1541
2002 dünya kupasında gruptaki brezilya maçımızın hafta içi ve öğle saatlerine denk gelmesiyle okulda ekran kurulmuştu. dersler falan iptal tabi maçı izlemiştik tüm okul. tarkan'ın şarkısıyla coşardık. ne kosta rika ne de çin ne de sambacı brezilya tezahuratlarını söylerdik. rivaldo'nun yaptığı şerefsizliğe sinirlenmiştik. ümit davala gibi saçlarını kazıtanlar vardı. bütün sınıfta panini'nin çıkartma kitabı vardı onu tamamlamaya çalışırdık. birbirimizde eksik olan kartları takas ederdik falan. çok güzel günlerdi yani, bütün ülke milli takım etrafında bütünleşmişti.
şimdi bakıyorum da son 4-5 senedir milli takımımıza karşı en ufak sempatim yok, çoğu insanda da kalmadı. 5 yesek üzülmem, hatta sevinirim. futbolcusu, federasyonu, dibine kadar bulaşmış siyaseti, medyası, hepsinden nefret ediyorum. yani 10 senede şu milli duyguları yok etmeyi başarmak, milli takımı nefret edilecek konuma getirmek gerçekten çok büyük iş. bahsi sürekli geçen dış mihraklar planlasa şunu bu kadar başarılı olmazdı. emeği geçenleri tebrik ediyorum.
aynı şey türkiye a milli basketbol takımı için de geçerli bu arada. 12 dev adam şarkısı, o reklam klibi, tarihe geçen maçlar, o bütünleşmeden sonra şu an federasyonuyla, basketçisiyle, siyasetiyle resmen tiksiniyorum.
şimdi bakıyorum da son 4-5 senedir milli takımımıza karşı en ufak sempatim yok, çoğu insanda da kalmadı. 5 yesek üzülmem, hatta sevinirim. futbolcusu, federasyonu, dibine kadar bulaşmış siyaseti, medyası, hepsinden nefret ediyorum. yani 10 senede şu milli duyguları yok etmeyi başarmak, milli takımı nefret edilecek konuma getirmek gerçekten çok büyük iş. bahsi sürekli geçen dış mihraklar planlasa şunu bu kadar başarılı olmazdı. emeği geçenleri tebrik ediyorum.
aynı şey türkiye a milli basketbol takımı için de geçerli bu arada. 12 dev adam şarkısı, o reklam klibi, tarihe geçen maçlar, o bütünleşmeden sonra şu an federasyonuyla, basketçisiyle, siyasetiyle resmen tiksiniyorum.