31741
2019 yazında ne oldu da pas futbolu adı altında garabet bir oyun oynatmayı kafasına koydu bilmiyorum. "bakın ben demode değilim, çağa ayak uydurabiliyorum" demek için mi bu kadar ısrar ediyor bilmiyorum.
2000'de çağın ötesinde bir futbol oynatan, literatüre gegenpressing olarak geçen şeyi herkesten önce uygulayan bir hoca, neden başka şeylere özenir anlamıyorum.
fatih terim denilince benim aklıma 4-4-2 ve sürekli baskı yapan, devamlı hücum düşünen ve kazansa da kaybetse de keyif veren bir takım gelirdi.
zaten 2002'de lucescu o kısıtlı kadroyu şampiyon yapmasına rağmen, sıkıcı futbol oynattığı için gönderilmişti.
ben şampiyonlar ligi finalinde manchester city'i izlerken bile sıkılan biriyim. düşünün city bu oyunun varabildiği en son nokta. ona rağmen keyif vermiyor.
belki hoca doğrusunu yapmaya çalışıyordur ama ben kazanırken ve hatta iyi oynarken bile galatasaray'dan keyif almıyorum.
aynı şeyleri prandelli galatasaray'ında yaşamıştım. sonra hamza hamzaoğlu geldi ve her şey değişti. hamza hoca belki çok üst düzey bir teknik adam değildi ama galatasaray genlerini çok iyi biliyordu.
uefa kupası'nı kazanan 2000 takımı, 2011-12 galatasaray'ı, sneijder, drogba, burak'lı 2012-13 takımı, hepsi 4-4-2 ve türevlerini oynuyordu.
hoca başarılı olup keyif verdiğinde hep benzer bir oyun vardı sahada. şimdi en iyi yaptığı işi bırakıp, bir türlü becerememesine rağmen, başka işler peşinde neden koşuyor anlayamıyorum.
2000'de çağın ötesinde bir futbol oynatan, literatüre gegenpressing olarak geçen şeyi herkesten önce uygulayan bir hoca, neden başka şeylere özenir anlamıyorum.
fatih terim denilince benim aklıma 4-4-2 ve sürekli baskı yapan, devamlı hücum düşünen ve kazansa da kaybetse de keyif veren bir takım gelirdi.
zaten 2002'de lucescu o kısıtlı kadroyu şampiyon yapmasına rağmen, sıkıcı futbol oynattığı için gönderilmişti.
ben şampiyonlar ligi finalinde manchester city'i izlerken bile sıkılan biriyim. düşünün city bu oyunun varabildiği en son nokta. ona rağmen keyif vermiyor.
belki hoca doğrusunu yapmaya çalışıyordur ama ben kazanırken ve hatta iyi oynarken bile galatasaray'dan keyif almıyorum.
aynı şeyleri prandelli galatasaray'ında yaşamıştım. sonra hamza hamzaoğlu geldi ve her şey değişti. hamza hoca belki çok üst düzey bir teknik adam değildi ama galatasaray genlerini çok iyi biliyordu.
uefa kupası'nı kazanan 2000 takımı, 2011-12 galatasaray'ı, sneijder, drogba, burak'lı 2012-13 takımı, hepsi 4-4-2 ve türevlerini oynuyordu.
hoca başarılı olup keyif verdiğinde hep benzer bir oyun vardı sahada. şimdi en iyi yaptığı işi bırakıp, bir türlü becerememesine rağmen, başka işler peşinde neden koşuyor anlayamıyorum.