504
ne karaborsayı önleyen, ne de tribündeki şiddet ya da küfür olaylarını engeleyen/engelleyebilecek olan hadise.
evet artık maç günü stad etrafında karaborsacılar gezinmiyor, çünkü internet aracılığı ile oturduğu yerden hesabına yatan parayı kontrol edip aktarmasını yapıyor. görmediğimize göre karaborsanın artık yok olduğuna inanarak kendi kendimizi kandırabiliriz.
onca fişlenmeye, kontrole, turnikede resminizin çıktığı ekrana, cctv odalarına rağmen şiddet ve küfürü de bitirebilmekten uzaktır. ballandıra ballandıra anlatıldığının aksine küfür eden kişiler değil, olayla alakası olup olmadığına bakmadan koca bir tribün dolusu insan cezalandırılabilmektedir. bardağın dolu tarafından bakarsak seyircisiz maçların aksine bir iki kendini bilmezin yaptığının cezasını bütün stad değil stadın dörtte biri çekmektedir. hoş tribün kapatma cezaları da yavaş yavaş seyircisiz cezasına dönmeye başladı ya...
anlayış kıtlığı çeken saftirik bir arkadaşın cebini aidat adı altında belli periyotlarla doldurmaktan başka pek bir derde derman olmadığı aşikar olan bir sistemdir özetle. tabi 34. dakika protestosu ya da haşmetli devlet büyüklerimizin ıslıklanması gibi tu kaka olayların da kısmen önüne geçmiştir. ancak söz konusu tribünde şiddet ve küfürü bitirmekse dünyanın en gereksiz sistemi olduğu aşikardır. stadda taşkınlık yapan bir kişiyi o an alıp götürebilecek ve maça girişini süreli ya da süresiz şekilde engelleyebilecek olan bir mevzuat ve sistem kurmadıktan sonra kendisinin birilerinin cebi dışında pek bir esprisi yoktur. laf değil icraat meraklısı insanların ingiltere modelini inceleyip dersler çıkarması tavsiye olunmaktadır.
evet artık maç günü stad etrafında karaborsacılar gezinmiyor, çünkü internet aracılığı ile oturduğu yerden hesabına yatan parayı kontrol edip aktarmasını yapıyor. görmediğimize göre karaborsanın artık yok olduğuna inanarak kendi kendimizi kandırabiliriz.
onca fişlenmeye, kontrole, turnikede resminizin çıktığı ekrana, cctv odalarına rağmen şiddet ve küfürü de bitirebilmekten uzaktır. ballandıra ballandıra anlatıldığının aksine küfür eden kişiler değil, olayla alakası olup olmadığına bakmadan koca bir tribün dolusu insan cezalandırılabilmektedir. bardağın dolu tarafından bakarsak seyircisiz maçların aksine bir iki kendini bilmezin yaptığının cezasını bütün stad değil stadın dörtte biri çekmektedir. hoş tribün kapatma cezaları da yavaş yavaş seyircisiz cezasına dönmeye başladı ya...
anlayış kıtlığı çeken saftirik bir arkadaşın cebini aidat adı altında belli periyotlarla doldurmaktan başka pek bir derde derman olmadığı aşikar olan bir sistemdir özetle. tabi 34. dakika protestosu ya da haşmetli devlet büyüklerimizin ıslıklanması gibi tu kaka olayların da kısmen önüne geçmiştir. ancak söz konusu tribünde şiddet ve küfürü bitirmekse dünyanın en gereksiz sistemi olduğu aşikardır. stadda taşkınlık yapan bir kişiyi o an alıp götürebilecek ve maça girişini süreli ya da süresiz şekilde engelleyebilecek olan bir mevzuat ve sistem kurmadıktan sonra kendisinin birilerinin cebi dışında pek bir esprisi yoktur. laf değil icraat meraklısı insanların ingiltere modelini inceleyip dersler çıkarması tavsiye olunmaktadır.