223
galatasaray – bursaspor : 3-1 iyi hafta sonları
galatasaray marsel ilhan’ı kadroya kattığından beri futbol takımı kazanamıyordu. şeytanın bacağı kırıldı.
galatasaray yara sardı. bakın bu manşeti göreceğiz, twitterdan uyarmama rağmen göreceğiz. kime göre, neye göre yara sardı? taraftarın fener maçında oluşan yarası bursaspor maçıyla falan sarılmaz. belki avrupa’nın baba takımlarına karşı falan bir galibiyet alınırsa, o da belki. eh bu sene avrupa’da da yokuz.
bunun dışında tabii ki fenerbahçe maçı da 3 puan, bursaspor maçı da. çok realistik, tam profesyonel bakış açısı. teknik kadro ve futbolcular böyle bakabilir de, taraftar böyle bakmaz. kime göre, neye görenin de cevabını vermiş olduk.
jor bey geçen hafta oynatmadığı selçuk inan’ı ilk 11 oynattı bu defa. selçuk hala kalitesini ortaya koyamıyor, iyi zamanında attığı pasları atamıyor, abuk sabuk top kayıpları yapıyor, eyvallah. ama hala yerine oynayabilecek adamımız yok. israrla selçuk’un kötü görünmesinde durarak oynayan forvet hattının payı olduğunu düşünüyorum. milli takım örneği falan da verdim ama tabii ki takıntılılar için bir şey ifade etmedi. canları sağolsun.
maça fena başlamadı galatasaray. arzulu, istekli, iştahlı (aynı anlama gelen başka ne yazabilirim, hımmm, bulamadım la) başladığı maçta ilk golü yedi. gol %100 ofsayt. hiç ileri alalım, geri alalım, oynatalım uğurcum falan gibi artistiklere gerek yok. dünyada yan hakemlik (yardımcı deniyor, bana kalsa direkt bayrakçı derim de, o kadar da şaapmayayım diyorum) çok ilerledi. türkiye’de bile artık bunlar anlık pozisyonlar, kaçabilir falan durumunda değil. beceremeyen elenecek. birkaç dakika sonra da ceza sahası içinde elle oynama ve net penaltıyı çalmadı barış şimşek. ismiyle soyadı tezat gibi hakemin, ne dersiniz?
bruma ve yasin’le ve sneijder’le ve de selçuk’la hatta podolski’yle başladı galatasaray. tuhaf bir takım değil mi? bruma ve yasin’e bakınca kontra takımı gibi, diğerlerinin üçü biden olunca değil gibi. tuhaf vallahi. ligde bu kadro yürür de, ancak sıradan maçlarda yürür. zor maçlarda sıkıntı olur.
behzat uygur maç boyu şahane #tbt tespitleri yaptı. ilk gol hızlı paslaşmalarla geldi, behzat üstad galatasaray tbt yaptı yazdı. adam haklı beyler, özlemiştik böyle golleri.
ilk golün gölgesinde galatasaray’ın neden böyle goller atamadığı konusuna gireyim diyorum, behzat üstad izin verirse ki verir bence. biraz önce selçuk konusunda ve aslında daha önce de defalarca yazdım, takımın forveti eli belinde bekleyerek oynuyor. herkes rakibin arkasına saklanıyor. böyle olunca rakip kapandığında oyun açılamıyor, surlarda delik bulunamıyor. o zaman gemileri karadan yürütmek gerekiyor. yeniçeri gereksizce yoruluyor.
hareketsiz forvet hem orta saha oyuncularını hem de kanat oyuncularını etkiliyor. bazı yan etkileri oluyor. sabırsız tolga ciğerci olur olmadık yerden kaleye vuruyor (geçen hafta çok kızdım ki yine de haklıydım), top taşıyan bruma ceza sahası civarında pas yapmadan savunmayı delmeye çalışıyor, yasin ne son çizgiye inmeyi deniyor ne de içeri kat ediyor, selçuk garanti görmedikçe ileri oynamayıp yan pas yapıyor, açık bulmak için sabırlı davranıyor, şino top ayağına gelince didiniyor ama ne şut ne de pas için boşluk bulamıyor. bu tabloya baktığımızda forvet veya yakınında oynayıp bahsetmediğim poldi ile eren kaldı. amma velakin şino ve yasin de hareketsiz oynayanların içinde. top onlardayken kendileri de etkileniyor ama top diğer arkadaşlarındayken hareketlenmeleri gerektiğini, boşa çıkmalarını gerektiğini anlayamıyorlar. hareketli oynayan sadece bruma var. galatasaray’ın en büyük sorunu budur.
savunma sorunu bir şekilde çözülür. linnes sol bek oynadı misal. sorun oldu mu? akıllı topçu her yerde oynar.
maça bir ara vereyim. akşam çok eski bir arkadaşımla konuşuyordum. onu görüyor musun, bunu görüyor musun muhabbeti.
can’ı hatırladım dedim, bizde sağ bek oynuyordu. arkadaş itiraz etti,
ne sağbeki oğlum ya, can iyi topçuydu.
