494
üzerinden 2 sene geçmiş olan şampiyonluk maçı...
orada değildim, ekran başında bile değildim. şehrin göbeğinde ama sıfır noktasında bir nöbet yerindeydim.
çok kötü bir zamanımdı. bölük komutanının odasına çağırıp "intihar falan etme sakın" dediği zamanlardı. yine de nöbete gidiyorduk, gitmek zorundaydık.
13 mayıs 2015. böyle söyleyince kimse hatırlamaz, benim hayatımda çok ciddi bir yıkımdır. 10 gün falan sonrası işte.
bizim bölükte digitürk yoktu. biz nöbet yerine giderken nöbeti olmayan arkadaşlar bir formül arayışındaydı, "sneijder attı şampiyonluk geldi" diye bağırdım aracın arkasından. maç başlayınca facebook'a düşen koreografi fotoğraflarından birini gösterdi yanımdaki eleman, helal olsun çocuklara falan diyorum. tabi onun tandığı deli çavuş, içindeki manyağı nereden bilsin. neyse goller geldi, maç bitti, ıssız bir huzur var içimde. nöbetçi subayı ve çavuşu da hasta galatasaraylı iki abimizdi. 20 dakika mı ne geç geldiler nöbet değişimine, bırakıp gelemedik demediler tabi. yanımdaki eleman söylenirken "koyduk ya gerisi önemli değil" mealinden bir laf söyledim -orjinalini yazsam sözlük kapanır- , karşılıklı kahkaha atıp sarıldık nöbetçi çavuşla. bilmemkaç gün sonra ilk defa o gün orda güldüm.
bir makus talihimiz vardı zaten şu hayatta, bir de galatasaray'ımız...
orada değildim, ekran başında bile değildim. şehrin göbeğinde ama sıfır noktasında bir nöbet yerindeydim.
çok kötü bir zamanımdı. bölük komutanının odasına çağırıp "intihar falan etme sakın" dediği zamanlardı. yine de nöbete gidiyorduk, gitmek zorundaydık.
13 mayıs 2015. böyle söyleyince kimse hatırlamaz, benim hayatımda çok ciddi bir yıkımdır. 10 gün falan sonrası işte.
bizim bölükte digitürk yoktu. biz nöbet yerine giderken nöbeti olmayan arkadaşlar bir formül arayışındaydı, "sneijder attı şampiyonluk geldi" diye bağırdım aracın arkasından. maç başlayınca facebook'a düşen koreografi fotoğraflarından birini gösterdi yanımdaki eleman, helal olsun çocuklara falan diyorum. tabi onun tandığı deli çavuş, içindeki manyağı nereden bilsin. neyse goller geldi, maç bitti, ıssız bir huzur var içimde. nöbetçi subayı ve çavuşu da hasta galatasaraylı iki abimizdi. 20 dakika mı ne geç geldiler nöbet değişimine, bırakıp gelemedik demediler tabi. yanımdaki eleman söylenirken "koyduk ya gerisi önemli değil" mealinden bir laf söyledim -orjinalini yazsam sözlük kapanır- , karşılıklı kahkaha atıp sarıldık nöbetçi çavuşla. bilmemkaç gün sonra ilk defa o gün orda güldüm.
bir makus talihimiz vardı zaten şu hayatta, bir de galatasaray'ımız...