9181
2 şubat 2019 alanyaspor galatasaray maçında yediği golden dolayı yerden yere vurulmasını anlasam da golde gerçekten şanssız olduğunu düşünüyorum. golde topun o kadar yükselip bir anda inişe geçmesi muslera'nın dengesini bozdu ve topa yanlış kolla uzanmasına neden oldu. örnek olarak papiss cisse'nin cech'e attığı gole bakabilirsiniz. o golde de benzer bir nedenden dolayı cech topa sıçrayamıyor. bu tür pozisyonlar dışardan ne kadar kolay gibi görünse de kaleci için hayli zor toplardır. her iki kaleci de o topu beklemedikleri için (ki topa vuran adamlar bile topun öyle gitmesine şaşırıyor) çaresiz kalmaları normal.
https://www.youtube.com/watch?v=JY6tWFzfP78
genel durumu için konuşmak gerekirse de müridi, askeri, fedaisi ve fanboyu olarak geldiğinden beri performansının kademe kademe düşmekte olduğunu* düşünüyorum. muslera'nın geldiği dönem en çok dikkatimi çeken özelliği en zor kurtarışları bile çok basit göstermesiydi. çabukluğu, pozisyon alışı ve karar verme yetisi mükemmel olduğu için en zor şutları bile elma toplar gibi yakalıyordu. çatala giden sert topları bile çelmek yerine çok rahat tutuyordu. mesela o dönem formda olan volkan demirel ve onur kıvrak bu özelliklerde daha geride olduklarından daha basit şutları çıkarmak için bile jeneriklik kurtarışlar yapmak zorunda kalıp daha fazla takdir topluyorlardı. hatta o dönemler birkaç defa yaptığı işi kolay gösterdiği için hak ettiği kadar övülmediğini yazmıştım. ama uzun bir süredir muslera'nın bu özelliğinde kademe kademe azalma oldu ki bunlar aslında kaleciler tecrübe kazandıkça ileriye gitmesi gereken özelliklerdir. bunun en önemli sebebinin mental yorgunluk olduğunu düşünüyorum. kanımca bu özelliklerin kaybının en muhtemel nedeni konsantrasyon kaybıdır. muslera bize geldiğindne beri aralıksız maça çıkıyor, maça çıkmadığında da maça gitmek için seyahat halinde. bunu sadece bizim maçlar için değil, özellikle milli takım maçları için söylüyorum. güney amerika'dan türkiye'ye gelip ertesi gün maça çıktığı zamanlar da oldu. yıllardır zaten sezon boyunca bizimle yoğun tempoda maça çıktığı gibi* yazın da milli takımla oldukça yoğun maç temposu oluyor.
ben kendisinin kalmasını ve futbolu bizde bırakmasını istiyorum. ama kendini toparlaması ve bunun için de milli takımdan bir süre izin istemesi gerekiyor. çünkü milli takımdaki yoğun takvimin ve türkiye-uruguay yolculuklarının kendisini olumsuz etkilediğini düşünüyorum. uruguay milli takımında muslera kadar sık forma giyen başka oyuncu var mı bilmiyorum, ama messi'nin bile sokarım oynayacağınız topa deyip milli takıma gitmediği yerde muslera'nın da bir süre dinlenmesinde sakınca olmayacağını düşünüyorum. yoğun maç takvimi kendisini mental olarak olumsuz etkiliyor ve asıl sorumlu olduğu kulüp takımına konsantre olmasını engelliyor. eğer böyle devam edecekse de maaşını bizden değil milli takımdan istemeli. 2021'e kadar sözleşmesi var ve kendisi bu yıl 33 yaşına girecek. bence kendisi için en makul formül maaşı düşürülerek* sözleşmesinin uzatılması(u: sözleşme bitiminde kariyerinin sonuna yaklaşacağı için bence iki taraf için de makul) ve yavaş yavaş ismail'e daha sık şans verilip muslera'nın avrupa maçları ve derbiler başta olmak üzere önemli maçlara saklanması.
edit: http://tr.beinsports.com/...alatasaray-mac-ozeti
1.35'e bakarsanız muslera'nın golde pozisyon alışıyla ilgili bir sıkıntı olmadığını görürsünüz. ama aşırtma gol yediği için ezbere fazla önde olduğu söyleniyor. muslera altıpas çizgisinde duruyor ki hem cepheden sert şuta tek adım atıp atladığında yetişme şansı olması için (gol çizgisine yakın durdukça köşeye giden toplar kendisinden daha da uzaklaşır) hem de muhtemel bir ara pasta kaleyi terk edip açıyı kapatabilmesi hatta forvetten önce topu alabilmesi için doğru yerde duruyor. o pozisyonda daha geride duracak adamlar zaten karius gibi çizgi kalecileridir ki çağdaş kaleciler diye paragraflar döşeyip bu pozisyonda muslera önde diye tonla entry girmek komik oluyor. hayatında halı sahada bile kaleye geçmemiş adamlar ahkam kesiyor.
