• 436
    avrupa basketboluyla senkronize olduktan sonra özgünlüğünü kaybeden organizasyon? aynı zamanda draft seçimleri ve takas hamleleri neticesinde kendi içinde müthiş bir sirkülasyon yaşayan yapı.

    yunan filozof heraklitos'un çoğumuzca bilinen bir sözü var, "değişmeyen tek şey, değişimdir" diye. adam o kadar haklıymış ki, vefatından 1300 küsür yıl sonra bu sefer bir başka filozof, arthur schopenhauer*, "değişim, değişmeyen tek şeydir" diyerek bilmem kaç kuşak önceki hocasını tasdiklemiş... sosyal yapının sürekli değişimi doğal olarak sporun da daimi değişimini beraberinde getiriyor. işin içine daha çok bilim giriyor, daha fazla teknoloji dahil oluyor. nba için de durum bu. hep bir başkalaşım, hep bir göç alma/verme hali.

    birçok spor organizasyonu gibi nba de değişti. şehirle, takımla özdeşleşen oyuncu sayısı oldukça az. bunun yanında, avrupa basketbol pazarıyla kurulan ortaklığın nba'in hücrelerine kadar işlemesi söz konusu yapıyı başkalaştırdı. keza teknolojinin en az oyunun kendisi kadar önem arz etmesi, ne bileyim, basketbolu basketbolun kendisinden saptırdı.

    değişime karşı gelinemez. aksi, hayatın aritmetiğine ters bir durum olur. lakin insan bazen "özgünlüğü" özlüyor.

    los angeles evinde, the forum'da, san antonio'yu ağırlıyor! ne diyor biz türkler, "oldies but goldies"* :(

    günler sonra gelen edit: imla
App Store'dan indirin Google Play'den alın