35
genç, iyi niyetli bi kardeşimizdir. ingilizcesi beni de çıldırtmaktadır fakat bi şekilde samimi geliyordu, kriz çıkaracak bi hata yapmadığı sürece tahammül edilebiliyor. fakat geçen elano'nun röportajını çevirirken gördüm; adam sular seller gibi portekizce konuşuyor. benim yabancı dilim eğitimsel formasyon dolayısıyla fiks alınanlardan ibaret; ingilizce, fransızca... sırf bu dilleri ana dili olarak konuşan uluslar dünyada her boka egemen diye okulda öğretilenler yani. ben uğraşıp da "yarın öbür gün kpds'ye falan gireriz, lazım olur..." diye değil de, hakikaten dil öğrenmek istediği için öğrenen adama saygı duyarım arkadaş.
ama rijkaard'ın tercumanı olarak da, hollanda'da yaşayan, türkçe'yi unutmamış bi gurbetçi çocuğu bile koysan oraya daha verimli olur. "portekizce lazım elano için, bu çocuk ingilizce'yi de kıvırıyo; iyi frank'ı da bu çevirsin, masraf olmasın..." diye düşünüyosa yönetim; ben fener traftarının yerinde olsam, 6-0'ı bırakır, bu olayla taşak geçerim valla...
ama rijkaard'ın tercumanı olarak da, hollanda'da yaşayan, türkçe'yi unutmamış bi gurbetçi çocuğu bile koysan oraya daha verimli olur. "portekizce lazım elano için, bu çocuk ingilizce'yi de kıvırıyo; iyi frank'ı da bu çevirsin, masraf olmasın..." diye düşünüyosa yönetim; ben fener traftarının yerinde olsam, 6-0'ı bırakır, bu olayla taşak geçerim valla...