29071
takımı iyi çalıştırmadığını düşündüğüm teknik direktörümüz. oyunun hiçbir noktasında ileriye gidemiyoruz malesef. ne fizik, ne oyun planı, ne büyük resme baktığımızda ortaya çıkabilecek potansiyel genç türk oyuncular. hiçbiri yok bunların. ama hoca kamera karşısına geçtiğinde beylik laflar etmeye devam edebiliyor. misal, bundan sonraki ilk konuşmasında ‘ben susmayacağım, konuşmaya devam edeceğim, gerekirse yine ceza alırım’a getirecek lafı. çünkü takımı hala 96-2000 dönemindeki türk ağırlıklı kadro sanıyor. yokluğunda işlerin daha kötüye gittiğini görmüyor ya da umurunda olmuyor. takımın, kendisinin durumuna tepki vereceğini sanmak gibi bir yanılgıya düşüyor. ve her seferinde daha dibe çöküyor.
artık oyun kötü gittiğinde sahada yaptığı tek şey forveti ikilemek. bu söyleyeceğim çok acı gelebilir ama bir teknik direktörün oyunu düzeltme planı ancak antrenmanlarda hiçbir şey çalışılmıyorsa bu olabilir. sen hiçbir oyun planına sahip değilsen ve bunun için çalışmıyorsan, 4-3-3’ten 1-1-8’e bile dönsen bir şey yapamazsın, sahada acınacak hallere düşersin.
velhasıl buna da kimse çıkıp ‘hocam bu 20 yıl öncesinin sahaya müdahalesiydi’ diyemiyor. kendi söyleyip kendi dinliyor. kötü giden her şey daha da kötüye gidiyor. kendi içinde ciddi kırılmaları var, bu şekilde bir şeyleri değiştireceğini sanıyor hala.
altyapıdan adam çıkaramıyoruz. birazcık parlatıp 3-5 milyona avrupa’ya satamıyoruz. süper lig veya 1’nci ligdeki bütün potansiyelleri ya avrupalılar ya da ülke içindeki rakiplerimiz alıyor. veyahut o potansiyellerden haberimiz bile yok. cazibe merkezi olma durumumuz da çok eskilerde kaldı.
hocanın dokunduğu oyuncumuz da kalmadı malesef. son dönemde biraz taylan seviye atladı ama geri kalan her oyuncu geri gitti ve gitmeye de devam ediyor.
şu anda kulübün futbol tarafının her noktasında mustafa cengiz’den başlayıp fatih terim’e ve o’nun da en son yardımcına kadar giden, gerçekten berbat bir yönetim anlayışı var. 2 haftalık milli arayı herkes tatil olarak görüyor yahu. oyuncular dubai’ye, hoca bodrum’a torun sevmeye. galatasaray ve o 2 haftası zehir olan taraftar kimsenin umrunda değil. değil ki 3 nisan 2021 hatayspor galatasaray maçı‘nda sahada, milli ara öncesinden de berbat bir takım görüyoruz. 15 günlük zaman diliminde ne yaptık biz diyen kimse yok malesef ki uzatmalarla birlikte tam 100 dakikada 1 tane bile organize atak yapamıyoruz.
bu işler nasıl düzelir bilmiyorum. önümüzde koskocaman bir belirsizlikler silsilesi mevcut. kadro yapımız uzun süre başarı elde edemeyecek şekilde kurgulanmış durumda. hoca, 3 yılda takıma hiçbir şey oynatmadığı gibi gelecek adına da ozan kabak hariç hiçbir şey yapmadı malesef. soso, arda ve babel gibi aşırı statik oyunculara sahibiz. falcao, soso ve babel’in kol gibi sözleşmeleri 1 sene daha devam edecek üstelik. alttan adam da gelmiyor. 1 tane oyuncu bile kazandıramıyoduz a takıma. kadromuz kiralık oyuncu dolu. luyindama, marcao, taylan ve bonservisini alabilirsek mostafa’yla onyekuru’dan başka değerli hiçbir oyuncumuz yok. ki onyekuru’nun monaco’daki mevzularından sonra artık avrupalılar kendisine sıcak bakıp para bağlamayacaktır.
seçim için aday olan başkanlara kimsenin inancı yok. bankalar birliği anlaşması imzalandı ve kulübe gelen parayı artık asla istediğimiz gibi harcayamayacağız. böylece dursun özbek’in son senesinde yapılan çılgınlıklar da olamayacak. yanlış anlaşılmasın, o yapılan transferler ve vadedilen maaşlar kulübün iflasıydı, bunu savunmuyorum ama o paralara bile ancak böyle bir takım kurabilmişken, şimdi olmayan parayla hangi vasatları alabileceğiz, fatih hoca bu dik kafalılık ve tahammülsüzlükle o oyunculardan nasıl verim alabilir, büyük soru işareti.
