9355
aslında üzerine bu kadar konuşulacak birisi değil ne olumlu ne de olumsuz olarak. galatasaray'da çalışan onlarca teknik direktörden bir tanesi işte. ancak kendisine öylesine sert bir yaklaşım var ki insan savunma refleksi gösterme ihtiyacı hissediyor. kendisine yöneltilen argümanların önemli kısmı doğru gibi görünüyor ama aslında hiç alakası yok.
1. leş gibi oynadık 1-0 1-0 gittik deniyor. hayır, 1-0 1-0 gittiğimiz son 6-7 hafta, ve gerçekten ipten döndüğümüz çok pozisyon verdiğimiz 2 maç var. biri mersin deplasmanı diğeri içerdeki bjk maçı. diğer maçları 1-0 kazanmış olmamıza rağmen baskın olan taraftık zaten gol bulmakta sıkıntı çektik sadece. yoksa takımın oraya kadar geldiği bir süreç de var. 12. haftadan 27. haftaya kadar geçen 15-16 haftada son yılların en istikrarlı en efektif topunu oynadık belki de. iç saha deplasman demeden aynı oyunu oynuyorduk. mesela 2018'de iç sahada genel olarak iyiydik ama deplasmanda aynı üstünlükten söz etmek mümkün değildi. o yüzden kendisine hakettiği payı teslim etmek zorundayız bu konuda. ayrıca 4-2-3-1 ya da türevi kadrolarla başarılı olmuş ender hocalardan biridir gs tarihi'nde.
2. sneijder-muslera şampiyon yaptı deniyor. bu ikilinin katkısını zaten inkar eden yok, aksine hak ettikleri payenin fazlası taraftar tarafından veriliyor. ancak madem diğer oyuncuların, hoca'nın hiçbir katkısı olayı yok, o zaman 2014'te 2016'da 2017'de yapsalardı ya şampiyon, ellerinden alan mı vardı? bu noktada diğer oyunculara ve hamza hamzaoğlu'na da hak ettikleri payeyi vermek durumundayız. ortada alınan 77 puan ve atılan 60 gol var neticede. takım olarak başarıldı bu, sadece 2 oyuncuya endekslersek gerçekten uzaklaşmış oluruz. ayrıca da sneijder'i de en iyi kullanan hoca hamza hamzaoğlu oldu. sneijder bile adama dedi mourinho gibi diye.
3. 2015 yaz transfer dönemi süreci, bir kere arkadaşlar şunu çok iyi anlamalıyız. 2013 yılında bu kulübün borç-alacak farkı 555 milyon tl yani o günkü kurla 260 milyon dolar iken 2014 sonunda 831 milyon tl yani 356 milyon dolar oldu, 1 yılda 96 milyon dolar artış sözkonusu. 2014 güz-2015 kış dönemi zaten bu haberler ayyuka çıktı, kulüp birden mali darboğaz içinde kaldı, hatırlayanlar olacaktır. o yılki şampiyonluktan gelen gelirlerin önemli kısmı bu ödemelere gitti. yani şampiyon olduk hadi üstüne koyalım şampiyonlar ligi'nde oynuyoruz falan filan olmayacak şeylerdi. para yoktu çünkü. kalinic ve maxi pereira bonservissiz alınmadı deniyor. açıkçası cüneyt tanman dışında bunu söyleyen hiçkimse olmadı. cüneyt tanman'ı severim ama bunu kendisini gs taraftarı'nın tepkisinden kurtarma amaçlı olarak söylediğini düşünüyorum. yoksa bir dünya yabancı geldi o sene. podolski, carole, jose rodriguez, denayer, oynamasa da grosskreutz. hamza hamzaoğlu bile sigthorsson, niasse peşinde koştu da taraftar tepki gösterdi diye alınmadı o dönemde. burada söylendiği gibi etnosentrik anlamda ırkçı biri olduğunu düşünmüyorum, öyle olsa yukarda saydığım isimlerin de gelmemesi lazımdı, en azından önemli kısmının. yerlilere bir tık daha toleranslı olabilir, belki evlatçı da denebilir ama ırkçılık başka bir şey. ırkçı biri olduğunu düşünmüyorum. ve o açıklamaları da sosyal medyadaki taraftarın önemli bir kısmının yerli oyunculara olan güvensizliği sevgisizliğinden dolayı oyuncuları koruma refleksli yaptığını düşünüyorum, tabi bu kısmı benim düşüncem. 2015 yaz konusuna dönersek, camia olarak demotive girdiğimiz ve mali sıkıntılar çektiğimiz bir dönemdi. şampiyon olamayacağımız belliydi zaten.
bunlar dışında eksikleri hataları var mı var, mesela medya ve iletişim konuları gibi. bunlar da ortada zaten, belki kendisi de farkındadır galatasaray dönemi'nden sonra. ancak bakıyorum mancini, riekerink gibi kendisi kadar bile galatasaray tarihi'nde iz bırakmamış isimlere bugün bir şey diyen yok aksine öven övene neredeyse. bu ikili şampiyonluk kazandırmadığı gibi bunların dönemi'nde 20 milyon euro harcadı galatasaray transfere (2014 kış ve 2016 yaz.) ve neredeyse hiçbirinden katkı alınamadı alınan oyuncuların. bir de hamza hamzaoğlu'na bakıyorum. adam iyisiyle kötüsüyle 3 kupa almış gitmiş, kulübü borca da sokmamış. denilenlere bak. bu noktada ben adalet göremiyorum. benim derdim hamza hamzaoğlu değil, bu adaletsizlik.
