resim
Younès Belhanda
Takım:Al-Shamal SC
Mevki:On Numara
Yaş:34
Boy:1.75
Uyruk:Fas
  • 5198
    sene 2002;

    1.60 boy, 80 kilo, kısa boylu, tıknaz, sivilceli, özgüvensiz bir çocuktum. o zamanlar 15 yaşında kızlara hiçbir şekilde yaklaşamayan, yaklaştığında red cevabı alan bir çocuktum. birgün arkadaşların arasına katılmak ve konsere gitmek istedim. konser salonunun kapısında iri yarı bir bodyguard vardı. 100 metreyi aşan sırada herkesi itip kakıp ön sıralardan cebine para sıkıştıranı ya da tanıdığı serseri aradaşları önden kaynak yoluyla içeri alıyordu. en sonunda dayanamadım ve şu sözleri söyledim "biz sıra bekliyoruz". dememe kalmadan bu iri yarı arkadaş "kim dedi onu" diyerek üzerime yürüdü ve arkadaşlarmın arasında suratıma sağlam bir tokat atıp tekmeleyerek beni sıranın dışına itti. 30 yıllık hayatımda yaşadığım en küçük düşürücü an bu andı.

    liseye başlamış olduğum bu yıl artık bazı şeyleri değiştirmenin zamanı geldi dedim kendi kendime. artık genlerdenmi yoksa dışarıdan bir güçmü bana yardım ediyordu bilmiyorum ancak boyum 1 yılda 20 cm uzamıştı. 1 yaz önce beni görenler gözlerine inanamıyorlardı. derken yıldız basketbol takımına girdim, hem fiziksel, hem görsel olarak yukarı tırmanmaya başlamıştım. derken okul takımına girdim ve çıktığım her maçta benimle tanışmak isteyen ve arkadaş olmak isteyenlerle karşılaştım.

    lise döneminde itlikten çakallıktan çok kendimi geliştirmeye ve toplum içerisinde takdir edilecek bir insan olmak için elimden geleni yaptım. basketbolda 1 e 1 yenemeyeceğim, kavga etsem indiremeyeceğim, sosyal anlamda elde edemeyeceğim çok az insan kalmıştı.

    ama;

    bana 15 yaşımda atılmış olan o tokadı hiç unutmadım. daima kinim diri, nefretim tazeydi. artık karşılık veremeyeceğim bir tokat ya da indiremeyeceğim bir serseri yoktu. yıllarca bana bu tokadı atanla karşılaşmak istedim, her konser öncesi o mekana gidip o adamı aradım. mahallesine kadar gidip onu bulmak istedim. sonuç olarak yıllar geçti ve liseden mezun oldum. liseyi bitirdiğimde dünyanın öbür ucuna gittim. üniversite eğitimine yurtdışında başladım. bir taraftan çalışıyor bir taraftan okuyor bir taraftan hayatı öğreniyordum. her geçen gün hayatla alakalı yeni şeyler öğreniyordum. tam 1 sene yurtdışında yaşadıktan sonra ülkeme geri döndüm. artık kendi maddi birikimi olan, üniversite öğrencisi, boyu 1.90 ı geçmiş, özgüveni tavan yapmış bir insan olarak toplumun içindeyim. arkadaşlarımla beşiktaşta bir bowling salonunda buluştuk. geçmiş yıllarda akılda kalan anıları konuşurken tam karşımdaki bilardo masasına dayanmış tanıdık bir yüz gözüme çarptı. biraz daha yakınlaşıp baktığımda yıllardır beklediğim anı hiç beklemediğim bir anda yakalamıştım. o bilardo masasına dayanan kişi 4 sene önce suratıma tokadı yapıştıran iri yarı arkadaştan başkası değildi. kavgaya hazırdım. arkadaşlarım yanıma geldiğinde bana kavgada destek olmamalarını, biri kavgayı ayırmaya çalışırsa ayırmaya çalışanları engellemelerini istedim. hızlıca bilardo masasının karşısına geçtim. ellerimi masaya koyarak beni hatırladınmı dedim. bu adam artık kaç kişinin bedduasını aldıysa tir tir titremeye başladı. eski halinden çok farklıydı. yanına doğru ilerlediğimde ilahi adaletin bazen ne kadar acımasız olduğunu gördüm. adamın dizlerinden altının olmadığını ve bir sehpanın üzerinde masaya dayanarak durduğunu gördüm. acıdım, gözlerim doldu. ve hiçbirşey yapmadan arkadaşlarımla mekandan ayrıldım.

    bak kardeşim belhanda. ben kendi hayatımda yaşadıklarımı insanlara hayat dersi olarak anlatırım. 30 seneye çok şey sığdırdım. 30 senedir bana kim kötülük yaptıysa bir şekilde karşılığını buldu. bana atılan tokadın karşılığını ilahi adalet verdi. ama sen adaletini kendin yaratacaksın. çıkacaksın o tokadın nasıl bir futbolcuya atıldığını göstereceksin. aldığın paranın hakkını vereceksin. bu ülkede insanlar işten kovuluyor hemde hiç tazminat bile almadan. yinede cebindeki son parayla senin yüklü maaşını ödeyen klübün mağazasından ürün alıyor destek olmak için. senin görevin hem yediğin tokadın hesabını sormak hem de bu insanların hakkını yüzlerini güldürerek, sevinçten ayağa kaldırarak vermen lazım. gerekirse evinin bahçesinde saatlerce top sürmen lazım. aldığının karşılığını eğer bu taraftara vermezsen bizlerin hakkı sana helal değildir. ibadetin 10 da 9 u çalışmaktır. eğer ki yaradana inancın varsa ayağa kalk.
App Store'dan indirin Google Play'den alın