3592
taraftar ne yapmasını bekliyor anlamıyorum. şu an tamamıyla galatasaray düşmanı, şike sürecinin baş aktörü isimlerden kurulu bir federasyon var. fenerbahçe zaten geberik durumda. galatasaray farkı iyice açmasın diye uğraşan ve koç holding'in maddi imkanlarıyla anadolu kulüplerini elinde oynatan bir ali koç var. siyaset zaten galatasaray'dan nefret ediyor.
yani sistem tamamen galatasaray karşıtı.
yapılanlara bağırmak, çağırmak işe yaramaz.
alın yargı yok olmanın eşiğinde. baro başkanlarını sikleyen mi var acaba? en çok etkilenecek vatandaşın umru değil.
çok bağırırsan susturmak için bürokratik alanda işini bitirirler.
18/19 sezonunda da galatasaray'ı doğrayacaklardı. şampiyonluğu başakşehir alacaktı. hesap başakşehir'i büyük bir sermaeye satmak mı bilmiyorum ama bir hesap var ortada. ama ne zaman ibb seçimleri oldu işin kaderi değişti. abdürrahim albayrak da çok stratejik bir hamle yapıp açıklamalarda bulunmakla ve elindeki bilgi ve belgeleri paylaşmakla tehdit etti sistemi. ibb seçimlerini tekrarlatan hükümet az oy farkı kapanır umuduyla sisteme talimatı verdi ve kirli eller ligin üzerinden çekildi. biz de hakettiğimizi aldık.
bu sene olaylar farklı. trabzon halkından bir şampiyonluk şike ile çalındı. onun acısı trabzonspor'da devam ediyor. öngörüm şu... trabzonspor şampiyon olur. şampiyonlar ligi'ne katılma hakları olmadığından 2. başakşehir olur ve doğrudan katılımın ekonomik imkanlarından faydalanırlar. sonuçta satılacaksa satılır, başka hesap varsa yerine gelir. tam bi win-win durumu. herkes istediğini aldı, herkes mutlu.
ekrem imamoğlu karadeniz'de ciddi bir potansiyel yarattı kendine. sistem trabzonspor'a bu şampiyonluğu hediye edince hükümet karadeniz'le barışır, aşk tazeler. herkes istediğine kavuşur.
galatasaray taraftarının bu noktadaki beklentisini anlayamıyorum. abdürrahim albayrak çıkıp bu oyunu bozsun diye mi umuyor? bu oyunu bozabilecek tek güç taraftar. 30 milyon taraftar var. seçimde oyunu hukuğa ve adalete üstünlük tanıyacak bir partiye verirse ardımızdan çevrilen dalavereleri sonlandırır.
marvel evreninde değiliz. abdürrahim albayrak veya mustafa cengiz veya bir başkası da süper kahraman değil. kendimize süperkahraman aramaktan vazgeçmeliyiz. akılcı olup, doğru beklentilerle hareket etmeliyiz.
yani sistem tamamen galatasaray karşıtı.
yapılanlara bağırmak, çağırmak işe yaramaz.
alın yargı yok olmanın eşiğinde. baro başkanlarını sikleyen mi var acaba? en çok etkilenecek vatandaşın umru değil.
çok bağırırsan susturmak için bürokratik alanda işini bitirirler.
18/19 sezonunda da galatasaray'ı doğrayacaklardı. şampiyonluğu başakşehir alacaktı. hesap başakşehir'i büyük bir sermaeye satmak mı bilmiyorum ama bir hesap var ortada. ama ne zaman ibb seçimleri oldu işin kaderi değişti. abdürrahim albayrak da çok stratejik bir hamle yapıp açıklamalarda bulunmakla ve elindeki bilgi ve belgeleri paylaşmakla tehdit etti sistemi. ibb seçimlerini tekrarlatan hükümet az oy farkı kapanır umuduyla sisteme talimatı verdi ve kirli eller ligin üzerinden çekildi. biz de hakettiğimizi aldık.
bu sene olaylar farklı. trabzon halkından bir şampiyonluk şike ile çalındı. onun acısı trabzonspor'da devam ediyor. öngörüm şu... trabzonspor şampiyon olur. şampiyonlar ligi'ne katılma hakları olmadığından 2. başakşehir olur ve doğrudan katılımın ekonomik imkanlarından faydalanırlar. sonuçta satılacaksa satılır, başka hesap varsa yerine gelir. tam bi win-win durumu. herkes istediğini aldı, herkes mutlu.
ekrem imamoğlu karadeniz'de ciddi bir potansiyel yarattı kendine. sistem trabzonspor'a bu şampiyonluğu hediye edince hükümet karadeniz'le barışır, aşk tazeler. herkes istediğine kavuşur.
galatasaray taraftarının bu noktadaki beklentisini anlayamıyorum. abdürrahim albayrak çıkıp bu oyunu bozsun diye mi umuyor? bu oyunu bozabilecek tek güç taraftar. 30 milyon taraftar var. seçimde oyunu hukuğa ve adalete üstünlük tanıyacak bir partiye verirse ardımızdan çevrilen dalavereleri sonlandırır.
marvel evreninde değiliz. abdürrahim albayrak veya mustafa cengiz veya bir başkası da süper kahraman değil. kendimize süperkahraman aramaktan vazgeçmeliyiz. akılcı olup, doğru beklentilerle hareket etmeliyiz.
