724
sayin hocam,
bizim sozluk kanaliyla da olsa size bir mektup yazabiliyor olmak guzel. bu mektubu belki bu sezon icinde, belki 10 sene sonra okursunuz veya hic gormezsiniz bile. yine de kalici olacaktir, belki 40 sene sonra torunlariniz okur, bu tarz entry’ler hep tarihe dusulen notlardir.
hocam, sizin isminizi ilk olarak 1990’li yillarin baslarinda, henuz 10 yasinda falanken duymusumdur. euro 96 cikartma albumum hala durur, o milli takim turkiye'nin ilk gururudur. sonrasinda meshur galatasaray donemi basladi ve 2000 yilinin bahar aylarinda muhtemelen avrupa’nin en iyi takimi haline gelen kadroyu dort sene icinde kademe kademe siz yarattiniz. uefa kupasi sonrasi italya macerasi geldi, faruk suren “ben gitmesini istemedim” dedi ama siz sonradan “yav ben istenmedigimi bilmez miyim” dediniz. gitmekle bence iyi de ettiniz.
ikinci galatasaray doneminizde lucescu’nun sampiyon takimini buyuk olcude dagittiniz. ilk sezon fena da puan almamamiza ragmen ipi gogusleyemedik, oyun da oyle 1990’lardaki gibi degildi artik. 2003-2004 sezonuna daha kotu bir takim ve oyunla basladik, sonra siz ayrildiniz, ben de vatan hizmetine gittigimden cok sukur bu sezonunun kalanini pek izleme sansim olmadi zaten. bu donem sizin transfer acisindan da en basarisiz sezonunuzdu. sonradan ikinci doneminizle ilgili pek konusmadiniz, ne hikmetse fatih terim belgesellerinde falan da bu donem pek islenmedi,
ucuncu doneminizde unal aysal musluklari acti, sifirdan acaip bir takim kuruldu, eksiklerini de emre colak’i, semih kaya’yi, engin baytar’i “yaratarak” siz tamamladiniz. sonraki sezon da transferler (hamit, burak, sneijder, sneijder vs) devam etti ve yine sampiyonluk geldi. ucuncu sezona kotu bir baslangic sonrasi hala ne oldugunu cikaramadigimiz bir sekilde takimdan ayrildiniz. bu konuda sizin ve unal aysal’in agzindan cikanlar celisti ve 2000 yilindakine benzer bir durum oldu, kovuldunuz mu biraktiniz mi hala anlayamadik. yeni isvereniniz tupcu oldugundan sahsen ben her iki durumda da size kizgindim.
sonrasindaki milli takim macerasini hic hatirlamam istemem. 2016 kariyerinizin belki de en kotu yiliydi. ertesi yil yine galasataray’a doneceginiz (tudor donemi) soylentileri cikinca bana ne istedigimi soran yakin bir dostuma “gelirse sampiyon yapar ama son milli takim performasinda hocayi taniyamadim, ya oyle devam ederse” dedim.
korktugum basima geldi mi gelmedi mi bilmiyorum ama iki sampiyonluk daha gorduk sayenizde. “allah hocadan razi olsun, daha yasim 40’i gormus bile degil ama bir dunya kupa ve mutluluk yasatti” diye dusundum bir kez daha.
bu duygularla 2019-20 sezonuna baslarken, tum bir yaz suren falcao transferi, diagne’nin elde patlamasi ve hepsi de aslinda defansif orta saha olan 3 oyuncu (seri-nzonzi-lemina) alinmasi kafami karistirdi. hocanin bir bildigi vardir, herhalde seri onde oynayacak dedim. babel bizi ayrica memnun etti. yine bu transfer doneminde yedek kulubesine jimmy, emre mor, adem buyuk gibi isimleri alsak da, yabanci-yerli dengesini yine kuramadik ve linnes gibi bir futbolcuyu tribune gondermek zorunda kaldik. saniyorum mariano'yu okutmaya calismissinizdir ama olmadi.
velhasil isbu halde sezona basladik ve kisa zamanda da yalniz sizin donemlerinizin degil kulup tarihinin en kotu takimlarindan biri haline geldik. en son dunku ankaragucu maci da her iki kulubun tarihine gececektir.
hocam lafi fazla uzattim, bundan sonra size bir daha ne zaman yazabilirim bilemem, o yuzden simdiden onumuzdeki donem (2-3 sezon) icin nacizane bazi tavsiyelerde bulunmak isterim:
- rakip analizi, duran top organizasyonu, hucum plani gibi konularda cok eksigiz. artik futbol iyiden iyiye degisti, adamlar taci bile onceden calisip atiyor. senin teknik kadron ve yardimcilarin 2020’lerin ihtiyaclarina uygun gorunmuyor hocam. bu pozisyonlara futboldaki teknik, taktik ve teknolojik gelismeleri yakindan takip eden, yabanci dili mutlaka olan, hatta mumkunse kendileri de yabanci adamlar koy.
