470
galatasaray'ın 8 haftadır sürdürdüğü bir oyun ezberi vardı. haftalar geçtikçe heybesine biraz daha yeni şeyler ekleyip, var olanları ise geliştirerek yoluna devam etti. bugün; beraberinde getirdiği iyi şeyleri yapamadı galatasaray. bunlar pek tabii konuşulabilir ancak bunu konuşurken durumu hakemden bağımsız değerlendirmek mümkün değildir.
galatasaray'ın en belirgin özelliği tempolu oynaması. bugün galatasaray ne zaman tempo yapmaya yeltense fenerbahçe bizim oyuncuları faulle durdurdu. bu bir taktik midir; evet. ancak bir karşılığı da olmalıdır; o da kart. eğer siz bu durumu kartla cezalandırmazsanız hem faule maruz kalan takımı hem de taraftarları gerginleştirirsiniz. bugün olan da buydu. aklıma gelen ilk örnek şu; ozan maçın başında mariano'ya yaptığı faulde sırf ilk dakikada bu hareketi yaptı diye kart görmedi. oysa pozisyon yüzde yüz sarı karttı. ancak benzer hareketi mariano kısa süre sonra yaptığında faulle cezalandırıldı. bu durum maçı izleyenlerde adaletsizlik hissi yaratıyor ve öyle de zaten. şartlar buyken tek sorun galatasaray'ın saha içi yetersizliği değildi. bunda hakemin de katkısı fazlaydı.
tudor muhtemelen, bursa maçında da olduğu gibi, rakibini maçın son bölümünde diri kalıp fizik olarak ezmeyi düşündü. maçtan sonraki demeçlerinde de 11'e 11 gitse biz maçı çevirecektik minvalinde konuşmuş zaten. ancak maçın başında tercih ettiği sisteme yüzde 100 güvendiğini sanmıyorum. zira tudor üçlü savunmayla başladığı sisteme gerçekten güvense, serdar çıktığında oraya başka bir stoper alır aynı düzende devam ederdi.
tudor'un maç başı planına ikna olduğunu düşünmüyorum. bu durum kafasını hep kurcaladı, bu gelgitlerle devam etti ve maçı da çok iyi okuyamadı. 10 kişi kaldıktan sonra ise takımın gardı tamamen düştü. taraftar da, takım da maçtan bu kadar kopmuşken 8 puan farkı düşünerek hareket etmesini yadırgamadım, bunu da belirtmem gerek.
fenerbahçe'yi yarışın dışında bırakma ihtimali varken o son itme hamlesini yapamamak üzücü. ancak şunu da unutmamak lazım; beşiktaş geçen sene şampiyon olurken iç sahada ne galatasaray ne de fenerbahçe'yi yenemedi. iç sahada 17'de 15 galibiyet almak bize yeterli olacaktır. anadolu takımlarını yendiğimiz müddetçe problem yaşayacağımızı sanıyorum. trabzon maçı gereğinden fazla önemli bir hal aldı. umarım kazasız belasız atlatırız.
galatasaray'ın en belirgin özelliği tempolu oynaması. bugün galatasaray ne zaman tempo yapmaya yeltense fenerbahçe bizim oyuncuları faulle durdurdu. bu bir taktik midir; evet. ancak bir karşılığı da olmalıdır; o da kart. eğer siz bu durumu kartla cezalandırmazsanız hem faule maruz kalan takımı hem de taraftarları gerginleştirirsiniz. bugün olan da buydu. aklıma gelen ilk örnek şu; ozan maçın başında mariano'ya yaptığı faulde sırf ilk dakikada bu hareketi yaptı diye kart görmedi. oysa pozisyon yüzde yüz sarı karttı. ancak benzer hareketi mariano kısa süre sonra yaptığında faulle cezalandırıldı. bu durum maçı izleyenlerde adaletsizlik hissi yaratıyor ve öyle de zaten. şartlar buyken tek sorun galatasaray'ın saha içi yetersizliği değildi. bunda hakemin de katkısı fazlaydı.
tudor muhtemelen, bursa maçında da olduğu gibi, rakibini maçın son bölümünde diri kalıp fizik olarak ezmeyi düşündü. maçtan sonraki demeçlerinde de 11'e 11 gitse biz maçı çevirecektik minvalinde konuşmuş zaten. ancak maçın başında tercih ettiği sisteme yüzde 100 güvendiğini sanmıyorum. zira tudor üçlü savunmayla başladığı sisteme gerçekten güvense, serdar çıktığında oraya başka bir stoper alır aynı düzende devam ederdi.
tudor'un maç başı planına ikna olduğunu düşünmüyorum. bu durum kafasını hep kurcaladı, bu gelgitlerle devam etti ve maçı da çok iyi okuyamadı. 10 kişi kaldıktan sonra ise takımın gardı tamamen düştü. taraftar da, takım da maçtan bu kadar kopmuşken 8 puan farkı düşünerek hareket etmesini yadırgamadım, bunu da belirtmem gerek.
fenerbahçe'yi yarışın dışında bırakma ihtimali varken o son itme hamlesini yapamamak üzücü. ancak şunu da unutmamak lazım; beşiktaş geçen sene şampiyon olurken iç sahada ne galatasaray ne de fenerbahçe'yi yenemedi. iç sahada 17'de 15 galibiyet almak bize yeterli olacaktır. anadolu takımlarını yendiğimiz müddetçe problem yaşayacağımızı sanıyorum. trabzon maçı gereğinden fazla önemli bir hal aldı. umarım kazasız belasız atlatırız.