6691
galatasaray spor kulübü tarihinin en çok oy alarak seçilen başkanıdır. 2998 oy almıştı ilk girdiği seçimde. karşısında turgay kıran ve mehmet helvacı olmasına rağmen toplamda 2998 geçerli oy almıştı. ilk dönemindeki yönetim kurulu listesi ise gerçekten bu kulübü yıllardır tanıyan belki de bireysel olarak başkan adayı olsalar seçilebilecek insanlarla doluydu. örnek vermek gerekirse ; adnan öztürk, ali dürüst, refik arkan gibi. yıllardır kulübün ve futbolun içinde değişik görevlerde bulunmuş insanlar da bulunmaktaydı listede. bu yönetim galatasaray'ın kurtuluş formülü olarak görülmekteydi. ünal aysal futboldan uzak bir başkandı ilk geldiğinde ama yönetim kurulu bu konuda gayet tecrübeli insanlardan oluşmaktaydı ve bu boşluğu rahatlıkla doldurabilecek isimlerdi. ünal aysal şirket yönetmek gibi bir planla şirketleşen galatasaray'ı düzlüğe çıkarmak niyetindeydi. ancak o da daha sonradan gördü ki sportif başarı gelmesi adına yapılan yatırım getirisinden gerçekten de daha çok maliyete sebep oluyordu. holdinge çalışan almak gibi bir durum değildi ne yazık ki futbolcu transfer etmek. tabi bu dönemlerde devletin ve federasyonun önümüze koyduğu engeller de kulübü mali açıdan zorladı. çatı olayı, arena metrosunun açılması, vergi borcu, spk'nın sermaye arttırımına itirazı, playoff sistemi ile şampiyon olmamızı engellemeye çalışmak, dünyada eşine rastlanmayan yabancı kuralı gibi.
ünal aysal öncelikli olarak sportif başarı için yatırım yapmayı uygun gördü çünkü adnan polat döneminin son demlerinde düşüşe geçen galatasaray'ın tekrar ayağa kalkma planıydı bu başkan ve kurulu. buradan gelecek gelir ile borçlar azalacak ya da kontrol altına alınacaktı. galatasaray başarılı oldukça marka değeri artacak, yapılacak olan sponsor ve reklam anlaşmalarındaki gelirler de buna bağlı olarak büyüyecekti. keza tribünlere ve galatasaray store satışlarına da yansıyacaktı bu başarılar. sneijder ve drogba isimleri bu adımların birer kanıtıdır; marka değerini yükseltmek ve kulübü çekici kılmak adına. baktığınızda kağıt üzerinde gerçekten son derece ideal bir plandır bu. ancak gerçek hayat hiç de öyle bir yol çizmedi yönetime. nitekim; kulübün gelirleri gerçek anlamda artmıştı ancak yatırımın da külfeti giderlere yansımıştı ve başkanın şahsi egosu yüzünden birçok yönetici küstürüldü bu sırada kulübe. ünal aysal ikinci seçimle beraber yalnız kalmıştı daha yeni adapte olduğu futbol uğraşında. bunu kendi istedi ama daha sonradan farketti ki yalnız kalmak aslında onu da tüketmişti. işlerini çıkmaza sokmuştu. daha sonra da yalnız kalmaktan şikayet ederek, rayına sokmaya çalıştığı ama artıya çıkaramadığı kulüp kasasını ve koltuğunu bırakma kararı aldı.
yaşattığı sportif başarılar için kendisine teşekkür ederim. vizyonumuzu genişletmiş ve misyonumuza da sadık kalmıştır. keşke ekonomik anlamda da güzel işler başarabilseydi de efsane başkan olarak kendi adını anabilseydik.
amacım objektif yaklaşıp olayları tek entry'de anlatabilmekti. umarım başarmışımdır.
ünal aysal öncelikli olarak sportif başarı için yatırım yapmayı uygun gördü çünkü adnan polat döneminin son demlerinde düşüşe geçen galatasaray'ın tekrar ayağa kalkma planıydı bu başkan ve kurulu. buradan gelecek gelir ile borçlar azalacak ya da kontrol altına alınacaktı. galatasaray başarılı oldukça marka değeri artacak, yapılacak olan sponsor ve reklam anlaşmalarındaki gelirler de buna bağlı olarak büyüyecekti. keza tribünlere ve galatasaray store satışlarına da yansıyacaktı bu başarılar. sneijder ve drogba isimleri bu adımların birer kanıtıdır; marka değerini yükseltmek ve kulübü çekici kılmak adına. baktığınızda kağıt üzerinde gerçekten son derece ideal bir plandır bu. ancak gerçek hayat hiç de öyle bir yol çizmedi yönetime. nitekim; kulübün gelirleri gerçek anlamda artmıştı ancak yatırımın da külfeti giderlere yansımıştı ve başkanın şahsi egosu yüzünden birçok yönetici küstürüldü bu sırada kulübe. ünal aysal ikinci seçimle beraber yalnız kalmıştı daha yeni adapte olduğu futbol uğraşında. bunu kendi istedi ama daha sonradan farketti ki yalnız kalmak aslında onu da tüketmişti. işlerini çıkmaza sokmuştu. daha sonra da yalnız kalmaktan şikayet ederek, rayına sokmaya çalıştığı ama artıya çıkaramadığı kulüp kasasını ve koltuğunu bırakma kararı aldı.
yaşattığı sportif başarılar için kendisine teşekkür ederim. vizyonumuzu genişletmiş ve misyonumuza da sadık kalmıştır. keşke ekonomik anlamda da güzel işler başarabilseydi de efsane başkan olarak kendi adını anabilseydik.
amacım objektif yaklaşıp olayları tek entry'de anlatabilmekti. umarım başarmışımdır.