https://www.youtube.com/watch?v=JY6tWFzfP78
genel durumu için konuşmak gerekirse de müridi, askeri, fedaisi ve fanboyu olarak geldiğinden beri performansının kademe kademe düşmekte olduğunu* düşünüyorum. muslera'nın geldiği dönem en çok dikkatimi çeken özelliği en zor kurtarışları bile çok basit göstermesiydi. çabukluğu, pozisyon alışı ve karar verme yetisi mükemmel olduğu için en zor şutları bile elma toplar gibi yakalıyordu. çatala giden sert topları bile çelmek yerine çok rahat tutuyordu. mesela o dönem formda olan volkan demirel ve onur kıvrak bu özelliklerde daha geride olduklarından daha basit şutları çıkarmak için bile jeneriklik kurtarışlar yapmak zorunda kalıp daha fazla takdir topluyorlardı. hatta o dönemler birkaç defa yaptığı işi kolay gösterdiği için hak ettiği kadar övülmediğini yazmıştım. ama uzun bir süredir muslera'nın bu özelliğinde kademe kademe azalma oldu ki bunlar aslında kaleciler tecrübe kazandıkça ileriye gitmesi gereken özelliklerdir. bunun en önemli sebebinin mental yorgunluk olduğunu düşünüyorum. kanımca bu özelliklerin kaybının en muhtemel nedeni konsantrasyon kaybıdır. muslera bize geldiğindne beri aralıksız maça çıkıyor, maça çıkmadığında da maça gitmek için seyahat halinde. bunu sadece bizim maçlar için değil, özellikle milli takım maçları için söylüyorum. güney amerika'dan türkiye'ye gelip ertesi gün maça çıktığı zamanlar da oldu. yıllardır zaten sezon boyunca bizimle yoğun tempoda maça çıktığı gibi* yazın da milli takımla oldukça yoğun maç temposu oluyor.
ben kendisinin kalmasını ve futbolu bizde bırakmasını istiyorum. ama kendini toparlaması ve bunun için de milli takımdan bir süre izin istemesi gerekiyor. çünkü milli takımdaki yoğun takvimin ve türkiye-uruguay yolculuklarının kendisini olumsuz etkilediğini düşünüyorum. uruguay milli takımında muslera kadar sık forma giyen başka oyuncu var mı bilmiyorum, ama messi'nin bile sokarım oynayacağınız topa deyip milli takıma gitmediği yerde muslera'nın da bir süre dinlenmesinde sakınca olmayacağını düşünüyorum. yoğun maç takvimi kendisini mental olarak olumsuz etkiliyor ve asıl sorumlu olduğu kulüp takımına konsantre olmasını engelliyor. eğer böyle devam edecekse de maaşını bizden değil milli takımdan istemeli. 2021'e kadar sözleşmesi var ve kendisi bu yıl 33 yaşına girecek. bence kendisi için en makul formül maaşı düşürülerek* sözleşmesinin uzatılması(u: sözleşme bitiminde kariyerinin sonuna yaklaşacağı için bence iki taraf için de makul) ve yavaş yavaş ismail'e daha sık şans verilip muslera'nın avrupa maçları ve derbiler başta olmak üzere önemli maçlara saklanması.
edit: http://tr.beinsports.com/...alatasaray-mac-ozeti
1.35'e bakarsanız muslera'nın golde pozisyon alışıyla ilgili bir sıkıntı olmadığını görürsünüz. ama aşırtma gol yediği için ezbere fazla önde olduğu söyleniyor. muslera altıpas çizgisinde duruyor ki hem cepheden sert şuta tek adım atıp atladığında yetişme şansı olması için (gol çizgisine yakın durdukça köşeye giden toplar kendisinden daha da uzaklaşır) hem de muhtemel bir ara pasta kaleyi terk edip açıyı kapatabilmesi hatta forvetten önce topu alabilmesi için doğru yerde duruyor. o pozisyonda daha geride duracak adamlar zaten karius gibi çizgi kalecileridir ki çağdaş kaleciler diye paragraflar döşeyip bu pozisyonda muslera önde diye tonla entry girmek komik oluyor. hayatında halı sahada bile kaleye geçmemiş adamlar ahkam kesiyor.