resim
Ünal Aysal
Görev:Başkan
Takım:-
Yaş:83
Uyruk:Türkiye
  • 6157
    ünal aysal için sonda söyleyeceğim iki şeyi başta söyleyeyim. malesef ben ünal aysal ve yönetimi diyemiyorum bu bence büyük bir eksi. ikinci ise ünal aysal tam bir anlamıyla adnan polat adnan sezgin vakasının aynısıdır. kendisi bu durumu bülent tulun ile yaşamıştır.

    ünal aysalı en başından alalım yine. ben ve bir çok galatasaraylı gibi onu galatasaray için aıg rehin hisselerini kurtardığı zaman tanıdık. ben son dönemde serhat ulueren gibi kulübü karıştırmak isteyen ve işte açıklama yapıyor 10 bin lira ceza yiyor ama parayı galatasaray ödüyor ya da son dönemde çokça gündeme getirdiği bu aldığı hisselerden temettü almış eleştirilerine katılmıyorum. çünkü 10 bin veya o tür cezalar galatasaray için bahsi edilmeyecek kadar küçük rakamlardır. temettü konusunda ise ünal aysal ne yapabilir ki? hukuki bir durum var ortada kulüp yapı ve kanun gereği bunu yapmak durumunda ki ünal aysal'ın kişisel servetini düşündüğümüzde de bu paraların peşinden koşacak birisi değil.

    galatasaray başkanlığına gelirsek, fatih terim hamlesi kimse kimseyi kandırmasın ki ali dürüst ve abdürrahim albayrak hamlesidir. ünal aysal bülent tulun'un yabancı hayranlığına uymayıp bu iki yöneticiye uyarak ne kadar doğru bir karar verdiğinin sonucunu hep beraber gördük. takımı güzel bir şekilde fatih terim'in istekleri doğrultusunda kurdu (büyük çoğunlukla) ve teslim etti.

    benim ilk dönemine ilişkin en beğendiğim hamlelerinden birisi borsada yaptığı hamleler. ilk hamlesi hisse satışı ile kulübün payını %55'e çekti. hemen sonrasında da sermaye artırım kararı aldı. burda kritik olanlar eğer satmadan sermaye artırımı yapsaydı kulüp hisse payı %86 olduğu için bu artırımın çok büyük kısmını kulüp kendi karşılaması lazımdı o zaman da giren para miktarı çok düşecekti. önce satıştan bir gelir elde edildi. daha sonra yapılan artırım ile yine çok büyük bir kaynak yaratıldı. ilk dönemindeki güçlü yönetim kadrosu ile de bu para doğru futbolculara optimum şekilde harcanarak (amrabat hariç, bence o tamamen bir mesaj transferiydi) şampiyonlar liginde çeyrek final oynayan ve ligin en net favorisi olan bir takım kuruldu.

    genel manada sadece ilk dönemiyle ilgili değil. kulüp tesisleşme manasında hiç bir adım atmadı. bence atamadı değil atmadı. çünkü gerekli kaynaklar oluşturuldu. galatasaray için önümüzdeki en önemli iki tesisleşme hamlesi stada yakın (gönül ister ki hemen yanında olsun) bir basketbol salonu ve floryadan çıkılıp çok daha geniş alana çok daha modern ve gelişmiş bir tesisdi. bu iki proje hem basketbolun kendi kendini çevirebilmesi manasına gelir hem kulübün florya gibi çok değerli bir araziyi değerlendirmesini sağlardı ancak bu konuda hiç bir adım atılmadı. ünal aysal genelde soyut ve ufak değerler üzerinden ilerledi. yani büyüyerek büyüme politikası gereği reputulasyonu büyük oyuncular ve gelen başarı sonrası sponsorluk anlaşmaları. büyüyerek büyüme politikası risklidir. galatasaray bu riskin kötü yüzünü şu an görüyor. başarı gerilediği zaman işte bu tür maddi sıkıntılar baş gösteriyor. bugün basketbol ve diğer branşlar kulübün sırtında ciddi bir yük olarak durmakta hala.

    burada da ikinci dönemini yazayım. başta da şunu söylemek lazım. ikinci dönemi başlı başına bir hataydı. çünkü ilk dönemi benim yaş itibariyle gördüğüm en güçlü yönetimdi (91liyim faruk süren dönemini yönetim bazında değerlendirecek bilgi ve yaşa sahip değilim.) mehmet cansun özhan canaydın adnan polat dönemlerinin hepsinden çok daha ve ilk defada fenerbahçeden daha güçlü bir yönetim kurulu listesi vardı. ben fenerbahçenin 2000li yılların başında maddi manada bu kadar öne fırlamasını yönetim kalitesine bağlarım. isimleri aklınızdan geçirdiğinizde ne demek istediğimi anlayacaksınız. ikinci döneminde ise futbol branşı tamamen kendisine yani aslında bülent tulun'un eline bırakmasıydı. bu kararın kötülüğünü yaşıyoruz şu an canlı canlı yaşıyoruz. aynı adnan polat adnan sezgin döneminde olduğu gibi boş adamlar, boş transferler gelen başarısız sonuçlar ve maddi çöküş.
App Store'dan indirin Google Play'den alın