243
kendini bilmez 3-5 insan demeye dilimin varmadığı şahsın, galatasaray'ın adına leke sürdüğü maçtır. bu maç hakkında daha da fazla hiçbir şey yazmanın mantığı yok.
maçtan önce hemen hemen hepimiz yenileceğimizi düşünüyorduk ama bir umut acaba bir beraberlik ya da bir sürpriz yapıp galibiyet koparabilir miyiz diye ekranın başına geçtik. sözlükte de sinerji gayet güzeldi. ne de olsa sevdamızın adı galatasaray'dı, geçmişte yapmıştı ve koşullar ne olursa olsun yine yapabilirdi. bizler inanmıştık. takım beklediğimizin aksine hiç de fena oynamıyordu. şahsım adına konuşuyorum, bu manzarayı görünce her geçen dakika inancım biraz daha artıyordu. pis bir gol yedik, eyvallah. yine de kötü oynamıyorduk. ben de oldukça sakin ve umutla izliyordum maçı, ta ki tribündeki kendini bilmez birkaç çapulcu sürüsünün maçın içine ettiği ana kadar. o amına koyduğumun meşalelerinin patlama sesini duyduğum dakikadan maçın bitimine kadar ana avrat sövdüm kendilerine, hiç kusura bakmasınlar. sen almanya'ya gitmişsin ve hala insan olmayı öğrenememişsin. bir de kalkmışsın taaa oralardan benim canımı sıkıyor, tepemi attırıyorsun. hadi beni siktir et, bir de takımın oyundan kopmasını sağlayıp goller yememize davetiye çıkartıyor, dolayısıyla maçın da amına koyuyorsun.
bravoooo!!! ayakta alkışlıyorum. sen en büyük galatasaraylısın. aferin sana. çok güzel iş yaptın o meşaleyi sahaya atarak. kutluyorum!
bunlar kendilerine bir de galatasaray taraftarı diyor öyle mi? o zaman burada inanan, güzel bir sinerji oluşturmuş bu güzel insanlar ne oluyor? sen taraftarsan buradakiler ne ulan? sen galatasaray taraftarı falan değilsin zira gerçekten galatasaray'ı seviyor olsaydın ona zarar verecek bir davranışta bulunmazdın.
orada medeni bir şekilde maçını izleyen güzel galatasaray taraftarlarını tenzih ederek, hem onlara hem de buradaki o karşılıksız seven güzel insanlara "hiç canınızı sıkmayın." demek istiyorum. gün, bizim gibi gerçek galatasaray taraftarının takımına destek olma, gerekirse de cefa çekme günüdür. hepinize selam olsun! o kendini bilmez magandalar da az ötede dursunlar. galatasaray'ın onlara hiç ama hiç ihtiyacı yok çünkü...
maçtan önce hemen hemen hepimiz yenileceğimizi düşünüyorduk ama bir umut acaba bir beraberlik ya da bir sürpriz yapıp galibiyet koparabilir miyiz diye ekranın başına geçtik. sözlükte de sinerji gayet güzeldi. ne de olsa sevdamızın adı galatasaray'dı, geçmişte yapmıştı ve koşullar ne olursa olsun yine yapabilirdi. bizler inanmıştık. takım beklediğimizin aksine hiç de fena oynamıyordu. şahsım adına konuşuyorum, bu manzarayı görünce her geçen dakika inancım biraz daha artıyordu. pis bir gol yedik, eyvallah. yine de kötü oynamıyorduk. ben de oldukça sakin ve umutla izliyordum maçı, ta ki tribündeki kendini bilmez birkaç çapulcu sürüsünün maçın içine ettiği ana kadar. o amına koyduğumun meşalelerinin patlama sesini duyduğum dakikadan maçın bitimine kadar ana avrat sövdüm kendilerine, hiç kusura bakmasınlar. sen almanya'ya gitmişsin ve hala insan olmayı öğrenememişsin. bir de kalkmışsın taaa oralardan benim canımı sıkıyor, tepemi attırıyorsun. hadi beni siktir et, bir de takımın oyundan kopmasını sağlayıp goller yememize davetiye çıkartıyor, dolayısıyla maçın da amına koyuyorsun.
bravoooo!!! ayakta alkışlıyorum. sen en büyük galatasaraylısın. aferin sana. çok güzel iş yaptın o meşaleyi sahaya atarak. kutluyorum!
bunlar kendilerine bir de galatasaray taraftarı diyor öyle mi? o zaman burada inanan, güzel bir sinerji oluşturmuş bu güzel insanlar ne oluyor? sen taraftarsan buradakiler ne ulan? sen galatasaray taraftarı falan değilsin zira gerçekten galatasaray'ı seviyor olsaydın ona zarar verecek bir davranışta bulunmazdın.
orada medeni bir şekilde maçını izleyen güzel galatasaray taraftarlarını tenzih ederek, hem onlara hem de buradaki o karşılıksız seven güzel insanlara "hiç canınızı sıkmayın." demek istiyorum. gün, bizim gibi gerçek galatasaray taraftarının takımına destek olma, gerekirse de cefa çekme günüdür. hepinize selam olsun! o kendini bilmez magandalar da az ötede dursunlar. galatasaray'ın onlara hiç ama hiç ihtiyacı yok çünkü...