203
galatasaray'ın en iyi başkanlarından biridir benim için. özhan canaydın döneminde yerlere düşen galatasaray adını yeniden yükseltmiş, iyi transferlerle yüzümüzü güldürmüş, ismimizi yeniden avrupa'nın korkulan kulüpleri arasına yerleştirmiştir. özhan canaydın'ın bıraktığı yerden takımı teslim alan, fenerbahçe'yi sevindirir hale gelen galatasaray'ı alıp, yeniden ligin en kaliteli takımı yapan kadronun başında kendisi vardır. özhan canaydın döneminin bu kadar kötü geçmesinden midir bilinmez, adnan başkan galatasaray'ın başına gelen en iyi şeylerden biridir bana göre.
mevcut yönetimimiz göreve gelmeden önce, hepimizin bildiği 6 yıllık bir özhan canaydın dönemi var. hatırlanmak istenmeyen transferler, bir daha görme ihtimalimizin olmadığı başarısızlıklar, fair-play diye uyutulmaya çalışılan taraftar, büyük mali kriz ve üst üste gelen hayal kırıklıkları... özhan canaydın iyi bir galatasaraylı'dır, fair-play insanıdır lafım yok elbet; ama kesinlikle çok kötü bir başkandır. kendisi döneminde erkek takımının formalarıyla sahaya çıkan bayan basketbol takımı, galatasaray için büyük utançtır. tarihini zaferlerle süslemiş, adını avrupa'ya ezberletmiş bir kulübün bayan basketbol şubesi, kendilerine beş beden büyük gelen erkek takımının formalarıyla sahaya çıkmış, kızlarımız maçta hem formayla hem rakiple mücadele etmiştir. büyük galatasaray kulübünün utancıdır bu tablo. yüzüncü yılda bu şubemiz küme düşmüş, başarısızlıklarla örülü dönemin bir parçası olmuşlardır. bayan basketbol şubesinin yanında pek çok branşta da tarihimizin en kötü günlerini geçirdik. yüzüncü yılında şampiyon olmuş bir futbol şubesi, küme düşmüş bayan basketbol takımımızın utancını kapatamaz. galatasaray sadece futbol kulübü değildir çünkü. özhan canaydın bunu göz önünde bulundırmadı.
adnan polat ve ekibi, galatasaray'ı böyle bir tablodan aldı. her şeyin karanlık olduğu dönemlerden, toz pembe başarıların yakalandığı dönemlere geldik. küme düşen bayan basketbol şubesi, geçtiğimiz sezon avrupa şampiyonu oldu. galatasaray'ın avrupa'da kazandığı kupalara bir yenisini ekledi. birkaç sezon önce erkek formalarıyla sahaya çıkan ve küme düşen takım, adnan polat döneminde avrupa şampiyonu olarak bir kez daha bizi gururlandırdı. sürekli geri plana atılan voleybol şubesi, bu yıl bünyesine pek çok milli oyuncuyu kattı. galatasaray'ın sadece futbol şubesi olmadığı bilinci herkese aşılandı. mali krizde denilen galatasaray, tarihinin en pahalı kadrosunu kurdu. boşa para saçmak yerine, eldeki bütçe en iyi şekilde kullanıldı. lukunku'yu, inomato'yu izlemek zorunda kalan taraftar; adnan polat döneminde kewell'ı, baros'u meira'yı, elano'yu gördü. avrupa'yı titreten galatasaray'ın dönüşüne şahit oluyoruz şimdi de.
adnan polat, hasta yatağında geçen 6 yıllık dönemden sonra gelen mucize ilaç gibi etki yaptı. hasta yatağındaki galatasaray kalktı, ağır adımlarla geldiğini hissettirdi, bugün de herkesin korktuğu galatasaray olarak duruşunu sergiliyor. bundaki en büyük etkenlerden biridir adnan polat. inkar edilemeyecek kadar nettir bu durum. kurduğu yönetici kadrosuyla, her branşa gerekli ilginin gösterilmesiyle galatasaray tarihinde açılmış ak sayfalardan biridir. iyi şeyler yapmaya çalışan herkes gibi eleştiriliyor, yaptıkları yanlış bulunuyor. bu yapılırken, adnan polat'tan önceki dönemin unutulduğunu düşünüyorum. amacım özhan canaydın'ı karalamak değil elbet; ama onun dönemiyle şimdiki halimiz karşılaştırıldığında nasıl haksızlığa uğradığımızı görebiliyorum. özhan canaydın'ın, görevi boyunca yaptığı iki-üç iyi şey var. biri lincoln transferi -ki uzun vadede çok büyük zararı dokunmuştur; ama o dönem için büyük transferdir- ikincisi de aslantepe projesi. bunun dışında aklıma gelen bir şey yok maalesef. kendisi döneminde yerleşmeye başlayan liseci zihniyetiyse en büyük zararlardan biri olacaktı. adnan polat dönemiyle birlikte liseci zihniyeti de etkisini yitirdi, taraftarla yönetim arasında bir bağ kuruldu.
