12
mümin sekman'ın "her şey seninle başlar" adlı kitabı hakkında konuşmak istiyorum biraz.
normalde en rezil kitaba dahi tahammülüm vardır, en en kötü ne güzel heves etmiş, vakit ayırmış da yazmış derim örneğin ancak bu kitap baya piyasası olan ve eleştirmenlerce de beğenilen bir kitap olduğu için bilhassa yazara ve kitaba yönelik eleştirilerim oldu.
sayfa 50'lerde kitabı okumayı bıraktım. ciddi derecede rahatsızlık verdi bu kitap bana. sanki okur salak yerine konmuş gibiydi, öz olarak birbirinin kopyası cümleler evrilip çevrilip tekrar tekrar okurun karşısına çıkarılmış. ilk başlarda herhalde git gide açılır diyerekten bu sıkıcı ve bayat anlatımı önemsemedim ama baktım ki sayfalar değişse de anlatımda değişim yok.
üstelik kitabın her köşesinde buram buram ego ve kibir kokusu var. işte yok bu kitap şöyle iyi, şöyle güzel, şöyle faydalı. bir sus kardeşim bunu okurlar söylesin. hiç sevmem kendi yaptığı işi başkasından önce öven tipleri. kendisini bu kada övmese zaten eleştirmeye tenezzül dahi etmem ama madem bu kadar iddialısın, ben de düşüncemi sivrilterek söylerim.
mümin sekman çok bilgili, bu işin piri insanlardandır dır da hiç yakıştıramadım bunu kendisine. özellikle kişisel gelişim konusunda hassas olan bünyeme biraz fazlaca dokundu yazdığı kitap. üstelik bırakın bu aynı kitap içindeki birbirine benzer bin bir laf salatasını, aynı yazar tarafından farklı isimde ama içerik olarak başka kitaplar da yazıldı.
kitaptan kazanımın ne diye sorsan sıfır der belki çoğu okur. öylesine sıradan öylesine bilindik şeyler yani.
olmamış. yazarın ismine yakışmamış.
normalde en rezil kitaba dahi tahammülüm vardır, en en kötü ne güzel heves etmiş, vakit ayırmış da yazmış derim örneğin ancak bu kitap baya piyasası olan ve eleştirmenlerce de beğenilen bir kitap olduğu için bilhassa yazara ve kitaba yönelik eleştirilerim oldu.
sayfa 50'lerde kitabı okumayı bıraktım. ciddi derecede rahatsızlık verdi bu kitap bana. sanki okur salak yerine konmuş gibiydi, öz olarak birbirinin kopyası cümleler evrilip çevrilip tekrar tekrar okurun karşısına çıkarılmış. ilk başlarda herhalde git gide açılır diyerekten bu sıkıcı ve bayat anlatımı önemsemedim ama baktım ki sayfalar değişse de anlatımda değişim yok.
üstelik kitabın her köşesinde buram buram ego ve kibir kokusu var. işte yok bu kitap şöyle iyi, şöyle güzel, şöyle faydalı. bir sus kardeşim bunu okurlar söylesin. hiç sevmem kendi yaptığı işi başkasından önce öven tipleri. kendisini bu kada övmese zaten eleştirmeye tenezzül dahi etmem ama madem bu kadar iddialısın, ben de düşüncemi sivrilterek söylerim.
mümin sekman çok bilgili, bu işin piri insanlardandır dır da hiç yakıştıramadım bunu kendisine. özellikle kişisel gelişim konusunda hassas olan bünyeme biraz fazlaca dokundu yazdığı kitap. üstelik bırakın bu aynı kitap içindeki birbirine benzer bin bir laf salatasını, aynı yazar tarafından farklı isimde ama içerik olarak başka kitaplar da yazıldı.
kitaptan kazanımın ne diye sorsan sıfır der belki çoğu okur. öylesine sıradan öylesine bilindik şeyler yani.
olmamış. yazarın ismine yakışmamış.