• 47
    hayatta o kadar fazla rahatsız edici gerçek var ki.mahremiyetimiz o kadar sahte ve kırılgan ki. iç seslerimiz o kadar kabullerimiz dışında ama buna rağmen öylesine ortak ki.sanki tüm insanlık olarak gizli bir anlaşma yapmışız.adaletsiz toplumsal düzenin bilincinde olmamıza rağmen,yarattığımız ortak ahlakı kabullenebiliyoruz ve en çok da buna hayret ediyorum.
    sanki odada değil dünyada devasa bir fil var.

    tanımladıklarımız ne kadar gerçek peki ? aşk mesela; aslında kimse bilmiyor tam olarak. üreme arzumuzla egomuzun getirdiği kıskançlığı ve sürü yaşamına uygun doğamızdan gelen aidiyet ihtiyacını,bir kavrama bağlayıp ona sadık olmak istemişiz sadece.idealize edilmiş aşk vitrinsel bir aldatmacadan ibaret sadece; bunu için için hepimiz biliyoruz ama inanmaya ihtiyacımız var.aslında sadece sürdürüyoruz. bu yüzden aşkların hepsi bir yerde yetinme.ama yetindiğimize inanmak istemeyecek kadar sonluyuz. aslında her şey sonluluğumuza bağlı. zaman bizim için akıyor ve sadece gerçeklerle yaşamak aynı anda hem sonlu hem de bilinçli bir varlık için çok ağır.

    hayat eninde sonunda sadece mutlu anların ve acılarından ibaret.onları hangi koşullarda yaşarsan yaşa tamamlandığı zaman hepsi aynı değerde.
    ve sen kaybeden;
    ne olduğun, kim olduğun mevzuunda ise her zaman kafan karışık olacak; sadece biliyor gibi davranacaksın.
App Store'dan indirin Google Play'den alın