• 22993
    --- alıntı ---

    başarılı bir futbolcu olduğumu kocaelispor’la profesyonel olarak çıktığım ilk maçta anladım. 17 yaşımdaydım, sadece son 5 dakika oynamıştım ama geleceğim için önemli bir adımdı.

    futbol hayatımda yaşadığım en mutlu an galatasaray’a transfer olacağımı öğrendiğim andı. kulaklarıma inanamamıştım. imzayı atıp ilk idmana çıkana kadar da şaşkınlığım devam etti. galatasaray çocukluğumun takımıydı ve artık o forma benimdi.

    kariyerim boyunca en çok utandığım an fatih terim’in beni kadro dışı bıraktığı andı. bir maçtan önce seçtiği ilk 11’i özel çalıştırmak için sahaya çıkardı. ben onların arasında değildim. 11’in dışında kalanlarla birlikte çalışmaları izliyordum. suat abi bir espri yaptı, hep birlikte ona gülmeye başladık. fatih hoca düdüğünü çalıp “aslan cihan!” diye bağırdı ve iki hafta kadroya giremedim.

    futbolculuğumda en çok uğraştığım şey başarılı bir sağ bek olabilmekti. hagi beni sağ beke monte etti ve üç yıl da öyle gitti. ondan önce orta sahada oynuyordum. sağ bek olmayı ben istememiştim ama şartlar öyle gerektirince isyan da etmedim. sağ bek olarak başarılı olduğumu düşünüyorum çünkü milli takıma da sağ bek olarak seçilmiştim.

    futbol hayatımda yaşadığım en mutlu an olympiakos maçında attığım golden sonraydı. maçı o golle 1-0 kazanmıştık. daha önce barcelona’ya da gol atmıştım ama 3-1 kaybettiğimiz için sevinememiştim.

    kariyerim boyunca en büyük üzüntüyü galatasaray taraftarının beni ağır eleştirdiği dönemde yaşadım. yine de onların önüne çıkmaktan hiç çekinmedim, eleştirilmeyi normal karşıladım. haksız eleştiriler de oldu ama büyük tepkiler vermedim. çok iyi bir hareket yapsan da küfür edebiliyorlar. o zaman da “sen kim oluyorsun?” diyenler oluyor. galatasaray’da günah keçisi ilan edilmemin sebebini tam olarak bilmiyorum ama basınla iyi ilişkiler kurmamam ve tribüne oynamamam olabilir.

    futbolculuğum boyunca beni en çok sinirlendiren kişi karşılaştığımız her maçta tartıştığım mehmet yıldız’dı. her seferinde kavga ediyorduk. benim de ona karşı hatam olmuşsa kendisinden özür dilerim.

    kariyerim boyunca en başarısız olduğum dönem galatasaray’dan sonra bursaspor’a gittiğim dönemdi. istanbul’da kurduğum hayatı orada yeniden kuramadım. bursa’da yerleşik hayata bir türlü geçemedim. eve çıkmak yerine tesislerde kalmak en yanlış tercihlerimden biriydi. bence hiçbir futbolcu tesislerde yaşamamalı.

    kariyerim boyunca beni en çok tatmin eden sezon, 2005-06 yılında eric gerets’le kazandığımız şampiyonluktu. gerets’in adaletine herkes çok güvenirdi. geçmişte neler yapıp yapmadığınızı önemsemezdi. futbolcularla nasıl iletişim kurması gerektiğini, futbolcularının ne hissettiğini iyi bilirdi ve en önemlisi oyuncularını hiçbir zaman satmazdı. kısıtlı bir kadroyla şampiyon olmamızı da buna borçluyuz.

    futbolu bıraktıktan sonra en çok doğum günümü ailemle kutlayabildiğime sevindim. 4 ocak hep devre arası kamp dönemine geliyordu. futbolcuların etrafında gerçek olmayan bir insan çemberi var. mesleği bıraktığınız anda o çember ortadan kayboluyor. buna hazırlıklı olduğum için sarsılmadım.

    --- alıntı ---

    *

    cihan haspolatlı
App Store'dan indirin Google Play'den alın