1. leş gibi oynadık 1-0 1-0 gittik deniyor. hayır, 1-0 1-0 gittiğimiz son 6-7 hafta, ve gerçekten ipten döndüğümüz çok pozisyon verdiğimiz 2 maç var. biri mersin deplasmanı diğeri içerdeki bjk maçı. diğer maçları 1-0 kazanmış olmamıza rağmen baskın olan taraftık zaten gol bulmakta sıkıntı çektik sadece. yoksa takımın oraya kadar geldiği bir süreç de var. 12. haftadan 27. haftaya kadar geçen 15-16 haftada son yılların en istikrarlı en efektif topunu oynadık belki de. iç saha deplasman demeden aynı oyunu oynuyorduk. mesela 2018'de iç sahada genel olarak iyiydik ama deplasmanda aynı üstünlükten söz etmek mümkün değildi. o yüzden kendisine hakettiği payı teslim etmek zorundayız bu konuda. ayrıca 4-2-3-1 ya da türevi kadrolarla başarılı olmuş ender hocalardan biridir gs tarihi'nde.
2. sneijder-muslera şampiyon yaptı deniyor. bu ikilinin katkısını zaten inkar eden yok, aksine hak ettikleri payenin fazlası taraftar tarafından veriliyor. ancak madem diğer oyuncuların, hoca'nın hiçbir katkısı olayı yok, o zaman 2014'te 2016'da 2017'de yapsalardı ya şampiyon, ellerinden alan mı vardı? bu noktada diğer oyunculara ve hamza hamzaoğlu'na da hak ettikleri payeyi vermek durumundayız. ortada alınan 77 puan ve atılan 60 gol var neticede. takım olarak başarıldı bu, sadece 2 oyuncuya endekslersek gerçekten uzaklaşmış oluruz. ayrıca da sneijder'i de en iyi kullanan hoca hamza hamzaoğlu oldu. sneijder bile adama dedi mourinho gibi diye.
3. 2015 yaz transfer dönemi süreci, bir kere arkadaşlar şunu çok iyi anlamalıyız. 2013 yılında bu kulübün borç-alacak farkı 555 milyon tl yani o günkü kurla 260 milyon dolar iken 2014 sonunda 831 milyon tl yani 356 milyon dolar oldu, 1 yılda 96 milyon dolar artış sözkonusu. 2014 güz-2015 kış dönemi zaten bu haberler ayyuka çıktı, kulüp birden mali darboğaz içinde kaldı, hatırlayanlar olacaktır. o yılki şampiyonluktan gelen gelirlerin önemli kısmı bu ödemelere gitti. yani şampiyon olduk hadi üstüne koyalım şampiyonlar ligi'nde oynuyoruz falan filan olmayacak şeylerdi. para yoktu çünkü. kalinic ve maxi pereira bonservissiz alınmadı deniyor. açıkçası cüneyt tanman dışında bunu söyleyen hiçkimse olmadı. cüneyt tanman'ı severim ama bunu kendisini gs taraftarı'nın tepkisinden kurtarma amaçlı olarak söylediğini düşünüyorum. yoksa bir dünya yabancı geldi o sene. podolski, carole, jose rodriguez, denayer, oynamasa da grosskreutz. hamza hamzaoğlu bile sigthorsson, niasse peşinde koştu da taraftar tepki gösterdi diye alınmadı o dönemde. burada söylendiği gibi etnosentrik anlamda ırkçı biri olduğunu düşünmüyorum, öyle olsa yukarda saydığım isimlerin de gelmemesi lazımdı, en azından önemli kısmının. yerlilere bir tık daha toleranslı olabilir, belki evlatçı da denebilir ama ırkçılık başka bir şey. ırkçı biri olduğunu düşünmüyorum. ve o açıklamaları da sosyal medyadaki taraftarın önemli bir kısmının yerli oyunculara olan güvensizliği sevgisizliğinden dolayı oyuncuları koruma refleksli yaptığını düşünüyorum, tabi bu kısmı benim düşüncem. 2015 yaz konusuna dönersek, camia olarak demotive girdiğimiz ve mali sıkıntılar çektiğimiz bir dönemdi. şampiyon olamayacağımız belliydi zaten.
bunlar dışında eksikleri hataları var mı var, mesela medya ve iletişim konuları gibi. bunlar da ortada zaten, belki kendisi de farkındadır galatasaray dönemi'nden sonra. ancak bakıyorum mancini, riekerink gibi kendisi kadar bile galatasaray tarihi'nde iz bırakmamış isimlere bugün bir şey diyen yok aksine öven övene neredeyse. bu ikili şampiyonluk kazandırmadığı gibi bunların dönemi'nde 20 milyon euro harcadı galatasaray transfere (2014 kış ve 2016 yaz.) ve neredeyse hiçbirinden katkı alınamadı alınan oyuncuların. bir de hamza hamzaoğlu'na bakıyorum. adam iyisiyle kötüsüyle 3 kupa almış gitmiş, kulübü borca da sokmamış. denilenlere bak. bu noktada ben adalet göremiyorum. benim derdim hamza hamzaoğlu değil, bu adaletsizlik.