6
kuvvetle muhtemel tüm rakiplerimizin sistemli bir şekilde üzerimize oynayacağı bir sezon olacak.
lehimize yapılan en küçük hakem hatalarının bile günlerce konuşulduğu, aleyhimize yapılan hataların ise (ki bu hataların çoğu fahiş hatalardı) sümen altı edildiği, yok sayıldığı, yine lehimize hata yapan hakemlerin bir daha maç alamadığı (bkz: ümit öztürk) aleyhimize düdük çalanların ise ödüllendirildiği, cesaretlendirildiği (bu hakemlere bkz. veremem, çok uzar çünkü), kulüpler birliği'nin saf kötü niyetle kaleme alınmış bir bildiri yayınladığı ama başat aktörleri olan fbjk ve başakşehir başkanlarının korkakça bildiri arkasına sığındığı, tükürdüklerini yaladıkları, başkanımıza ve teknik direktörümüze kargaların bile güleceği cezalar verildiği, her türlü şekilde sindirmeye çalıştıkları ama alnımızın akıyla çıktığımız 2018-2019 sezonundan çok da farklı bir sezon bizi beklemiyor.
mali açıdan da, kadro olarak da ve en önemlisi moral değerler olarak da rakiplerimizin çok önündeyiz. aradaki makasın galatasaray lehine açıldığını ve daha da açılacağını en çok onlar biliyorlar. tüm bu çığırtkanlıklarının, yaptıkları fesatlıkların sebebi bu. çok daha fazlasını yapacaklar, hazır olmalıyız.
eğer 2018-2019 sezonu için bir özeleştiri yapacak olursak kabul etmeliyiz ki iyi futbol oynamadık. rakiplerimizden kötü olduğumuz anlamı çıkmasın bundan ama galatasaray'ın kuruluş ve varoluş ilkelerinin ülke içindeki rakiplerinden daha iyi olmak olmadığını hepimiz çok iyi biliyoruz. bu nedenle standartları belirleyen tarafın her zaman galatasaray olması elzemdir. bu galatasaray olarak bizim tarihsel görevimizdir.
teknik ve idari anlamda nerelerde hatalar yapıldığı, neleri daha iyi yapabilecekken yapamadığımız, iyi olduğumuz alanlarda nasıl çok daha iyi noktalara gelebileceğimiz meselelerinin tarafımızca çok iyi analiz edilmesi gerekiyor.
yeni sezondan temennim, 2018-2019 sezonuna göre çok daha güçlü, çok daha güzel bir oyun ve avrupa'da bizi çok daha fazla gururlandıracak bir galatasaray'dır.
not: sayılara takılmayın ama 23 ışıl ışıl parlamakta. *
lehimize yapılan en küçük hakem hatalarının bile günlerce konuşulduğu, aleyhimize yapılan hataların ise (ki bu hataların çoğu fahiş hatalardı) sümen altı edildiği, yok sayıldığı, yine lehimize hata yapan hakemlerin bir daha maç alamadığı (bkz: ümit öztürk) aleyhimize düdük çalanların ise ödüllendirildiği, cesaretlendirildiği (bu hakemlere bkz. veremem, çok uzar çünkü), kulüpler birliği'nin saf kötü niyetle kaleme alınmış bir bildiri yayınladığı ama başat aktörleri olan fbjk ve başakşehir başkanlarının korkakça bildiri arkasına sığındığı, tükürdüklerini yaladıkları, başkanımıza ve teknik direktörümüze kargaların bile güleceği cezalar verildiği, her türlü şekilde sindirmeye çalıştıkları ama alnımızın akıyla çıktığımız 2018-2019 sezonundan çok da farklı bir sezon bizi beklemiyor.
mali açıdan da, kadro olarak da ve en önemlisi moral değerler olarak da rakiplerimizin çok önündeyiz. aradaki makasın galatasaray lehine açıldığını ve daha da açılacağını en çok onlar biliyorlar. tüm bu çığırtkanlıklarının, yaptıkları fesatlıkların sebebi bu. çok daha fazlasını yapacaklar, hazır olmalıyız.
eğer 2018-2019 sezonu için bir özeleştiri yapacak olursak kabul etmeliyiz ki iyi futbol oynamadık. rakiplerimizden kötü olduğumuz anlamı çıkmasın bundan ama galatasaray'ın kuruluş ve varoluş ilkelerinin ülke içindeki rakiplerinden daha iyi olmak olmadığını hepimiz çok iyi biliyoruz. bu nedenle standartları belirleyen tarafın her zaman galatasaray olması elzemdir. bu galatasaray olarak bizim tarihsel görevimizdir.
teknik ve idari anlamda nerelerde hatalar yapıldığı, neleri daha iyi yapabilecekken yapamadığımız, iyi olduğumuz alanlarda nasıl çok daha iyi noktalara gelebileceğimiz meselelerinin tarafımızca çok iyi analiz edilmesi gerekiyor.
yeni sezondan temennim, 2018-2019 sezonuna göre çok daha güçlü, çok daha güzel bir oyun ve avrupa'da bizi çok daha fazla gururlandıracak bir galatasaray'dır.
not: sayılara takılmayın ama 23 ışıl ışıl parlamakta. *