29271
ben dünyada hiçbir taraftar grubunun kendi aralarında günlerce "hakemi de yenmek" diye tartıştığını bilmiyorum. ama biz yapıyoruz bunu.
dünyanın neresinde olursanız olun, her hafta hem hakemi hem rakibi yenemezsiniz. belki birkaç maçlık seri yaparsınız ama bir yerden sonra gitmez.
galatasaray'dan da önce fatih terim üzerinden yürüyen bir hesaplaşma var. geçenlerde ali ece de söyledi bunu. mesele oynanan futbol değil sadece.
geçen sene pandemiye kadar 8-9 maç seri yapan takım nasıl top oynuyordu? 2-2'lik sivas deplasmanında (*) "ulan böyle oynayın isterse yenilin" demeyen var mıydı? sonrasındaki hakem operasyonları? rize deplasmanı ve içerdeki antep maçımız? muslera'nın ayak kırılması, 6 saniye kuralı? daha neler neler...
bitti mi? gördüğümüz kadarıyla hayır. sene başından beri devam ediyor. ama bu sene yaptığımız 8 maçlık seri ile beraber zirveye çıktı.
14 şubat 2021 galatasaray kasımpaşa maçı. bataklıkta oynandı maç. o gün istanbul'da maç yapan tek takım bizdik. o kar yağışında! o gün bu gündür zemin düzelmedi. allahtan sakatlık olmadı.
20 şubat 2021 alanyaspor galatasaray maçı'nda hem hakemi hem rakibi yendik. bir önceki deplasmanda hem hakemi hem de fenerbahçe'yi yenmiştik. yendik ne ne oldu? hep böyle devam mı edecekti? her hafta "tuzağa düşmeden" nereye kadar gidecektik?
arkasından 27 şubat 2021 galatasaray bb erzurumspor maçı'nda nispeten zayıf durumdaki rakibimizi 2-0'la geçtik. çok çok önemli bir hakem hatası hatırlamıyorum o maçla ilgili.
sonrasında işte film koptu. "hakemi de yeneceksin" diyen taraftarımıza diyorum bunu. nereye kadar? bir yerden sonra artık ince ince doğramayı geçip satırlarla, kör bıçaklarla doğruyorlar ve maalesef bir yerden sonra hakemi de yenmek denilen şeyi başaramıyorsunuz.
3 mart 2021 ankaragücü galatasaray maçı'nı unutan var mı? arda çok güzel özetlemişti olanları.
devamında içerde sivas ile oynadığımız maç. 7 mart 2021 gatarasaray sivasspor maçı. evet, sivas maçında hep bireysel hatalardan gol yedik ve yenmemiz gerekirdi. zaten sivas 2 kere bile gelemedi. ama hakemi de atlamamak lazım. sonuca etki eden 3-4 hatası vardı.
ertesi hafta 13 mart 2021 kayserispor galatasaray maçı. hakemin en azından iyi niyetli ve nispeten az hatayla yönettiği bir maçtı. 3-0 kazandık. bu maçla ilgili kayserispor başkanının maç sonrası açıklamalarını hatırlıyorum mesela. aynı şekilde 14 şubat 2021 galatasaray kasımpaşa maçı gibi, maçın hemen ardından hakemlere giydirmişlerdi.
bu iki maçta da * hakemler gayet ortada maç yönetmelerine rağmen bu iki kulüp de daha futbolcular duşlarını almadan hakemler ile ilgili açıklama yapmışlardı. organize ve profesyonel kötülük böyle bir şey. fb ve bjk'ye karşı ırzlarına geçilse gık demeyenler, bizim maçtan sonra ortalığı yangın yerine çeviriyorlar.
