• 63
    ağırlığı sadece fatih terim görevdeyken tartışılan makamıdır. görevde başka bir hocanın olduğu hiçbir dönemde bu makamın ağırlığı tartışma konusu olmamıştır. başkan için başarılı-başarısız, becerikli-beceriksiz tartışmaları yapılabilir ama bugünkü boyutta hiçbir tartışma olmaz normal zamanlarda.

    dünyanın başka bir kulübünde olmayacak şeyler oluyor, fatih terim her galatasaray'ın başına geçtiğinde.

    başka kulüplerde başkan ile hocanın arası bozulursa o iş akdi çok sürmeden sonlanır. mantıklı olan da budur zaten. yani ben başkan olacağım, tüm maddi sorumluluk bende olacak, ama maaşlı bir çalışanım benimle atarlı giderli konuşacak, her başarısızlığı da üstüme ihale edecek.

    bahanesi de "onunla uğraşıyorum, bununla uğraşıyorum" falan fistan. uğraşma kardeşim. sana bu sorumluluğu kim verdi ki zaten. sen sadece sahaya odaklan, asıl işini yap. gerisi seni aşar, duyguların olabilir ama yetkin yoksa haddini aşmayacaksın. kim olursan ol, herkesin bir haddi vardır. sen bu haddi aşıp en yukarıdaki adamı her defasında hedef haline getiririsen o makamın da ağırlığını yok edersin.

    biz de burada makamın nasıl bu hale geldiğini tartışırken sadece makamdaki adamı dikkate alalım. kimse demiyor ki ideal başkan-hoca ilişkisini ne zaman yakalamışız terim buradayken. başkanla savaşan hoca olur mu ya? dünyada bunun başka bir örneği var mı? yani bu kadar sürüncemede bırakılır mı bu iş? anlaşmazlık varsa ya başkan hocayı kovar, ya da hoca çıkar efendi gibi istifasını verir, çeker gider. biri taraftardan korkup kovamıyor, diğeri de bunu kullanıp habire "ya gitsem giderim de işte taraftar kaldıramaz bu ayrılığı, nalet gelsin içimdeki galatasaray sevgisine" diyerek gitmiyor.

    hocayı bu şımarıklığa galatasaray taraftarı itmiştir, kimse kusura bakmasın. ne olursa olsun galatasaray taraftarıyız biz. 1 tane adamın şeyh gibi peşinden gidemeyiz. gitmemeliyiz. fatih terim'in sahip olduğu bu ayrıcalık hiyerarşiye zate aykırı da en başta galatasaray geleneklerine aykırı.

    sonra ne oluyor, bu makam ile ilgili tartışıyoruz. bir yerde bir başkan varsa son söz onundur kardeşim. en muteber söz de ona aittir. altındakiler kim olursa olsun ona biat etmekle mükelleftir. etmiyorsa da çıkar kendi grubunu kurar. hem bir yere gitmeyeceksin hem de habire sallayacaksın. hiçbir kurum ya da örgütte böyle saçmalık olmaz. bu saçmalığın olduğu yerde de kimse o kurum ya da örgütün liderini sallamaz.
App Store'dan indirin Google Play'den alın