resim
Igor Tudor
Görev:Teknik Direktör
Takım:Lazio
Yaş:46
Uyruk:Hırvatistan
  • 6476
    sapla samanı karıştırma konusunda ne kadar iyi olduğumuzu belirten en önemli konulardan bir tanesi daha.

    tudor'u ilk sezonu ile eleştirmek yapılacak en büyük haksızlık işin orasını zaten geçtim.

    2017-2018 sezonu transfer dönemi 11-12 transfer dönemi ile beraber her transferin nokta atışı olduğu ender sezonlardan.

    cenk ergün'de bu transferleri bizzat tudor ve scout ekibi ile beraber kurgulayıp yaptıklarını söylemişti, şimdi o sezon hatırlayanlar olacaktır. negredo ve jackson martinez'i veto edip gomis ısrarı bile benim için kendisine büyük artı yazmıştı o dönem.

    ayrıca son dönemde kilo problemleri yaşayan ve iyiden iyi takımın içinde söz hakkını ele geçirip takımın teknik direktöründen alınacak orta sahasına kadar fikir beyan eden sneijder gibi güçlü figürü, bir şekilde takımdan göndermesi bence çok büyük başarıydı.

    zira bununla kalmadı ve sabri, semih'in ipini çekip selçuk inan'ı ise ilk defa yedeğe oturtabilen bir dsiplin koymuştu ortaya.

    sezonu erken açıp açmaması benim için zerre önemi yok, bahanesi de yoktu, şimdilerde fatih hocamız da sezonu erken açtığından sürekli dem vuruyor.
    ama tudor'a gelen eleştirilerin çoğu tüm numarasının sezonu erken açması olduğu, diğer takımlarda kondisyon olarak kendisine yetişince esprisi kalmamış olmasıydı.

    şimdi bu durumda fatih hocanın takımı da sezonu erken açtı neden o büyük kondisyon farkını ortaya koyamadı veya puan bazında araya fark koyamadı bu birinci görüşüm.

    tudor'un sürekli derbi üzerinden eleştirilmesi olayı var, geçen sezona kadar yani fatih hoca galatasaray'da göreve başladığı sezondan bu yana iç sahada hala fenerbahçe galibiyeti yok, deplasmanda beşiktaş galibiyeti yok, geçen sezona kadar dışarda başakşehir galibiyeti yok.yine geçen sezona kadar trabzon deplasman galibiyeti yok hatta bir maçı 4-0 yenilmişliği de var. hakkını vereyim bütün kadıköy deplasmanlarında mükemmel oynayan ve galip çıkan galatasaray var.

    tudor'un galatasaray'da çalışırken belirli eksikleri vardı, oyuncular ile olan iletişimi, medya ile iletişimi bence çok eksikti.

    ama o kaybedilen derbi maçlarını izleyip hala hatırlayan varsa birkaç şey hatırlatmak istiyorum.

    içeri de fenerbahçe maçında maça iyi başlayıp, 1 penaltısının güme gittiği son yarım saati 10 kişi oynamış galatasaray.

    başakşehir maçında yine maça çok iyi başlayıp sağ kanatta latovlevici'nin dokunmadığı halde faul çalıp o serbest vuruştan gol yiyip, 2-0'dan 2-1'e gelip saçma sapan bir gol yiyip dağılan bir galatasaray.

    beşiktaş maçını çok iyi hatırlıyorum, yine maça çok iyi başlayıp rodrigues'le bomboş pozisyonu kaçırıp ikinci yarının başında yine hatadan boş kaleye gol atan beşiktaş. yine moral olarak dibe inen bir galatasaray.

    ama bu maçların hemen ertesinde evde oynadığı sırasıyla maçları 5-1 gençlerbirliği 2-0 alanya 4-2 akhisar maçı gibi göze hoş gelen direkt futbol oynayıp rakibini çaresiz bırakan bir galatasaray vardı.

    tudor'un takımının en büyük eksikliği maç içinde yediği golden sonra moral olarak dibe vuran bir takımdı.
    bunu aşamadı, aldığı her mağlubiyetten sonra arkasında sabır edelim ilk sezonu, kadro yeni denmedi, hep fatih terim tezahüratları vardı.

    sonra da tudor'un deyimiyle cadı avı bitti ve tudor dönemi sona erdi.

    acaba o sezon fatih terim hala milli takımda çalışmaya devam ediyor olsaydı tudor'a eleştiriler bu kadar katlanarak büyür müydü bilinmez.

    veya görevde kalsa ikinci yarı fikstür lehimize dönmüşken kendisi de şampiyonluğu alabilir miydi o da bilinmez.

    ama şu bir gerçek her zaman aklımda iç sahada uzun yıllar görmediğim dominant oynattığı futbol var.

    deplasman olarak da sezona çok iyi başlayıp fikstür'de sırasıyla trabzon-başakşehir-beşiktaş deplasmanları tüm kredisini bitirmesine neden oldu.

    devamında gelen fatih hoca da bu sorunu çözemeyip deplasmanda kayseriyi yendikten sonra sivasspor, kasımpaşa ve gençlerbirliğine mağlup olmaktan kaçamamıştır.

    o olsaydı bu olsaydı diye konuşmak mantıksız fatih hoca o sezon geldi ve takımı iki sene üst üste şampiyon yaptı ve tartışmaların önünü kapattı ama bir daha asla galatasaray o güçlü oyunu oynayamadı ve bu tartışmaların hep alevlenmesine neden oldu zira taraftarın gördüğü en iyi futbol hep tudor dönemine aitti.

    ligde gelen başarı avrupa'da devam etmedi ve son derece etkisiz oyunlar oynamaya devam etti.

    fatih hocaya son derece müteşekkirim ancak 2 sezon gelen şampiyonluğun ardından devamında ki 2 sezonun başarısız geçiş yine bir sezona başarısız başladıktan sonra savunuculak hep birşey bulunurken aynı töleransın hiçbir zaman tudor'a verilmemiş olmasıdır bana bu yazıyı yazdıran, amacım tudor'u savunup fatih hocayı yermek, fatih hocayı yüceltilip tudor'u gömmek değil sadece bir durum tespiti.
App Store'dan indirin Google Play'den alın