hahahahahahaha. sağ bek herkes oynar diyorum ya, böyle bir şey işte. ne! ben mi sağbek oynıycam, anan oynasın sağbek…hahahahahaha
bursaspor iyi hazırlanmış mı bilemem. fenerbahçe’ye yenilen ve hafta içi kaynayıp maçtan önce soğuyan galatasaray’ın başlarına bela olacaklarını hesaplamış olmalılar. gol bulup yatarsak ne ala diye düşünmüşlerdir. sanırım korktukları başlarına geldi. bursaspor’da ofsayttan da olsa golü atan kubilay kanatsızkuş ismiyle olduğu kadar golcülüğüyle de dikkat çeken bir oyuncu. alt yaşları takip edenler iyi bilir zaten. ondan olur, yeter ki mental olarak düşmesin. çok genç.
fuat hoca da keşke şino-batalla falan gibi konulara girmeseydi. hocam senin topçudan kıymetli tayların var, boş ver girme bu toplara.
şino şahane gol attı. frikikten alt doksanı gördü. alt doksan insanları pek mutlu etmez, üst doksan gibi havalı değildir. ama sizi temin ederim alt doksana gol yapmak çok daha zordur, daha büyük meziyet gerektirir. behzat uygur bu gole de şino tbt yaptı yazdı. behzat iyi topçu.
galatasaray lig yarışından kopmaz, birkaç puan geriden de olsa takibini sürdürür. vallahi taraftar olarak baktığımda sezon sonuna kadar şampiyonluk kovalayan takımdan zevk alırım. erkenden havlu atmaktan iyidir. şampiyonluk gelmese bile dert değil. 4. yıldızı ilk takan takım olmak, en çok şampiyonluğa sahip olmak gibi cepte olan güzellikler var nasılsa. o yüzden bu sezon şampiyonluğu zorlayan, gelecek sezon şampiyon olacak bir galatasaray benim için yeterli. 14 yıl şampiyonluk beklemiş biri olarak 2, hadi bilemedin 3 senede bir şampiyon olmanın keyfini sürüyorum son yıllarda.
yazımı burada sonlandırırken israrla tekrar etmek istiyorum ki; galatasaray’in şampiyonluğu kontraatak oynamaktan geçiyor.
cuma gecesi hem futbol takımı galip hem de basketbolda yenilmez armada barselona’yı yendi. mis gibi hafta sonu başlangıcı. iyi hafta sonları, afiyet olsun.
dün gece www.mevzubahis.com 'da yayınlandı. http://www.mevzubahis.com/...-1-iyi-hafta-sonlari
galatasaray marsel ilhan’ı kadroya kattığından beri futbol takımı kazanamıyordu. şeytanın bacağı kırıldı.
galatasaray yara sardı. bakın bu manşeti göreceğiz, twitterdan uyarmama rağmen göreceğiz. kime göre, neye göre yara sardı? taraftarın fener maçında oluşan yarası bursaspor maçıyla falan sarılmaz. belki avrupa’nın baba takımlarına karşı falan bir galibiyet alınırsa, o da belki. eh bu sene avrupa’da da yokuz.
bunun dışında tabii ki fenerbahçe maçı da 3 puan, bursaspor maçı da. çok realistik, tam profesyonel bakış açısı. teknik kadro ve futbolcular böyle bakabilir de, taraftar böyle bakmaz. kime göre, neye görenin de cevabını vermiş olduk.
jor bey geçen hafta oynatmadığı selçuk inan’ı ilk 11 oynattı bu defa. selçuk hala kalitesini ortaya koyamıyor, iyi zamanında attığı pasları atamıyor, abuk sabuk top kayıpları yapıyor, eyvallah. ama hala yerine oynayabilecek adamımız yok. israrla selçuk’un kötü görünmesinde durarak oynayan forvet hattının payı olduğunu düşünüyorum. milli takım örneği falan da verdim ama tabii ki takıntılılar için bir şey ifade etmedi. canları sağolsun.
maça fena başlamadı galatasaray. arzulu, istekli, iştahlı (aynı anlama gelen başka ne yazabilirim, hımmm, bulamadım la) başladığı maçta ilk golü yedi. gol %100 ofsayt. hiç ileri alalım, geri alalım, oynatalım uğurcum falan gibi artistiklere gerek yok. dünyada yan hakemlik (yardımcı deniyor, bana kalsa direkt bayrakçı derim de, o kadar da şaapmayayım diyorum) çok ilerledi. türkiye’de bile artık bunlar anlık pozisyonlar, kaçabilir falan durumunda değil. beceremeyen elenecek. birkaç dakika sonra da ceza sahası içinde elle oynama ve net penaltıyı çalmadı barış şimşek. ismiyle soyadı tezat gibi hakemin, ne dersiniz?
bruma ve yasin’le ve sneijder’le ve de selçuk’la hatta podolski’yle başladı galatasaray. tuhaf bir takım değil mi? bruma ve yasin’e bakınca kontra takımı gibi, diğerlerinin üçü biden olunca değil gibi. tuhaf vallahi. ligde bu kadro yürür de, ancak sıradan maçlarda yürür. zor maçlarda sıkıntı olur.
