10229
sanırım hatırlanması için tekrar tekrar söylenmesi gerken şeyler var kendisiyle ilgili;
-milli takımla 2014 dünya kupası elemeleri bitene kadar çalışacağını açıkladı. "aslolan galatasaray var olan milli takım." gibi absürt bir cümle kurdu.
-milli takım kampındayken aydın yılmaz'la sözleşme yeniletti, erman kılıç'ı transfer edip tekrar yolladı falan.
-takımımız real madrid'le şampiyonlar liginde karşılaşacakken maçtan 2 gün öncesine kadar bizim takımımızın değil, milli takımın başındaydı. 6 gol yedik.
-federasyonla milli takımla ilgili gizli kapılar ardından anlaşmalar yaptı. (mesela "hocam bırak galatasaray'ı biz sana 7 yıllık sözleşme yapalım primlerle senede 5 milyon euro'yu cebinde bil." tipinde bir anlaşma olabilir.)
-bunun üzerine kendisine kulübümüzce 2 yıllık sözleşme önerildi, belli ki zor durumda kaldı. işi alaya vurarak teklifi reddetti.( buna ünal aysal'ın oyunu deniyor mesela. ulan oyun veya değil 2 yıllık sözleşmeyi kabul ettiğinde kim fatih terim'in arkasında durmazdı?)
-federasyonun yaptığı teklif egosunu kabarttıkça terbiyesizleşti, sonuç olarak karşısında ona boyun eğmeyecek bir başkan vardı ve şutlandı. bunu kendisi de beklemiyordu ki baya bir koymuş olmalı.
-bir süre konuşamadı. tıpkı partisinin 276 altında kalmasının ardından bir süre konuşamayan patronu gibi.
-kader arkadaşıyla sırıtarak ekranlara çıktı. çok önceden anlaşmasını yapmış olduğu sözleşmesini resmileştirdi.
bırakın artık şu adamı mağdur ilan etmeyi. biz bu adamla şampiyonlar ligi kupası kaldırma hayalleri kurarken kendisi 7 senede ne kadar para kazanacağının hesaplarını yapıyordu.
-milli takımla 2014 dünya kupası elemeleri bitene kadar çalışacağını açıkladı. "aslolan galatasaray var olan milli takım." gibi absürt bir cümle kurdu.
-milli takım kampındayken aydın yılmaz'la sözleşme yeniletti, erman kılıç'ı transfer edip tekrar yolladı falan.
-takımımız real madrid'le şampiyonlar liginde karşılaşacakken maçtan 2 gün öncesine kadar bizim takımımızın değil, milli takımın başındaydı. 6 gol yedik.
-federasyonla milli takımla ilgili gizli kapılar ardından anlaşmalar yaptı. (mesela "hocam bırak galatasaray'ı biz sana 7 yıllık sözleşme yapalım primlerle senede 5 milyon euro'yu cebinde bil." tipinde bir anlaşma olabilir.)
-bunun üzerine kendisine kulübümüzce 2 yıllık sözleşme önerildi, belli ki zor durumda kaldı. işi alaya vurarak teklifi reddetti.( buna ünal aysal'ın oyunu deniyor mesela. ulan oyun veya değil 2 yıllık sözleşmeyi kabul ettiğinde kim fatih terim'in arkasında durmazdı?)
-federasyonun yaptığı teklif egosunu kabarttıkça terbiyesizleşti, sonuç olarak karşısında ona boyun eğmeyecek bir başkan vardı ve şutlandı. bunu kendisi de beklemiyordu ki baya bir koymuş olmalı.
-bir süre konuşamadı. tıpkı partisinin 276 altında kalmasının ardından bir süre konuşamayan patronu gibi.
-kader arkadaşıyla sırıtarak ekranlara çıktı. çok önceden anlaşmasını yapmış olduğu sözleşmesini resmileştirdi.
bırakın artık şu adamı mağdur ilan etmeyi. biz bu adamla şampiyonlar ligi kupası kaldırma hayalleri kurarken kendisi 7 senede ne kadar para kazanacağının hesaplarını yapıyordu.