280
gerçekten çok sevdiğim ve saygı duyduğum bir teknik direktördür fakat objektif olarak düşünürsek bence "teknik adamlık" meziyetleri olağanüstü değildir. bülent uygun'un 5 gömlek üstüdür kabaca tarz olarak. kariyerleri de kabaca birbirini andırır zaten. bize kattıkları, kazandırdıkları tartışılmaz ama bu durumun oluşmasında o dönemdeki kadronun önemi de büyüktü. fatih terim'e gaza getirilebilecek, yüreğine dokunulabilecek oyuncu gerekir, en önemlisi bu oyuncular biraz genç ve henüz "doymamış" olmalıdır ki fatih terim'e itaat etsin, canını dişine takarak oynasın. 2000 jenerasyonu böyle idi işte. yabancı futbolcularımız aşırı derecede kaliteliydi*, yerli futbolcularımız ise "fatih'in aslanları" idi.
bu yüzdendir ki fatih terim doymuş oyuncularla bağ kuramadı, başarılı olamadı. milan'da ve artık "doymuş" oyunculara sahip olan ikinci galatasaray döneminde olduğu gibi... defansif ve skora yönelik tarzından dolayı mircea lucescu'nun taktiğinden çok haz etmesem de bir teknik adam olarak fatih terim'den daha bilgili ve deneyimli olduğunu düşünürüm. yani "fatih terim" var ise elinizdeki kadroya göre fatih terim'dir veya değildir ama bir lucescu her zaman lucescu'dur...
fatih terim'e anadolu ekibi lazım. onun dediklerini harfi harfine yapacak askerler lazım. onun lisanını, gaza getirmelerini hissedecek oyuncular lazım. koskoca fatih terim kabul etmezdi belki ama şundan eminim ki sivasspor'un başında bülent uygun yerine fatih terim olsaydı geçtiğimiz senelerde en bir kere sivasspor şampiyon olurdu.
bu yazıyı yazmamın iki amacı vardı, birincisi ne zamandır aklımda olan fatih terim'in bence aslında çok büyük bir teknik deha olmadığı, fakat bu ülkenin çıkardığı en iyi teknik adamlardan biri ve yerel şartlarda bu ülkenin karakterini en iyi yansıtan kişi olduğu görüşünü paylaşmak idi.
ikinci düşüncem ise biraz daha farklı bir bakış açısı. günümüzde medyanın neredeyse tüm kulvarları tarafından körüklenen büyük bir "galatasaray düşmanlığı" var. ve üzülerek söylemeliyim ki rijkaard olsun bugün kurulan teknik ve pahalı kadro olsun turkcell süper lig ve türkiye şartları içi o kadar "efendi", o kadar "iyi niyetli" ve "kibar" ki...
şundan adım gibi eminim eğer bugün başımızda imparator fatih terim olsaydı bu medya maymunları bize yapmaya cüret ettikleri rezilliklerin yüzde birini bile yapamazdı. fatih terim ile yeni bir sistem oturtulmaya çalışılsa idi hiç şüphesiz fatih hoca yine bulurdu iletişim kurabileceği birilerini. örnek vermek gerekirse arda, barış ve sabri "ideal" fatih terim oyuncularıdır.
işte bu yüzden zaten yıllardır pusuda bekleyen medya soytarıları kah garibim rijkaard'a, kah efendi futbolcularımıza sayıyor sövüyor. avrupa'da bile öz be öz vatanımdan daha büyük saygıyı ve hürmeti görüyor* şu anda galatasaray. fatih terim olsa idi yereldeki saygınlığımız ve "dokunulmazlığımız" devam ederdi belki...
not: tabii ki başımıza fatih terim gelsin falan demiyorum, ben de "yerel devrim" yerine "turuncu devrim" taraftarıyım fakat işler elimizde olmayan sebepler ve de "kasıtlı talihsizlikler" yüzünden yolunda gitmemiş ve istenilmeyen bir noktaya gelinmişken sadece güncel olaylar ile fatih terim'in kişiliğini harmanlayarak bir "what if" yazısı oluşturdum...
bu yüzdendir ki fatih terim doymuş oyuncularla bağ kuramadı, başarılı olamadı. milan'da ve artık "doymuş" oyunculara sahip olan ikinci galatasaray döneminde olduğu gibi... defansif ve skora yönelik tarzından dolayı mircea lucescu'nun taktiğinden çok haz etmesem de bir teknik adam olarak fatih terim'den daha bilgili ve deneyimli olduğunu düşünürüm. yani "fatih terim" var ise elinizdeki kadroya göre fatih terim'dir veya değildir ama bir lucescu her zaman lucescu'dur...
fatih terim'e anadolu ekibi lazım. onun dediklerini harfi harfine yapacak askerler lazım. onun lisanını, gaza getirmelerini hissedecek oyuncular lazım. koskoca fatih terim kabul etmezdi belki ama şundan eminim ki sivasspor'un başında bülent uygun yerine fatih terim olsaydı geçtiğimiz senelerde en bir kere sivasspor şampiyon olurdu.
bu yazıyı yazmamın iki amacı vardı, birincisi ne zamandır aklımda olan fatih terim'in bence aslında çok büyük bir teknik deha olmadığı, fakat bu ülkenin çıkardığı en iyi teknik adamlardan biri ve yerel şartlarda bu ülkenin karakterini en iyi yansıtan kişi olduğu görüşünü paylaşmak idi.
ikinci düşüncem ise biraz daha farklı bir bakış açısı. günümüzde medyanın neredeyse tüm kulvarları tarafından körüklenen büyük bir "galatasaray düşmanlığı" var. ve üzülerek söylemeliyim ki rijkaard olsun bugün kurulan teknik ve pahalı kadro olsun turkcell süper lig ve türkiye şartları içi o kadar "efendi", o kadar "iyi niyetli" ve "kibar" ki...
şundan adım gibi eminim eğer bugün başımızda imparator fatih terim olsaydı bu medya maymunları bize yapmaya cüret ettikleri rezilliklerin yüzde birini bile yapamazdı. fatih terim ile yeni bir sistem oturtulmaya çalışılsa idi hiç şüphesiz fatih hoca yine bulurdu iletişim kurabileceği birilerini. örnek vermek gerekirse arda, barış ve sabri "ideal" fatih terim oyuncularıdır.
işte bu yüzden zaten yıllardır pusuda bekleyen medya soytarıları kah garibim rijkaard'a, kah efendi futbolcularımıza sayıyor sövüyor. avrupa'da bile öz be öz vatanımdan daha büyük saygıyı ve hürmeti görüyor* şu anda galatasaray. fatih terim olsa idi yereldeki saygınlığımız ve "dokunulmazlığımız" devam ederdi belki...
not: tabii ki başımıza fatih terim gelsin falan demiyorum, ben de "yerel devrim" yerine "turuncu devrim" taraftarıyım fakat işler elimizde olmayan sebepler ve de "kasıtlı talihsizlikler" yüzünden yolunda gitmemiş ve istenilmeyen bir noktaya gelinmişken sadece güncel olaylar ile fatih terim'in kişiliğini harmanlayarak bir "what if" yazısı oluşturdum...