gerçekten geleceğimiz her anlamda karanlık. bu camia ülkeye çok büyük insanlar kazandırdı. umalım ve dua edelim de yeni yönetimimiz ve teknik heyetimiz, futbol konusunda yapmamız gereken devrim için yeterli vizyon ve kimliğe sahip olsun. yoksa işimiz çok zor.
artık oyun kötü gittiğinde sahada yaptığı tek şey forveti ikilemek. bu söyleyeceğim çok acı gelebilir ama bir teknik direktörün oyunu düzeltme planı ancak antrenmanlarda hiçbir şey çalışılmıyorsa bu olabilir. sen hiçbir oyun planına sahip değilsen ve bunun için çalışmıyorsan, 4-3-3’ten 1-1-8’e bile dönsen bir şey yapamazsın, sahada acınacak hallere düşersin.
velhasıl buna da kimse çıkıp ‘hocam bu 20 yıl öncesinin sahaya müdahalesiydi’ diyemiyor. kendi söyleyip kendi dinliyor. kötü giden her şey daha da kötüye gidiyor. kendi içinde ciddi kırılmaları var, bu şekilde bir şeyleri değiştireceğini sanıyor hala.
altyapıdan adam çıkaramıyoruz. birazcık parlatıp 3-5 milyona avrupa’ya satamıyoruz. süper lig veya 1’nci ligdeki bütün potansiyelleri ya avrupalılar ya da ülke içindeki rakiplerimiz alıyor. veyahut o potansiyellerden haberimiz bile yok. cazibe merkezi olma durumumuz da çok eskilerde kaldı.
hocanın dokunduğu oyuncumuz da kalmadı malesef. son dönemde biraz taylan seviye atladı ama geri kalan her oyuncu geri gitti ve gitmeye de devam ediyor.
şu anda kulübün futbol tarafının her noktasında mustafa cengiz’den başlayıp fatih terim’e ve o’nun da en son yardımcına kadar giden, gerçekten berbat bir yönetim anlayışı var. 2 haftalık milli arayı herkes tatil olarak görüyor yahu. oyuncular dubai’ye, hoca bodrum’a torun sevmeye. galatasaray ve o 2 haftası zehir olan taraftar kimsenin umrunda değil. değil ki 3 nisan 2021 hatayspor galatasaray maçı‘nda sahada, milli ara öncesinden de berbat bir takım görüyoruz. 15 günlük zaman diliminde ne yaptık biz diyen kimse yok malesef ki uzatmalarla birlikte tam 100 dakikada 1 tane bile organize atak yapamıyoruz.
bu işler nasıl düzelir bilmiyorum. önümüzde koskocaman bir belirsizlikler silsilesi mevcut. kadro yapımız uzun süre başarı elde edemeyecek şekilde kurgulanmış durumda. hoca, 3 yılda takıma hiçbir şey oynatmadığı gibi gelecek adına da ozan kabak hariç hiçbir şey yapmadı malesef. soso, arda ve babel gibi aşırı statik oyunculara sahibiz. falcao, soso ve babel’in kol gibi sözleşmeleri 1 sene daha devam edecek üstelik. alttan adam da gelmiyor. 1 tane oyuncu bile kazandıramıyoduz a takıma. kadromuz kiralık oyuncu dolu. luyindama, marcao, taylan ve bonservisini alabilirsek mostafa’yla onyekuru’dan başka değerli hiçbir oyuncumuz yok. ki onyekuru’nun monaco’daki mevzularından sonra artık avrupalılar kendisine sıcak bakıp para bağlamayacaktır.
seçim için aday olan başkanlara kimsenin inancı yok. bankalar birliği anlaşması imzalandı ve kulübe gelen parayı artık asla istediğimiz gibi harcayamayacağız. böylece dursun özbek’in son senesinde yapılan çılgınlıklar da olamayacak. yanlış anlaşılmasın, o yapılan transferler ve vadedilen maaşlar kulübün iflasıydı, bunu savunmuyorum ama o paralara bile ancak böyle bir takım kurabilmişken, şimdi olmayan parayla hangi vasatları alabileceğiz, fatih hoca bu dik kafalılık ve tahammülsüzlükle o oyunculardan nasıl verim alabilir, büyük soru işareti.
gerçekten geleceğimiz her anlamda karanlık. bu camia ülkeye çok büyük insanlar kazandırdı. umalım ve dua edelim de yeni yönetimimiz ve teknik heyetimiz, futbol konusunda yapmamız gereken devrim için yeterli vizyon ve kimliğe sahip olsun. yoksa işimiz çok zor.