• 546
    uzun zamandır ilk defa galatasaray futbol takımı'nın hayal kırıklığı yaşattığı maç. bizim yaşadığımız dünya ile takımın yaşadığı dünyanın ayrı olduğunu bir kere daha ispat etmiştir ne yazık ki.

    sanıyorsun ki işte bir his takımı, arada bir gönül bağı var, aynı şeylere üzülüp aynı şeylere sinirlenme var...

    oysa kocaman bir yalan dolan.

    ne taktikle, ne kadroyla, ne de şansla açıklanabilecek türden bir maçtı. hocasından malzemecisine, kalecisinden en önde oynayanına kadar bizim beyefendiler maçı kazanmak istemedi ve kaybetti. milyonlara oynayan adamların taraftar ruhuna sahip olmasını beklemiyor insan elbette. ama "camia" olarak 7'den 70'e tepeden tırnağa bilendiğin rakibe karşı böyle gevşek** bir futbol insanı çok yalnız hissettiriyor. her sene şampiyon olmak da elbette mümkün değil ama ezeli rakip elinde avcunda arkasında ne varsa yüklenirken böylesine bir fırsat maçında böyle hatalar(!) görmek insanı bitiriyor.

    hayatı miladi takvime göre değil fikstüre göre yaşayıp öyle hatırlayanlar için vazgeçmek falan olmaz. eşşek gibi ligin kalanını aynı heyecanla(!) ve umutlarla takip ederiz. ama bu oyuncu grubu da hoca da bu sezon taraftardan destek mestek beklemesin artık. üç senedir arkalarını toplayan, bu pandemi şartlarında bile havaalanında karşılayan, "8 de kapanır 18 de" dendiğinde sanki bir faydası varmış gibi her maçı şekilden şekile girerek izleyen, rakip camiaların araya sokulabilecek kim varsa yaptığı her türlü saldırıya kalkan olsun diye konsolide ettiği taraftardan utanması olan çıkıp sezonun bundan sonrasını böyle rezillikler yaşamadan bitirir.

    o da bu oyuncu grubunun utanması var mı yok mu diye görmek için...

    yoksa galatasaray bizim afyonumuz...
App Store'dan indirin Google Play'den alın