- cevrendeki saksakci ekibi fazla dinleme, medya departmaninda, teknik ekipte, gs muhabirleri arasinda sana dusundugunu soyleyebilecek en birkac az adam olsun, bunlara kulak ver. bu sezonki retorik ve basin toplantilari falan facia, bunlari sana hicbiri soylemiyor mu hocam? "haklisiniz"cilar, "ne guzel soylediniz"ciler, "hocam ne guzel tarih yazmistiniz"cilar birak kendi kendilerine konussunlar hocam, hepsine tesekkur et ve gunun sonunda seni elestirecek birini ara. bu kisi ailenden olmasin.
- scout ekibine ilk 11 icin en az bir turk oyuncu bulmalari talimatini ver. altyapimizi da daha yakindan izlesinler. bu ekip nedense hak etmedigi bir sohret yakaladi ama daha bir tane yerli transferleri yok, tam tersine dorukhan’i da begenmemis bizim cocuklar. hem sonra bunlar bonservissiz yabanci da mi bulamiyor hocam, sonra yabancilarin yarisi kiralik olur tabi.
- federasyonu, medyayi, ali koc’u ve onumuzdeki 2-3 sene aklina takacagin diger mustakbel kisi ve kurumlari ne olursun birak artik hocam, enerjini takima ve kulube harca, kurban olayim.
biz yine senin arkandayiz hocam, istersen bu sezonu onuncu bitir, canin sagolsun, bizde kredin bol. ama gidisat boyle surerse onumuzdeki sezon iyice sallanmaya baslarsin. ben de zaten bu mektubu senin selametin icin ve daha ilerisini dusunurek yaziyorum. yalnizken oku, ekibindekilere bahsetme hocam.
saygilarimla.
bizim sozluk kanaliyla da olsa size bir mektup yazabiliyor olmak guzel. bu mektubu belki bu sezon icinde, belki 10 sene sonra okursunuz veya hic gormezsiniz bile. yine de kalici olacaktir, belki 40 sene sonra torunlariniz okur, bu tarz entry’ler hep tarihe dusulen notlardir.
hocam, sizin isminizi ilk olarak 1990’li yillarin baslarinda, henuz 10 yasinda falanken duymusumdur. euro 96 cikartma albumum hala durur, o milli takim turkiye'nin ilk gururudur. sonrasinda meshur galatasaray donemi basladi ve 2000 yilinin bahar aylarinda muhtemelen avrupa’nin en iyi takimi haline gelen kadroyu dort sene icinde kademe kademe siz yarattiniz. uefa kupasi sonrasi italya macerasi geldi, faruk suren “ben gitmesini istemedim” dedi ama siz sonradan “yav ben istenmedigimi bilmez miyim” dediniz. gitmekle bence iyi de ettiniz.
ikinci galatasaray doneminizde lucescu’nun sampiyon takimini buyuk olcude dagittiniz. ilk sezon fena da puan almamamiza ragmen ipi gogusleyemedik, oyun da oyle 1990’lardaki gibi degildi artik. 2003-2004 sezonuna daha kotu bir takim ve oyunla basladik, sonra siz ayrildiniz, ben de vatan hizmetine gittigimden cok sukur bu sezonunun kalanini pek izleme sansim olmadi zaten. bu donem sizin transfer acisindan da en basarisiz sezonunuzdu. sonradan ikinci doneminizle ilgili pek konusmadiniz, ne hikmetse fatih terim belgesellerinde falan da bu donem pek islenmedi,
ucuncu doneminizde unal aysal musluklari acti, sifirdan acaip bir takim kuruldu, eksiklerini de emre colak’i, semih kaya’yi, engin baytar’i “yaratarak” siz tamamladiniz. sonraki sezon da transferler (hamit, burak, sneijder, sneijder vs) devam etti ve yine sampiyonluk geldi. ucuncu sezona kotu bir baslangic sonrasi hala ne oldugunu cikaramadigimiz bir sekilde takimdan ayrildiniz. bu konuda sizin ve unal aysal’in agzindan cikanlar celisti ve 2000 yilindakine benzer bir durum oldu, kovuldunuz mu biraktiniz mi hala anlayamadik. yeni isvereniniz tupcu oldugundan sahsen ben her iki durumda da size kizgindim.
