28777
desteklediğimiz ve iyiliğini istediğimiz takımımız. 25 ekim 2021 beşiktaş galatasaray maçındaki tartışmalar özelinden yola çıkarak muslera başlığına bir şeyler yazarken konunun çok dağıldığını gördüm ve buraya yazmaya karar verdim. galatasaray'da işler yolunda gitmiyor, ama bunlar gerektiğinde konuşulamıyor.
geldiğim yer itibarıyla şöyle bir girizgah yapayım, muslera uzun süredir istikrarsız ve kötü performans sergiliyor. keşke geçen sezon kontratını 2024'e kadar uzatmasaydık da piyasada görünen tek potansiyelli genç kaleci doğan alemdar'a yatırım yapsaydık, muslera'dan çok daha fazla hata yapabileceğini sanmıyorum genç kalecinin de. ama bugün burdayız, piyasada genç potansiyelli yerli genç bir kaleci görünmüyor, muslera gitmek istemezse muslera'nın maaşını öderken yedek oturtacak halimiz de zaten yok. kaleci rotasyonu gibi bir şeye de asla inanmam, umarım devre arasında potansiyeli de tartışmalı bir kaleci transferi yapılıp öyle bir saçmalığa girilmez. muslera iyi değil ama mecbur gibiyiz muslera'ya. pva iyi değil ama mecburuz pva'ya. taylan, kerem, halil ve berkan hepsinin çeşitli sorunları ve eksikleri var ama bu oyunculara mecburuz. birçok konuda olduğu gibi bu konuda da eleştirmemek çözüm değil, pva'yı eleştirmeyelim, muslera'yı eleştirmeyelim, fatih terim'i eleştirmeyelim. bunlar bomboş laflar, ben yanlış görürsem bunu yazmak ve söylemek zorundayım. sol bekim 3. bölgede henüz isabetli pas/orta yapmadıysa benim eleştirmemem çözüm değil, belki doğru saha içi organizasyonu ve antrenman ile çözülür. kalecim her maç baskı altındaki orta saha oyuncusuna kötü paslar atıyorsa bu da saha içi organizasyonu ve antrenmanla çözülür çözülürse. takımım son 5 sezonda maks 5 korner golü attıysa bu konuda benim eleştiri yapmamam bir şeyi çözmüyor. orta saha oyuncularım sürekli baskı altında sırtı dönük top alıp top kaybı yapıyorsa bu da saha içi organizasyonu ve antrenmanla çözülür. takımımız genç oyunculardan kurulu, tecrübeli iki futbolcumuz pva ve muslera tecrübeli oyuncu gibi oynamıyorlar, yanlış kararlar alıyorlar. bu takımın ihtiyacı oyun ezberi ve her konuda setlerle oynamak. oyuncu karar vermek zorunda kalmaz ve ezbere oynarsa daha az hata yapar. sol bekim, sol içim ve sol ön oyuncum arasında uyumsuzluk varsa burada doğru bir set oyunu yok anlamına geliyor bu. güçlü set oyunu oynamaktan bahsediyorsak bunun yolu antrenmandan geçiyor, beraber oynamaktan geçiyor. karar vermekten ve ısrar etmekten geçiyor. bu konuları konuşmak, bu konularda eleştiri yapmak yerine türkiye'de bir derbide bir hakemin ev sahibini kayırmasını sanki ilk defa yaşanıyormuş gibi konuşmak zorundayız burada; takımın sorunlarını konuşursak gereksiz eleştiri yapıyoruz, yeterince galatasaraylı değiliz. bu psikoloji çok tehlikeli bir psikoloji, bunun sonu galatasaraylı bülent uslu'lar. galatasaray böyle saçmalıklara girmeyecek kadar büyük bir kulüp, kendinize gelin rica ediyorum. galatasaray her zaman şampiyon olabilir, yarışabilir; fakat çözülmeyen sorun kötü futbol. derdimiz süregelen kötü futbolu çözmek olmalı. bu da "takımın hakkını savunarak" değil, takımın sorunlarını çözerek oluyor.
geldiğim yer itibarıyla şöyle bir girizgah yapayım, muslera uzun süredir istikrarsız ve kötü performans sergiliyor. keşke geçen sezon kontratını 2024'e kadar uzatmasaydık da piyasada görünen tek potansiyelli genç kaleci doğan alemdar'a yatırım yapsaydık, muslera'dan çok daha fazla hata yapabileceğini sanmıyorum genç kalecinin de. ama bugün burdayız, piyasada genç potansiyelli yerli genç bir kaleci görünmüyor, muslera gitmek istemezse muslera'nın maaşını öderken yedek oturtacak halimiz de zaten yok. kaleci rotasyonu gibi bir şeye de asla inanmam, umarım devre arasında potansiyeli de tartışmalı bir kaleci transferi yapılıp öyle bir saçmalığa girilmez. muslera iyi değil ama mecbur gibiyiz muslera'ya. pva iyi değil ama mecburuz pva'ya. taylan, kerem, halil ve berkan hepsinin çeşitli sorunları ve eksikleri var ama bu oyunculara mecburuz. birçok konuda olduğu gibi bu konuda da eleştirmemek çözüm değil, pva'yı eleştirmeyelim, muslera'yı eleştirmeyelim, fatih terim'i eleştirmeyelim. bunlar bomboş laflar, ben yanlış görürsem bunu yazmak ve söylemek zorundayım. sol bekim 3. bölgede henüz isabetli pas/orta yapmadıysa benim eleştirmemem çözüm değil, belki doğru saha içi organizasyonu ve antrenman ile çözülür. kalecim her maç baskı altındaki orta saha oyuncusuna kötü paslar atıyorsa bu da saha içi organizasyonu ve antrenmanla çözülür çözülürse. takımım son 5 sezonda maks 5 korner golü attıysa bu konuda benim eleştiri yapmamam bir şeyi çözmüyor. orta saha oyuncularım sürekli baskı altında sırtı dönük top alıp top kaybı yapıyorsa bu da saha içi organizasyonu ve antrenmanla çözülür. takımımız genç oyunculardan kurulu, tecrübeli iki futbolcumuz pva ve muslera tecrübeli oyuncu gibi oynamıyorlar, yanlış kararlar alıyorlar. bu takımın ihtiyacı oyun ezberi ve her konuda setlerle oynamak. oyuncu karar vermek zorunda kalmaz ve ezbere oynarsa daha az hata yapar. sol bekim, sol içim ve sol ön oyuncum arasında uyumsuzluk varsa burada doğru bir set oyunu yok anlamına geliyor bu. güçlü set oyunu oynamaktan bahsediyorsak bunun yolu antrenmandan geçiyor, beraber oynamaktan geçiyor. karar vermekten ve ısrar etmekten geçiyor. bu konuları konuşmak, bu konularda eleştiri yapmak yerine türkiye'de bir derbide bir hakemin ev sahibini kayırmasını sanki ilk defa yaşanıyormuş gibi konuşmak zorundayız burada; takımın sorunlarını konuşursak gereksiz eleştiri yapıyoruz, yeterince galatasaraylı değiliz. bu psikoloji çok tehlikeli bir psikoloji, bunun sonu galatasaraylı bülent uslu'lar. galatasaray böyle saçmalıklara girmeyecek kadar büyük bir kulüp, kendinize gelin rica ediyorum. galatasaray her zaman şampiyon olabilir, yarışabilir; fakat çözülmeyen sorun kötü futbol. derdimiz süregelen kötü futbolu çözmek olmalı. bu da "takımın hakkını savunarak" değil, takımın sorunlarını çözerek oluyor.