• 149
    galatasaray'ın özellikle ilk yarıda ne yaptığının belli olmadığı, futbol oynamadığı maçtır. biz buna top tepmek diyoruz. hatta o bile fazla, 2 metre yanındaki adama atacağı pası kısa düşüren oyuncular, kafası nerede belli olmayan bir arda, kelimelerin kifayetsiz kalacağı bir barış, çok çok kötü bir ayhan-mehmet ikilisi, daha kimi sayayım yani. kaleciden aldığı topu aralarında çevirmelerine kızdığım orta saha-defans bölgesi bu maçta onu bile beceremedi. aslında bu maçı sistem, taktik, teknik olarak da eleştirmek mümkün değil, çünkü bu kavramlardan herhangi biri sahada yoktu. önce dinamo maçında sonra bu maçta rakiplerin ciddi anlamda yetersiz olmaları dolayısıyla galip geldik. dinamo maçında kimse oyuna takılmadı, ama sanırım bükreş maçında sezilen tehlikeyi bu maçta oyuncular en sistemden anlamayan adamın bile gözüne soktu. ilginç bir şekilde çok top gelmemesine rağmen bana leo franco bile biraz tutuk geldi. yani takıma biri büyü mü yaptı, üç kulhuvallah bir elham mı okudu, tavşan götü mü gömdüler sahaya bilmiyorum ama takımın kewell hariç bütün oyuncuları üzerinde bir ağırlık ve isteksizlik var. istekli olan adamın da ayarı yok barış örneğinde görüleceği üzere. neyse blogda detaylı kurcalarım nasıl olsa kısaca son cümlelerimi yazayım, sabri yine çok iyiydi, takımın kewell ile birlikte futbol oynayan tek oyuncusuydu, kendisine buradan pozitif enerjilerimi gönderiyorum.
App Store'dan indirin Google Play'den alın