• 130
    bana göre yoktan anlamayan çocuk şımarıktır. ailesi yok dediğinde kendini yerlere atıp basbas ağlayan bu çocuğu başka türlü niteleyebilen varsa öğrenmek isterim açıkcası.

    malesef bu çocuğun galatasaray'daki iz düşümü de şımarık galatasaray taraftarıdır.

    mevcut koşullara bakalım.
    - herşeyden bağımsız kulüp finans olarak batık durumda. bein naklen yayın gelirlerini ödemiyor. zaten seneler içinde kuşa döndü bu gelirler.
    - tribün geliri yok. pandemi nedeni ile futbol piyasası da fena vuruldu.
    - bu ülkede gece hayatını bitirmek için yaklaşık 6-7 sene önce sponsorlukların muhasebesini değiştirdiler. haliyle tüm sponsorluk piyasası etkilendi. kulüpler doğru dürüst sponsor bulamıyorlar.
    - döviz kuru desen maşallah

    onun dışında finansal fair play anlaşmamız var. yani sattığımız kadar alabiliyoruz.
    bir de taraflı olduğu açık federasyonun sadece fenerbahçe'nin çiğnemesine izin vereceği bir takım sınırlamaları.

    ayrıca senelerdir kronikleşmiş kötü maaş yapılanmamız var. bu ne demek? elindeki malın satış kabiliyeti yok. yani hiç kimse senin çok yakan ama kalitesiz arabana talip olup para vermek istemiyor. çünkü çok sayıda muadili var ve hem daha ucuz hem de daha az yakıyor.
    sen de önceki yönetimin transfer ettiği feghouli, ben diyim bu yönetimin transfer ettiği babel... yani 10 milyon eu verildiğinde belhanda'yı sattırmayan fatih terim'in almasını bildiğimiz kadar satmasını da bilmeliyiz eleştirileri malesef yersiz. fatih terim de biliyor elimizdeki ürünlerin satış kabiliyeti hiç yok.

    neticede kulübün şartlarını düşündüğümüzde transfer için para ve imkan yok. haliyle transfer de yapılamıyor.

    özetle yok.
    imkan yok.
    kendimizi yere atıp tepinmek; yönetime, scout ekibine, fatih terim'e saydırmak anlamsız. bunların birbirine serzenişte bulunması da keza...

    konuyu fatih terim eleştirisine çevirmek istemiyorum. ama bazı şeyleri vurgulamam lazım. fatih terim basın toplantılarında sıklıkla transfer yapılamadığından bahsediyor. ama yönetimin gereken çabayı gösterdiğini de vurguluyor. evet açıklamalarında şikayet var. burada başarısızlığını örtme psikolojisi de mevcut. fakat şartlar bu kadar elverişsizken bile etobo, omar ve emre kılınç gibi doğrudan 3 tane ilk 11 oyuncusu alınabildi. fena performans sayılmaz bence... özetle fatih terim de neyin ne olduğunun son derece farkında.

    ancak hem fatih terim, hem yönetim, hem de taraftar açısından esasında tüm bu fatih terim - yönetim kutuplaşması hiç ama hiç faydalı değil. bu sorunu kaşıyıp durmak kulübe zarar veriyor.

    bir nevi iflas hali içerisindeyiz. buna mukabil bir çıkış planımız var. önümüzdeki sene itibarıyla sattığın kadar al yasağı kalkıyor. yani akıllı bir politika ile alırken kazanabiliriz. bu işlerin o kadar da zor olmadığını gördük. 3'e 5'e aldığın adamları 10'a 15'e satmak son derece kolay.

    elimizde de kim ne derse desin süperlig'i şampiyon bitirmeye yetecek bir kadro kalitesi mevcut.

    ama? evet bu çıkış planının kocaman bir aması var.

    bakın tüm açıklamalardan yönetim ve teknik heyetin doğru transfer modelinde uzlaştıkları görülüyor. transfer hedefleri de zaten bunu gösteriyor. ancak bu noktaya gelinene kadar büyük hatalar yapıldı. falcao'nun, babel'in transferi. belhanda'nın talibi çıkmışken satılmaması. diagne'nin alınması, üzerine geçen sezon diagne'nin değersizleştirilmesi.... liste uzar gider. bu hatalar doğru transfer modeli için tecrübe oldu. hem fatih terim'e, hem yönetime.

    mustafa cengiz ağır hasta... öncelikle allah şifa versin ve görevine devam edebilsin. gerçekten bu iflas halinden kurtulabilmek için belki 1 atımlık mermimiz var. yeni yönetim gelirse ne olacak? ben herşeyden önce fatih terim gibi zor bir adamla gelecek yeni yönetimin anlaşabileceğini düşünmüyorum. hele hele yönetim lisecilerden çıkarsa. şampiyonluk gelse bile terim'i yerler.

    onun dışında gelecek yeni yönetimin transfere bakışı beklentilerimizden çok farklı olabilir. yine adı olan ancak kariyeri bitmiş yıldızlara yönelebilirler. komisyon peşine düşebilirler... bunları çok gördük.

    20/21 sezonu çok kritik.
    kenetlenmek lazım diye düşünüyorum. herşeyden önce sportif başarı şart. seçimli genel kurulda bu yapıının devam edebilmesi için başarı gerekiyor. başarı olmadığı taktirde ne fatih terim kalır, ne mustafa cengiz. o halde herkesi eleştireceğiz ama yapıcı olmaya mecburuz. fatih terim'i taktiksel hatalarından ve bu hatalarında ısrarından, takıntılı kadro seçimlerinden dolayı eleştireceğiz. yönetimi federasyon karşısında bu takımı korumuyor diye eleştireceğiz. ama fatih terim'i korumak için yönetime, yönetimi korumak için terim'e saldırmayacaz. çünkü bu eleştiri yapıcı değil. birini korumak için diğerini eleştirmek aksine yıkıcı bir tarz. hataları düzeltmeyi değil, başkasının hatalarıyla bir diğerini korumayı amaç ediniyor. özetle karalama kampanyasına dönüşüyor. yapıcı ve birleştirici olmaya mecburuz. biz herkes gelecekte işini daha iyi yapsın diye eleştirmeliyiz. eleştirilerimizin tek amacı bu olmalı.

    tabi eğer şımarık galatasaray taraftar kümesinin içerisinde değilsek.
App Store'dan indirin Google Play'den alın