19 mart galatasaray çaykur rizespor maçı ile ilgili söylenecek çok şey var. belki en çok özeleştiri yapmamız gereken maçtır. ancak hakemi unutmamak lazım. fırat aydınus'tan kaçarken volkan bayarslan'a tutulduk.
bu maç ile artık hem takım, hem teknik kadro kafalarında bazı şeyleri bitirdiler galiba. sonrasında malum 3 nisan hatayspor galatasaray maçı deplasmanında gerek kadro tercihi, gerek mücadele eksikliği ile o maçı verdik. hoş, zaten vermesek de hakem buna izin vermezdi. ilk 20 dakikada ben o mesajı aldım. herhalde futbolcular da aldılar ki çabuk gardları düştü.
son olarak da 10 nisan galatasaray karagümrük maçı. bu maçta hem ali palabıyık hem de suat arslanboğa görevlerini sadece yerine getirmekle kalmamış ve net şekilde mesaj vermişlerdir: fatih terim'e yağmurlu havada su yok!
artık o kadar kolay, açık ve alenen yapılıyor ki bazı şeyler... anladığım kadarıyla da emir büyük yerden, kimse bir şey diyemiyor.
biz de kendi kendimize "yok hoca şöyle, yönetim böyle" diye kavga edelim.
fenerbahçeliler, alenen şike yaptıkları ortaya çıkınca bile çıktılar "son kale" edebiyatıyla "atatürkçülük" oynadılar. on binlerce kişi toplandılar falan. hala daha devam ediyorlar.
ben artık olanların fatih terim'i silme operasyonu olduğunu düşünmeye başladım. bu durumda fatih terim birçok açıdan futboldan uzaklaşma noktasına gelmiş görünüyor. adamı el birliğiyle bitirmeye çalışıyorlar ve ben de dahil taraftarımız hocanın tercihlerini eleştiriyoruz.
geçtim o 90'lardaki akdeniz oyunlarından ümit milli takıma, a milli takıma uzanan fatih terim hırsını, şurda 3 sene önce "nerede kalmıştık" diyen adamdan hırs anlamında çok şey gitmiş. götürmüşler.
bu adama biz bile inanmaz hale gelmişiz.
ben şöyle bir muhasebe yapıyorum da, yok arkadaş. bu adam fatih terim. metin oktay'ın adana'dan getirdiği, emaneti. belki her zaman haklı olmayabilir. ama hep haksız da ilan edilemez.
bir futbol efsanesi gizli hesaplaşmalar üzerinden harcanamaz. gün olur devran döner.
dünyanın neresinde olursanız olun, her hafta hem hakemi hem rakibi yenemezsiniz. belki birkaç maçlık seri yaparsınız ama bir yerden sonra gitmez.
galatasaray'dan da önce fatih terim üzerinden yürüyen bir hesaplaşma var. geçenlerde ali ece de söyledi bunu. mesele oynanan futbol değil sadece.
geçen sene pandemiye kadar 8-9 maç seri yapan takım nasıl top oynuyordu? 2-2'lik sivas deplasmanında (*) "ulan böyle oynayın isterse yenilin" demeyen var mıydı? sonrasındaki hakem operasyonları? rize deplasmanı ve içerdeki antep maçımız? muslera'nın ayak kırılması, 6 saniye kuralı? daha neler neler...
bitti mi? gördüğümüz kadarıyla hayır. sene başından beri devam ediyor. ama bu sene yaptığımız 8 maçlık seri ile beraber zirveye çıktı.
14 şubat 2021 galatasaray kasımpaşa maçı. bataklıkta oynandı maç. o gün istanbul'da maç yapan tek takım bizdik. o kar yağışında! o gün bu gündür zemin düzelmedi. allahtan sakatlık olmadı.
20 şubat 2021 alanyaspor galatasaray maçı'nda hem hakemi hem rakibi yendik. bir önceki deplasmanda hem hakemi hem de fenerbahçe'yi yenmiştik. yendik ne ne oldu? hep böyle devam mı edecekti? her hafta "tuzağa düşmeden" nereye kadar gidecektik?
arkasından 27 şubat 2021 galatasaray bb erzurumspor maçı'nda nispeten zayıf durumdaki rakibimizi 2-0'la geçtik. çok çok önemli bir hakem hatası hatırlamıyorum o maçla ilgili.
sonrasında işte film koptu. "hakemi de yeneceksin" diyen taraftarımıza diyorum bunu. nereye kadar? bir yerden sonra artık ince ince doğramayı geçip satırlarla, kör bıçaklarla doğruyorlar ve maalesef bir yerden sonra hakemi de yenmek denilen şeyi başaramıyorsunuz.
