1262
türk futbolunun en büyük problemi ülkedeki mafya örgütlenmesidir. organize suç örgütleri öyle örgütlenmişler ki birçok kulübün yönetimini ele geçirmişler. sivasspor, giresunspor iddiaları ve acaba bilmediğimiz kaç kulüp daha bu şekilde. sivasspor başkanı mecnun odyakmaz o işleri bıraktığını iddia etti ama bence inandırıcı değil. çünkü bu alemin değişmeyen tek kuralı vardır o da girince bir daha çıkamama kuralı. giresunspor’un başkanı sedat peker'in manevi oğlu olgun peker’in adamı. şike davasında da birlikte yargılanmışlar. bu da yetmez bu örgütlerin hakemleri vardır. bu da yetmez pfdk, tahkim ve tff yönetiminde bilinenin çok üzerinde etkindirler.
siyasi parti liderlerinin bile bu organize suç örgütlerinden güç alarak parti başkanlığına seçildiği iddiası ortada iken bunların en sevdikleri alan olan futbolu kendi dinamiklerine bırakması akla da mantığa da aykırıdır.:(
bakın sedat peker ne iddia ediyor? içişleri bakanını ben getirdim demokrat partinin başına diyor. o’na akp’de de sınırsız destek verdim diyor. cumhurbaşkanı yapacaktık diyor. mesut yılmaz’in yıldırım akbulut ile girdiği başkanlık yarışında alaaddin çakıcı’dan yardım aldığı, bazı delegelerin para bazılarının ise tehditle yola getirildiği iddia edildi. mhp genel başkanlığı seçiminde de alaaddin çakıcı’nın etkili olduğu iddiaları söylenip durdu. bugün alaaddin çakıcıyı açıkça kollayıp koruyan liderlerin varlığı ilginç değil mi?
memleketin ne hale düştüğünü anlamak için müneccim olmaya gerek yok, açık kaynak olan basına ve sosyal medyaya bakmak yeterli.
söylemek istediğim şu; ingiltere, fransa, almanya ve hatta ispanya ekonomide, futbolda bir numara oluyorlarsa bunun nedeni sadece çalışma değil. yönetim ve adalet de işin dinamiklerinden. bu ülkelerde yönetimler, hakemler, pfdk, tahkim, federasyonlar türkiye’deki kadar açıkça ve umursamazcasına adaletsiz karar veremezler. o nedenle de güven vardır, gayret vardır, çalışma vardır ve sonuç olarak başarı vardır. bizim ülkemize biraz benzeyen italya vardı, orada da defalarca temiz eller operasyonu yapıldı ve olabildiğince temizlendi.
mafya örgütlenmesi çözülmedikçe ne futbolumuzda ne de ülke yönetiminde bir atılım bir değişim beklemeyin boşuna. hayal kırıklığına uğrarsınız.
siyasi parti liderlerinin bile bu organize suç örgütlerinden güç alarak parti başkanlığına seçildiği iddiası ortada iken bunların en sevdikleri alan olan futbolu kendi dinamiklerine bırakması akla da mantığa da aykırıdır.:(
bakın sedat peker ne iddia ediyor? içişleri bakanını ben getirdim demokrat partinin başına diyor. o’na akp’de de sınırsız destek verdim diyor. cumhurbaşkanı yapacaktık diyor. mesut yılmaz’in yıldırım akbulut ile girdiği başkanlık yarışında alaaddin çakıcı’dan yardım aldığı, bazı delegelerin para bazılarının ise tehditle yola getirildiği iddia edildi. mhp genel başkanlığı seçiminde de alaaddin çakıcı’nın etkili olduğu iddiaları söylenip durdu. bugün alaaddin çakıcıyı açıkça kollayıp koruyan liderlerin varlığı ilginç değil mi?
memleketin ne hale düştüğünü anlamak için müneccim olmaya gerek yok, açık kaynak olan basına ve sosyal medyaya bakmak yeterli.
söylemek istediğim şu; ingiltere, fransa, almanya ve hatta ispanya ekonomide, futbolda bir numara oluyorlarsa bunun nedeni sadece çalışma değil. yönetim ve adalet de işin dinamiklerinden. bu ülkelerde yönetimler, hakemler, pfdk, tahkim, federasyonlar türkiye’deki kadar açıkça ve umursamazcasına adaletsiz karar veremezler. o nedenle de güven vardır, gayret vardır, çalışma vardır ve sonuç olarak başarı vardır. bizim ülkemize biraz benzeyen italya vardı, orada da defalarca temiz eller operasyonu yapıldı ve olabildiğince temizlendi.
mafya örgütlenmesi çözülmedikçe ne futbolumuzda ne de ülke yönetiminde bir atılım bir değişim beklemeyin boşuna. hayal kırıklığına uğrarsınız.