1034
2 beki sakat 3 hücumcusu oynamıyor, mehmet topal gibi önemli bir alternatifi yok...
oturan, ligin son haftalarında alınan skorlara rağmen, baros'un eksikliğine rağmen sistemin oturmak üzere olduğunun sinyalleri yok oldu. eskisi kadar iyi yapılamayan pas alışverişleri, kurulamayan üçgenler, devamlılığı olmayan kanat akınları ve yaratılamayan boş alanlar... bunların tamamı bu eksikliklere bağlıdır. rijkaard üzerinden galatasaray'a vurup, fenerbahçe'yi yücelten futbol adamlarının sistemin en önemli parçalarının yoksunluğunu belirtmeyerek takıma karşı hepimiz galeyana getirmemesi gerekir. rijkaard son zamanlarda suçlanması gereken son kişidir, pek anlamadan sorgulamasak da kewell'ın ve baros'un sakatlıklarıyla akıllarda soru işareti yaratmış sağlık ekibi ve rakiplerin her türlü sertliğini cezalandırması gereken hakemlerin buna müsaade etmesi sorgulamamız gereken önemli faktörler.
küçük de bir kıyaslama yapalım.
sabri-keita vs. emre-barış: normal olarak gerçekleştirilemeyen kanat kombinasyonları...
hakan-kewell vs caner-uğur: yine normal olarak verilen pozisyonların yanında kewell'ın ceza sahası içine yaptığı kanat-forvet koşularıyla gelen ekstra sayıların yok oluşu.
bunların dışından anlaşılamayan bir diğer olay takımı pas yüzdesindeki düşüşün ve ileriye değil de geriye doğru yapılan pas sayısındaki artışın nedenleri. bunun çözümü son zamanlarda rijkaard'ın 4-4-1-1 tercihi olabilir mi? 4-3-3'te kurulan elano-sarp-barış ya da arda-sarp-barış ya da kuvvetle muhtemel arda-elano-sarp 3'lüleriin tekrar kurulmasıyla orta sahadaki kalabalıklığın hücum yönünde artışı ve boş alanların çoklaşmasıyla daha rahat yapılan pas alış-verişleri sistemi eski haline getirebilir fakat bu nokta da yine sabri ve keita'nın takıma tekrar katılması çok şeyi değiştirecektir.
son olarak jo ve dos santos'un kewell ve baros'un görevlerini tam anlamıyla olmasa da yaklaşık olarak yerine getirmesiyle oynanan futbol kalitesindeki artış yakındır. önümüzdeki 3 hafta kayıpsız atlatılırsa sabri ve keita'nın takıma dönüşü ve takıma yeni katılan oyuncuların uyum sorununun halledilmesiyle fırtına gibi bir galatasaray izleyeceğimize eminim. yıl sonunda şampiyon biz olacağız.
bir de sonradan aklıma geldi. takımdaki tüm futbolcuların sorumluluk almaktan çekinmeyip formayı ayhan'ın yaptığının aksine yırtarcasına savaşmamasıdır halledilmesi gerekn tek sorun.
oturan, ligin son haftalarında alınan skorlara rağmen, baros'un eksikliğine rağmen sistemin oturmak üzere olduğunun sinyalleri yok oldu. eskisi kadar iyi yapılamayan pas alışverişleri, kurulamayan üçgenler, devamlılığı olmayan kanat akınları ve yaratılamayan boş alanlar... bunların tamamı bu eksikliklere bağlıdır. rijkaard üzerinden galatasaray'a vurup, fenerbahçe'yi yücelten futbol adamlarının sistemin en önemli parçalarının yoksunluğunu belirtmeyerek takıma karşı hepimiz galeyana getirmemesi gerekir. rijkaard son zamanlarda suçlanması gereken son kişidir, pek anlamadan sorgulamasak da kewell'ın ve baros'un sakatlıklarıyla akıllarda soru işareti yaratmış sağlık ekibi ve rakiplerin her türlü sertliğini cezalandırması gereken hakemlerin buna müsaade etmesi sorgulamamız gereken önemli faktörler.
küçük de bir kıyaslama yapalım.
sabri-keita vs. emre-barış: normal olarak gerçekleştirilemeyen kanat kombinasyonları...
hakan-kewell vs caner-uğur: yine normal olarak verilen pozisyonların yanında kewell'ın ceza sahası içine yaptığı kanat-forvet koşularıyla gelen ekstra sayıların yok oluşu.
bunların dışından anlaşılamayan bir diğer olay takımı pas yüzdesindeki düşüşün ve ileriye değil de geriye doğru yapılan pas sayısındaki artışın nedenleri. bunun çözümü son zamanlarda rijkaard'ın 4-4-1-1 tercihi olabilir mi? 4-3-3'te kurulan elano-sarp-barış ya da arda-sarp-barış ya da kuvvetle muhtemel arda-elano-sarp 3'lüleriin tekrar kurulmasıyla orta sahadaki kalabalıklığın hücum yönünde artışı ve boş alanların çoklaşmasıyla daha rahat yapılan pas alış-verişleri sistemi eski haline getirebilir fakat bu nokta da yine sabri ve keita'nın takıma tekrar katılması çok şeyi değiştirecektir.
son olarak jo ve dos santos'un kewell ve baros'un görevlerini tam anlamıyla olmasa da yaklaşık olarak yerine getirmesiyle oynanan futbol kalitesindeki artış yakındır. önümüzdeki 3 hafta kayıpsız atlatılırsa sabri ve keita'nın takıma dönüşü ve takıma yeni katılan oyuncuların uyum sorununun halledilmesiyle fırtına gibi bir galatasaray izleyeceğimize eminim. yıl sonunda şampiyon biz olacağız.
bir de sonradan aklıma geldi. takımdaki tüm futbolcuların sorumluluk almaktan çekinmeyip formayı ayhan'ın yaptığının aksine yırtarcasına savaşmamasıdır halledilmesi gerekn tek sorun.