behzat uygur maç boyu şahane #tbt tespitleri yaptı. ilk gol hızlı paslaşmalarla geldi, behzat üstad galatasaray tbt yaptı yazdı. adam haklı beyler, özlemiştik böyle golleri.
ilk golün gölgesinde galatasaray’ın neden böyle goller atamadığı konusuna gireyim diyorum, behzat üstad izin verirse ki verir bence. biraz önce selçuk konusunda ve aslında daha önce de defalarca yazdım, takımın forveti eli belinde bekleyerek oynuyor. herkes rakibin arkasına saklanıyor. böyle olunca rakip kapandığında oyun açılamıyor, surlarda delik bulunamıyor. o zaman gemileri karadan yürütmek gerekiyor. yeniçeri gereksizce yoruluyor.
hareketsiz forvet hem orta saha oyuncularını hem de kanat oyuncularını etkiliyor. bazı yan etkileri oluyor. sabırsız tolga ciğerci olur olmadık yerden kaleye vuruyor (geçen hafta çok kızdım ki yine de haklıydım), top taşıyan bruma ceza sahası civarında pas yapmadan savunmayı delmeye çalışıyor, yasin ne son çizgiye inmeyi deniyor ne de içeri kat ediyor, selçuk garanti görmedikçe ileri oynamayıp yan pas yapıyor, açık bulmak için sabırlı davranıyor, şino top ayağına gelince didiniyor ama ne şut ne de pas için boşluk bulamıyor. bu tabloya baktığımızda forvet veya yakınında oynayıp bahsetmediğim poldi ile eren kaldı. amma velakin şino ve yasin de hareketsiz oynayanların içinde. top onlardayken kendileri de etkileniyor ama top diğer arkadaşlarındayken hareketlenmeleri gerektiğini, boşa çıkmalarını gerektiğini anlayamıyorlar. hareketli oynayan sadece bruma var. galatasaray’ın en büyük sorunu budur.
savunma sorunu bir şekilde çözülür. linnes sol bek oynadı misal. sorun oldu mu? akıllı topçu her yerde oynar.
maça bir ara vereyim. akşam çok eski bir arkadaşımla konuşuyordum. onu görüyor musun, bunu görüyor musun muhabbeti.
can’ı hatırladım dedim, bizde sağ bek oynuyordu. arkadaş itiraz etti,
ne sağbeki oğlum ya, can iyi topçuydu.
hahahahahahaha. sağ bek herkes oynar diyorum ya, böyle bir şey işte. ne! ben mi sağbek oynıycam, anan oynasın sağbek…hahahahahaha
bursaspor iyi hazırlanmış mı bilemem. fenerbahçe’ye yenilen ve hafta içi kaynayıp maçtan önce soğuyan galatasaray’ın başlarına bela olacaklarını hesaplamış olmalılar. gol bulup yatarsak ne ala diye düşünmüşlerdir. sanırım korktukları başlarına geldi. bursaspor’da ofsayttan da olsa golü atan kubilay kanatsızkuş ismiyle olduğu kadar golcülüğüyle de dikkat çeken bir oyuncu. alt yaşları takip edenler iyi bilir zaten. ondan olur, yeter ki mental olarak düşmesin. çok genç.
fuat hoca da keşke şino-batalla falan gibi konulara girmeseydi. hocam senin topçudan kıymetli tayların var, boş ver girme bu toplara.
şino şahane gol attı. frikikten alt doksanı gördü. alt doksan insanları pek mutlu etmez, üst doksan gibi havalı değildir. ama sizi temin ederim alt doksana gol yapmak çok daha zordur, daha büyük meziyet gerektirir. behzat uygur bu gole de şino tbt yaptı yazdı. behzat iyi topçu.
galatasaray lig yarışından kopmaz, birkaç puan geriden de olsa takibini sürdürür. vallahi taraftar olarak baktığımda sezon sonuna kadar şampiyonluk kovalayan takımdan zevk alırım. erkenden havlu atmaktan iyidir. şampiyonluk gelmese bile dert değil. 4. yıldızı ilk takan takım olmak, en çok şampiyonluğa sahip olmak gibi cepte olan güzellikler var nasılsa. o yüzden bu sezon şampiyonluğu zorlayan, gelecek sezon şampiyon olacak bir galatasaray benim için yeterli. 14 yıl şampiyonluk beklemiş biri olarak 2, hadi bilemedin 3 senede bir şampiyon olmanın keyfini sürüyorum son yıllarda.
yazımı burada sonlandırırken israrla tekrar etmek istiyorum ki; galatasaray’in şampiyonluğu kontraatak oynamaktan geçiyor.
cuma gecesi hem futbol takımı galip hem de basketbolda yenilmez armada barselona’yı yendi. mis gibi hafta sonu başlangıcı. iyi hafta sonları, afiyet olsun.
dün gece www.mevzubahis.com 'da yayınlandı. http://www.mevzubahis.com/...-1-iyi-hafta-sonlari