3 mart 2021 ankaragücü galatasaray maçı'nı unutan var mı? arda çok güzel özetlemişti olanları.
devamında içerde sivas ile oynadığımız maç. 7 mart 2021 gatarasaray sivasspor maçı. evet, sivas maçında hep bireysel hatalardan gol yedik ve yenmemiz gerekirdi. zaten sivas 2 kere bile gelemedi. ama hakemi de atlamamak lazım. sonuca etki eden 3-4 hatası vardı.
ertesi hafta 13 mart 2021 kayserispor galatasaray maçı. hakemin en azından iyi niyetli ve nispeten az hatayla yönettiği bir maçtı. 3-0 kazandık. bu maçla ilgili kayserispor başkanının maç sonrası açıklamalarını hatırlıyorum mesela. aynı şekilde 14 şubat 2021 galatasaray kasımpaşa maçı gibi, maçın hemen ardından hakemlere giydirmişlerdi.
bu iki maçta da * hakemler gayet ortada maç yönetmelerine rağmen bu iki kulüp de daha futbolcular duşlarını almadan hakemler ile ilgili açıklama yapmışlardı. organize ve profesyonel kötülük böyle bir şey. fb ve bjk'ye karşı ırzlarına geçilse gık demeyenler, bizim maçtan sonra ortalığı yangın yerine çeviriyorlar.
19 mart galatasaray çaykur rizespor maçı ile ilgili söylenecek çok şey var. belki en çok özeleştiri yapmamız gereken maçtır. ancak hakemi unutmamak lazım. fırat aydınus'tan kaçarken volkan bayarslan'a tutulduk.
bu maç ile artık hem takım, hem teknik kadro kafalarında bazı şeyleri bitirdiler galiba. sonrasında malum 3 nisan hatayspor galatasaray maçı deplasmanında gerek kadro tercihi, gerek mücadele eksikliği ile o maçı verdik. hoş, zaten vermesek de hakem buna izin vermezdi. ilk 20 dakikada ben o mesajı aldım. herhalde futbolcular da aldılar ki çabuk gardları düştü.
son olarak da 10 nisan galatasaray karagümrük maçı. bu maçta hem ali palabıyık hem de suat arslanboğa görevlerini sadece yerine getirmekle kalmamış ve net şekilde mesaj vermişlerdir: fatih terim'e yağmurlu havada su yok!
artık o kadar kolay, açık ve alenen yapılıyor ki bazı şeyler... anladığım kadarıyla da emir büyük yerden, kimse bir şey diyemiyor.
biz de kendi kendimize "yok hoca şöyle, yönetim böyle" diye kavga edelim.
fenerbahçeliler, alenen şike yaptıkları ortaya çıkınca bile çıktılar "son kale" edebiyatıyla "atatürkçülük" oynadılar. on binlerce kişi toplandılar falan. hala daha devam ediyorlar.
ben artık olanların fatih terim'i silme operasyonu olduğunu düşünmeye başladım. bu durumda fatih terim birçok açıdan futboldan uzaklaşma noktasına gelmiş görünüyor. adamı el birliğiyle bitirmeye çalışıyorlar ve ben de dahil taraftarımız hocanın tercihlerini eleştiriyoruz.
geçtim o 90'lardaki akdeniz oyunlarından ümit milli takıma, a milli takıma uzanan fatih terim hırsını, şurda 3 sene önce "nerede kalmıştık" diyen adamdan hırs anlamında çok şey gitmiş. götürmüşler.
bu adama biz bile inanmaz hale gelmişiz.
ben şöyle bir muhasebe yapıyorum da, yok arkadaş. bu adam fatih terim. metin oktay'ın adana'dan getirdiği, emaneti. belki her zaman haklı olmayabilir. ama hep haksız da ilan edilemez.
bir futbol efsanesi gizli hesaplaşmalar üzerinden harcanamaz. gün olur devran döner.