3546
galatasaray sözlük ailesine küçük bir anekdotla merhaba demek istiyorum.
yıl 1994, almanyada üniversite öğrencisiyim. zaten para yok, biriktirdiğim biraz para ile kız arkadaşımla ilk defa tatile gidiyorum, bodruma.
akşam bodrum sokaklarında dolaşıyoruz. bir elimde kız arkadaşımın eli, bir elimde de poşet, poşetin içinde biraz önce satın aldığım galatasaray forması.
acayip bir kalabalık, birden kalabalığın içinde yanımdan adnan polat geçti. ben afalladım, hemen kendime gelip; adnan abi, adnan abi diye ardından bağırdım.
adnan başkan durdu arkasını döndü, bana baktı ve buyur dedi. dedim başkanım bir resim çekebilir miyiz, formamda poşette. formayı nerden aldın dedi, spor mağazasından dedim. tamam o zaman giy formayı dedi. yanındaki koruması olanı biteni dikkatle izliyor.
o heyecanla formayı poşetten çıkaramadım, sonunda poşeti yırttım, sokağın ortasında üstümü değiştirdim.
başkan bana heyecan yapma diyor, kız arkadaşım türkçe bilmediğinden bir şey anlamıyor, adnan polat’ı tanımıyor kızcağız utancından kıpkırmızı oldu.
ben kendimden geçmişim, hiçbir şey umurumda değil. başkanla fotoğraf çektik biraz sohbet ettik. almanya’ya döndüm arkadaşlara resmi gösterip hava atıyorum. bakın yanımdaki adnan polat, galatasaray 2. başkanı diyorum kimse inanmıyor, fotomontaj diyor.
ılgaz çınarla balık yemedim ama, adnan polat’la bir sohbetimiz oldu :-)
edit: imla
yıl 1994, almanyada üniversite öğrencisiyim. zaten para yok, biriktirdiğim biraz para ile kız arkadaşımla ilk defa tatile gidiyorum, bodruma.
akşam bodrum sokaklarında dolaşıyoruz. bir elimde kız arkadaşımın eli, bir elimde de poşet, poşetin içinde biraz önce satın aldığım galatasaray forması.
acayip bir kalabalık, birden kalabalığın içinde yanımdan adnan polat geçti. ben afalladım, hemen kendime gelip; adnan abi, adnan abi diye ardından bağırdım.
adnan başkan durdu arkasını döndü, bana baktı ve buyur dedi. dedim başkanım bir resim çekebilir miyiz, formamda poşette. formayı nerden aldın dedi, spor mağazasından dedim. tamam o zaman giy formayı dedi. yanındaki koruması olanı biteni dikkatle izliyor.
o heyecanla formayı poşetten çıkaramadım, sonunda poşeti yırttım, sokağın ortasında üstümü değiştirdim.
başkan bana heyecan yapma diyor, kız arkadaşım türkçe bilmediğinden bir şey anlamıyor, adnan polat’ı tanımıyor kızcağız utancından kıpkırmızı oldu.
ben kendimden geçmişim, hiçbir şey umurumda değil. başkanla fotoğraf çektik biraz sohbet ettik. almanya’ya döndüm arkadaşlara resmi gösterip hava atıyorum. bakın yanımdaki adnan polat, galatasaray 2. başkanı diyorum kimse inanmıyor, fotomontaj diyor.
ılgaz çınarla balık yemedim ama, adnan polat’la bir sohbetimiz oldu :-)
edit: imla