adnan polat, tüm eleştirilere rağmen galatasaray başkanlığına yakışan bir galatasaraylı'dır. iş bitiriciliği ve otoriter tavrıyla, kulübümüze daha çok yararı dokunacaktır. bu taraftar, onun dönemiyle başlayan ve hiç sonu gelmemesini dilediğim bu yükselişle, onu hak ettiği gibi anacak ve ismini en iyiler arasına yazacaktır. gönül ister diğer takımlara laf atmasın, sadece galatasaray'la ilgilensin; ama o da adnan başkan'ın kusuru olarak kalsın. uzun dönemler galatasaray'ın başında bulunmasını diliyorum.
mevcut yönetimimiz göreve gelmeden önce, hepimizin bildiği 6 yıllık bir özhan canaydın dönemi var. hatırlanmak istenmeyen transferler, bir daha görme ihtimalimizin olmadığı başarısızlıklar, fair-play diye uyutulmaya çalışılan taraftar, büyük mali kriz ve üst üste gelen hayal kırıklıkları... özhan canaydın iyi bir galatasaraylı'dır, fair-play insanıdır lafım yok elbet; ama kesinlikle çok kötü bir başkandır. kendisi döneminde erkek takımının formalarıyla sahaya çıkan bayan basketbol takımı, galatasaray için büyük utançtır. tarihini zaferlerle süslemiş, adını avrupa'ya ezberletmiş bir kulübün bayan basketbol şubesi, kendilerine beş beden büyük gelen erkek takımının formalarıyla sahaya çıkmış, kızlarımız maçta hem formayla hem rakiple mücadele etmiştir. büyük galatasaray kulübünün utancıdır bu tablo. yüzüncü yılda bu şubemiz küme düşmüş, başarısızlıklarla örülü dönemin bir parçası olmuşlardır. bayan basketbol şubesinin yanında pek çok branşta da tarihimizin en kötü günlerini geçirdik. yüzüncü yılında şampiyon olmuş bir futbol şubesi, küme düşmüş bayan basketbol takımımızın utancını kapatamaz. galatasaray sadece futbol kulübü değildir çünkü. özhan canaydın bunu göz önünde bulundırmadı.
adnan polat ve ekibi, galatasaray'ı böyle bir tablodan aldı. her şeyin karanlık olduğu dönemlerden, toz pembe başarıların yakalandığı dönemlere geldik. küme düşen bayan basketbol şubesi, geçtiğimiz sezon avrupa şampiyonu oldu. galatasaray'ın avrupa'da kazandığı kupalara bir yenisini ekledi. birkaç sezon önce erkek formalarıyla sahaya çıkan ve küme düşen takım, adnan polat döneminde avrupa şampiyonu olarak bir kez daha bizi gururlandırdı. sürekli geri plana atılan voleybol şubesi, bu yıl bünyesine pek çok milli oyuncuyu kattı. galatasaray'ın sadece futbol şubesi olmadığı bilinci herkese aşılandı. mali krizde denilen galatasaray, tarihinin en pahalı kadrosunu kurdu. boşa para saçmak yerine, eldeki bütçe en iyi şekilde kullanıldı. lukunku'yu, inomato'yu izlemek zorunda kalan taraftar; adnan polat döneminde kewell'ı, baros'u meira'yı, elano'yu gördü. avrupa'yı titreten galatasaray'ın dönüşüne şahit oluyoruz şimdi de.
adnan polat, hasta yatağında geçen 6 yıllık dönemden sonra gelen mucize ilaç gibi etki yaptı. hasta yatağındaki galatasaray kalktı, ağır adımlarla geldiğini hissettirdi, bugün de herkesin korktuğu galatasaray olarak duruşunu sergiliyor. bundaki en büyük etkenlerden biridir adnan polat. inkar edilemeyecek kadar nettir bu durum. kurduğu yönetici kadrosuyla, her branşa gerekli ilginin gösterilmesiyle galatasaray tarihinde açılmış ak sayfalardan biridir. iyi şeyler yapmaya çalışan herkes gibi eleştiriliyor, yaptıkları yanlış bulunuyor. bu yapılırken, adnan polat'tan önceki dönemin unutulduğunu düşünüyorum. amacım özhan canaydın'ı karalamak değil elbet; ama onun dönemiyle şimdiki halimiz karşılaştırıldığında nasıl haksızlığa uğradığımızı görebiliyorum. özhan canaydın'ın, görevi boyunca yaptığı iki-üç iyi şey var. biri lincoln transferi -ki uzun vadede çok büyük zararı dokunmuştur; ama o dönem için büyük transferdir- ikincisi de aslantepe projesi. bunun dışında aklıma gelen bir şey yok maalesef. kendisi döneminde yerleşmeye başlayan liseci zihniyetiyse en büyük zararlardan biri olacaktı. adnan polat dönemiyle birlikte liseci zihniyeti de etkisini yitirdi, taraftarla yönetim arasında bir bağ kuruldu.
adnan polat, tüm eleştirilere rağmen galatasaray başkanlığına yakışan bir galatasaraylı'dır. iş bitiriciliği ve otoriter tavrıyla, kulübümüze daha çok yararı dokunacaktır. bu taraftar, onun dönemiyle başlayan ve hiç sonu gelmemesini dilediğim bu yükselişle, onu hak ettiği gibi anacak ve ismini en iyiler arasına yazacaktır. gönül ister diğer takımlara laf atmasın, sadece galatasaray'la ilgilensin; ama o da adnan başkan'ın kusuru olarak kalsın. uzun dönemler galatasaray'ın başında bulunmasını diliyorum.
