19107
yaz aylarını doğru düzgün transfer yapmadan geçirme ihtimali olan takımımız, canımız. o yüzden beklentileri ona göre ayarlamakta fayda var. şimdiden kimsenin üzerini çizmeyip, onlara olabildiğince destek olmaya bakalım. dönemden döneme ciddi şekilde değişen performanslar görebiliyoruz ne de olsa. peşin fikirli olmak için en yanlış zaman şu an.
uefa'dan haber bekleyen arkadaşlara da ufak bir bilgi vereyim; "sattığın kadar al cezası" diye bir şey yok. uefa'nın ffp'ye uyamayan takımlar ile yaptığı protokole hemen hemen her zaman koyduğu bir madde. yani önümüzde iki ihtimal var;
1.men cezası
2.para cezası, kadroya ekleyeceğimiz oyuncu sayısında kısıtlama vs + yeni protokol imzalamak. ( bu protokolde de transfer kısıtlaması olması ihtimali yüzde 99.999999 falan, ki bu da transfer dönemlerini pozitif balans ile kapatma zorunluluğu şeklinde olur. yani sattığın kadar al denilen şey. ve bu sadece bir sezon değil, önümüzdeki 3-4 sezon boyunca var olacak her transfer döneminde geçerli olabilir. ya da kalkması bir kaç şarta bağlı olabilir. fb'ninki öyle mesela şu an)
yalnız burada şöyle bir sıkıntı var. şimdi, ffp'ye uyamayanlara uefa normalde hemen ceza vermeyip, protokol yapıp onları adam etme yoluna gidiyor. biz zaten o protokole de uymadığımız için men edilmiştik. şimdi elimizi güçlendiren şey de protokol imzalamamış olmamız. ama bir sezon men cezası almış bir takımın hiç ders almamış olması bizi zora sokuyor. yapacağımız protokolün çok ağır olabileceği konuşuluyor. hele ki bir yerde okumuştum; finansal giderleri artamaz şeklinde bir madde de koyabilirmiş uefa. bu da demektir ki 2m euro bonservis ödeyecek bile olsan, onun için banka kredisi çekemeyebilirsin.
moral bozmak için yazmıyorum. iyi günde kafa rahatken, herkesin sinirli olup birbirine salladığı bir zaman değilken konuşmak daha sağlıklı oluyor çünkü. yıllar boyu gerçek dışı beklentilere girip, finansal açıdan takımı hiç umursamadığımız, transfer taraftarına boyun eğdiğimiz için iki seneye bir uefa'nın kapısında ağlıyoruz. diyeceğim odur ki, şimdiden 10 transfer lazım, hoca gerekeni yapar falan şeklinde havalara girmeyelim.
kiralık oyuncular, ucuz scouting transferleri elbette çok önemli. altyapıdan bir iki kişi de olsa kadroya eklemek bir o kadar önemli. bonservisi elinde olan yıldızlar da hayvan gibi imza parası istedikleri ve yüksek maaş bekledikleri için onları da unutalım.
neyse, inşallah geri kalan 3 maçı kazanıp şampiyon olacağız. sonrasında da yeni sezon planlaması ile ilgili ne yapabiliyorsak, "akıl ve mantık" çerçevesinde yapacağız. yolumuz açık olsun.
uefa'dan haber bekleyen arkadaşlara da ufak bir bilgi vereyim; "sattığın kadar al cezası" diye bir şey yok. uefa'nın ffp'ye uyamayan takımlar ile yaptığı protokole hemen hemen her zaman koyduğu bir madde. yani önümüzde iki ihtimal var;
1.men cezası
2.para cezası, kadroya ekleyeceğimiz oyuncu sayısında kısıtlama vs + yeni protokol imzalamak. ( bu protokolde de transfer kısıtlaması olması ihtimali yüzde 99.999999 falan, ki bu da transfer dönemlerini pozitif balans ile kapatma zorunluluğu şeklinde olur. yani sattığın kadar al denilen şey. ve bu sadece bir sezon değil, önümüzdeki 3-4 sezon boyunca var olacak her transfer döneminde geçerli olabilir. ya da kalkması bir kaç şarta bağlı olabilir. fb'ninki öyle mesela şu an)
yalnız burada şöyle bir sıkıntı var. şimdi, ffp'ye uyamayanlara uefa normalde hemen ceza vermeyip, protokol yapıp onları adam etme yoluna gidiyor. biz zaten o protokole de uymadığımız için men edilmiştik. şimdi elimizi güçlendiren şey de protokol imzalamamış olmamız. ama bir sezon men cezası almış bir takımın hiç ders almamış olması bizi zora sokuyor. yapacağımız protokolün çok ağır olabileceği konuşuluyor. hele ki bir yerde okumuştum; finansal giderleri artamaz şeklinde bir madde de koyabilirmiş uefa. bu da demektir ki 2m euro bonservis ödeyecek bile olsan, onun için banka kredisi çekemeyebilirsin.
moral bozmak için yazmıyorum. iyi günde kafa rahatken, herkesin sinirli olup birbirine salladığı bir zaman değilken konuşmak daha sağlıklı oluyor çünkü. yıllar boyu gerçek dışı beklentilere girip, finansal açıdan takımı hiç umursamadığımız, transfer taraftarına boyun eğdiğimiz için iki seneye bir uefa'nın kapısında ağlıyoruz. diyeceğim odur ki, şimdiden 10 transfer lazım, hoca gerekeni yapar falan şeklinde havalara girmeyelim.
kiralık oyuncular, ucuz scouting transferleri elbette çok önemli. altyapıdan bir iki kişi de olsa kadroya eklemek bir o kadar önemli. bonservisi elinde olan yıldızlar da hayvan gibi imza parası istedikleri ve yüksek maaş bekledikleri için onları da unutalım.
neyse, inşallah geri kalan 3 maçı kazanıp şampiyon olacağız. sonrasında da yeni sezon planlaması ile ilgili ne yapabiliyorsak, "akıl ve mantık" çerçevesinde yapacağız. yolumuz açık olsun.