadrosunun güçlendiği doğrudur. ama takımın gücü "gelenler"
    hesaba katıldığı gibi, sakatlıktan "gidenler"de hesaba katılarak ölçülür.
    * rijkaard'ın takım tam kadroyken, sağa sola 3-5 sallarken kitabını yazdığı "ofansif futbol"
    unutulmuş, takımın, 8-9 sakatla boğuşup, hücum olarak dibe vurduğu zamanlar oynatmak zorunda
    kaldığı "defansif futbol" göze batmıştır. ayıp be..
    * galatasaray'ın kadro maliyetinin çok altında olan kulüplerin tr kupasında yol aldığı doğrudur.
    ama maliyeti ne kadar düşük olsa da, o yoluna devam eden anadolu takımları, forvetsiz mücadele
    ettikleri görülmemiş, kasaplar tarafından kıyılmamıştır.
    * ilk atletico maçında takımın mahkum bir oyun sergilediği doğrudur. lakin, atletico gibi bir
    deplasmanda, ayrıca olmayan forvet hattıyla(!), takımı ofansif oynatıp da fark yemesine sebebiyet
    veren bir rijkaard'ın da ilk eleştirileceği nokta "takımı kontrolsuz oynatmak" olurdu. ki barcelona'yı
    o stad'ta deviren bir atletico'dur söz konusu olan. ikinci maçta ise, takımın "gol kaçırma rekoru"
    kıracağından bir haber olan rijkaard, yine forvetsiz olan takımı, mantığın sınırlarıiçersinde oynatmaya
    çalışmış, ama yine turu çalan "hakem" zımbırtısından çok, kendisinin oyun taktiği eleştirilmiştir.yazıktır.
    * galatasaray için "lig şampiyonluğu" nun yeterli olmadığı doğrudur. fakat, yeni kurulan ve as
    forvetinden nerdeyse 5 ay boyunca faydalanamamış, çoğu maça 7-8 eksikle çıkmış, çoğu maçta da
    forvetsiz mücadele etmek zorunda kalmış ve yaş ortalaması çok genç bir takım için, bunca yaşadığı
    olumsuzluğa rağmen, sezon sonu alınacak bir "lig kupası" başarıdır !
    * tüm bu etkenler göz önüne alındığında, frank rijkaard başarılıdır.

    yazarın notu:

    + bir insanın "başarılı" mı, yoksa "başarısız" mı olduğuna karar verirken, sadece "sonuca" bakarak konuşmak,
    yüzeysel bir bakış açısıdır.
    + bir insanın "başarılı" mı, yoksa "başarısız" mı olduğuna karar verirken, elde edilen sonuçtan önce "şartlara"
    bakmak, gerçekçi bir bakış açısıdır.

    dipnot: yazar, tabii ki 2. görüşü savunmaktadır.
App Store'dan indirin Google Play'den alın