sonrasindaki milli takim macerasini hic hatirlamam istemem. 2016 kariyerinizin belki de en kotu yiliydi. ertesi yil yine galasataray’a doneceginiz (tudor donemi) soylentileri cikinca bana ne istedigimi soran yakin bir dostuma “gelirse sampiyon yapar ama son milli takim performasinda hocayi taniyamadim, ya oyle devam ederse” dedim.
korktugum basima geldi mi gelmedi mi bilmiyorum ama iki sampiyonluk daha gorduk sayenizde. “allah hocadan razi olsun, daha yasim 40’i gormus bile degil ama bir dunya kupa ve mutluluk yasatti” diye dusundum bir kez daha.
bu duygularla 2019-20 sezonuna baslarken, tum bir yaz suren falcao transferi, diagne’nin elde patlamasi ve hepsi de aslinda defansif orta saha olan 3 oyuncu (seri-nzonzi-lemina) alinmasi kafami karistirdi. hocanin bir bildigi vardir, herhalde seri onde oynayacak dedim. babel bizi ayrica memnun etti. yine bu transfer doneminde yedek kulubesine jimmy, emre mor, adem buyuk gibi isimleri alsak da, yabanci-yerli dengesini yine kuramadik ve linnes gibi bir futbolcuyu tribune gondermek zorunda kaldik. saniyorum mariano'yu okutmaya calismissinizdir ama olmadi.
velhasil isbu halde sezona basladik ve kisa zamanda da yalniz sizin donemlerinizin degil kulup tarihinin en kotu takimlarindan biri haline geldik. en son dunku ankaragucu maci da her iki kulubun tarihine gececektir.
hocam lafi fazla uzattim, bundan sonra size bir daha ne zaman yazabilirim bilemem, o yuzden simdiden onumuzdeki donem (2-3 sezon) icin nacizane bazi tavsiyelerde bulunmak isterim:
- rakip analizi, duran top organizasyonu, hucum plani gibi konularda cok eksigiz. artik futbol iyiden iyiye degisti, adamlar taci bile onceden calisip atiyor. senin teknik kadron ve yardimcilarin 2020’lerin ihtiyaclarina uygun gorunmuyor hocam. bu pozisyonlara futboldaki teknik, taktik ve teknolojik gelismeleri yakindan takip eden, yabanci dili mutlaka olan, hatta mumkunse kendileri de yabanci adamlar koy.
- cevrendeki saksakci ekibi fazla dinleme, medya departmaninda, teknik ekipte, gs muhabirleri arasinda sana dusundugunu soyleyebilecek en birkac az adam olsun, bunlara kulak ver. bu sezonki retorik ve basin toplantilari falan facia, bunlari sana hicbiri soylemiyor mu hocam? "haklisiniz"cilar, "ne guzel soylediniz"ciler, "hocam ne guzel tarih yazmistiniz"cilar birak kendi kendilerine konussunlar hocam, hepsine tesekkur et ve gunun sonunda seni elestirecek birini ara. bu kisi ailenden olmasin.
- scout ekibine ilk 11 icin en az bir turk oyuncu bulmalari talimatini ver. altyapimizi da daha yakindan izlesinler. bu ekip nedense hak etmedigi bir sohret yakaladi ama daha bir tane yerli transferleri yok, tam tersine dorukhan’i da begenmemis bizim cocuklar. hem sonra bunlar bonservissiz yabanci da mi bulamiyor hocam, sonra yabancilarin yarisi kiralik olur tabi.
- federasyonu, medyayi, ali koc’u ve onumuzdeki 2-3 sene aklina takacagin diger mustakbel kisi ve kurumlari ne olursun birak artik hocam, enerjini takima ve kulube harca, kurban olayim.
biz yine senin arkandayiz hocam, istersen bu sezonu onuncu bitir, canin sagolsun, bizde kredin bol. ama gidisat boyle surerse onumuzdeki sezon iyice sallanmaya baslarsin. ben de zaten bu mektubu senin selametin icin ve daha ilerisini dusunurek yaziyorum. yalnizken oku, ekibindekilere bahsetme hocam.
saygilarimla.
