• 98
    yaşarken: kibirli, herkesten daha galatasaraylı olduğunu söyleyip duruyor, karaborsacı...
    öldükten sonra: büyük galatasaraylı, cennet mekan, artık cennet 4-3-3...

    nasıldı o, "kör ölür gözlerine buzlu badem konur" muydu? hatırlatsanıza biriniz, unutmuşum.

    bu dünya ile ilişiği kesilmiş birisini elbette hâlâ mevzunun muhattabıymış gibi eleştirecek değiliz, allah taksiratını affetsin, mekanını cennet eylesin. ama bu ölü güzellemek alışkanlığından da vazgeçmemiz lazım diye düşünüyorum. bu mesele hiçbir gruba da özgü değil, toplumumuzun her kesiminde var bu alışkanlık. körleştirici, kötü bir alışkanlık bu. insanlar kendilerine yakın olan müteveffaların iyi yönlerini parlatıp kötü yönlerini asla söz konusu etmemeyi hem mensubu oldukları grubun hem de müteveffanın yararına bir şeymiş gibi değerlendiriyorlar lakin bu doğru değil. bunun adı renk körlüğü, ve bir takım toplumsal ehliyetlerin meşruiyetini yitirmesine sebep olur bu hâl.

    çünkü körlük sadece siyah ile ilişkilendirilemeyecek bir olgu. sarı/kırmızı, sarı/lacivert, kan kırmızı, iman yeşili, ırk beyazı gibi pek çok rengi var körlüğün. renk körlüğü adı verilen mevzuyu bir de bu boyutu ile ele almanızı tavsiye ediyorum hepinize.

    bu vesileyle müteveffanın kaybının birinci yıl dönümüde geride bıraktığı sevenlerine ve yakınlarına tekrar baş sağlığı ve sabır diliyorum.
App Store'dan indirin Google Play'den alın