3545
son zamanlarda takımın durumundan daha fazla içimi sıkan taraftardır. hepimiz görmüş olduk ki kulübümüzün taraftarının çoğu iyi gün taraftarıymış.
geçen 2 sene ne kadar iyiydi her şey değil mi arkadaşlar? stadları doldurdunuz, doldurdunuz diyorum çünkü istanbul'da yaşamayan galatasaray taraftarları olarak biz hep televizyonun karşısındaydık, hep imrendik size, sizin yerinizde olmak istedik ama iki sezondur da yaptığınız kareografilerle, takıma verdiğiniz destekle öyle muhteşemdiniz ki, hepimiz helal olsun da dedik, yaşadığımız şehirlerde.
sonra bu sezon başladı, kötü günler. aslında geçen sene başlamıştı bu kötü günler, takım ligde sürekli puan kaybediyordu ama biz ne zaman puan kaybetsek rakiplerimiz de kaybetti, gelen başarılar kötü oyunu arka plana atıverdi. bu sezon rakipler biraz toparlanınca ayyuka çıktı kötü gidiş. ligdeki puan kayıplarının üstüne 6-1 lik madrid yenilgisi geldi. efsane taraftarımız ne yaptı? maç bitmeden stadı boşalttı. evet takımını bıraktı bu taraftar, yüzüstü. kötü günde biz yokuz dediler takıma o stadı maç bitmeden terk edenler. stadı boşaltanlar arasında belki şimdi burada delilerce fatih terim savunanlar da vardı ama fatih hocanın takımını yüzüstü bırakmaktan da geri durmadılar.
sonra fatih terim'le yollar ayrıldı, kabus iyice büyüdü. hepimiz yakın zamanda bile bu konuda konuştuk, yazdık, çizdik, eyvallah. daha dün bir entry girdim ben de hatta fatih terim başlığına. sözlük gibi platformlar biz taraftarların takımla ilgili konularda fikir alış-verişi yapması için var, konuştuk, konuşuruz, gerekirse konuşmaya da devam ederiz gerekirse. ama yeri buralardır.
peki ne yaptı taraftar? hani aslolan galatasaray'dır diyen büyük galatasaray taraftarı? nerede konuştu bunu? stadta, tesislerde, takımı etkileyebilecek her yerde. takım içi dengeler bozulmuş, son iki sezonun şampiyon hocası gönderilmiş, tribünler "imparator fatih terim" tezahüratlarıyla inliyor ve ben televizyon başında maç izlerken "adamlar haklı abi, kulüp efsanesini böyle gönderirsen yaparlar tabi, tepki koyuyorlar, haktır" diyorum.
mancini geliyor sonra takımın başına. adamın ligdeki ilk maçında tribünler yine "imparator fatih terim" diye inliyor ve yine televizyon başındaki ben "keşke yapmasalar, yeni hoca gelmiş, yanlış. ama adamlar da haklı, olaylar daha taze, olur böyle" diyorum. toz konduramıyorum gözümde delilerce büyüttüğüm galatasaray taraftarına. ben yolda galatasaray forması giydiğini gördüğüm herkese sarılmak isterken, bir stat dolusu formalı adama toz konduramıyorum işte. elin italyan'ı daha takımın 3 günlük hocası bile "taraftarın fatih terim için tezahürat yapması çok normal, o bu kulübün efsanesi" diyor. o bile anlayış gösteriyor zaten o günlerde.
tarih 3 aralık olmuş, fatih hocanın gönderilmesi üzerinden 2 aydan fazla geçmiş, mancini bile geleli 2 ay olmuş, bu taraftar hala "imparator fatih terim" diye bağırıyor tribünde. takımına küfür ediyor. sonra aynı adam akşam sözlüğe gelip tekrar başlıyor küfürlere. bir kere bile tribünde destek olmaya çalışmadığı mancini hakkında hakaretler savuruyor, adamın kellesini istiyor. takımın hocası gideli 2 aydan fazla olmasına rağmen bir kere bile yeni hocasına, takımın yeni haline canı gönülden destek vermemiş adam buraya gelip "futbolcularda hiç motivasyon yok, ruhsuz ibneler" diye entry giriyor.
bre koduklarım, futbolcuyu en çok taraftar motive eder, senin sahadaki futbolcun kenara bakıyor mancini'yi görüyor, tribüne bakıyor "imparator fatih terim" diye bağıran, sahadaki en ufak yanlışta ağzı köpüre köpüre küfür eden, yönetimin de yeni hocasının da kellesini isteyen sizi görüyor, doğal olarak kendisi için de korkuyor çünkü biliyor ki bu kitlenin onun karşısına geçmesi, takımdan ayağını kaydırması an meselesi ve siz hiç utanmadan gelip burada suçu takıma atıyorsunuz. siz tribünde böyleyken nasıl morali yükselecek bu takımın?
ulan bi siz mi üzüldünüz fatih terim'in gidişine? bir tek siz mi galatasaraylısınız? biz torkukonyaşeker taraftarı mıyız? yok mu ulan bizim de gözümüz? biz de bilmiyor muyuz senin gibi, biz de görmedik mi olanları? biz de bilmiyor muyuz şu son 2 ayda her maç kahvede yanımda takımlar küfürler yağdıran adamlar gibi, senin gibi küfür etmeyi?
öyle bir taraftarımız varmış ki, ben artık kahvede bile maç izlemeye dayanamıyorum. henüz bir haftalık yazar olmama ve entry girmek için can atmama rağmen kötü sonuçlardan sonra saatlerce sözlüğe bile giremiyorum, kaldıramıyorum lan bu görüntüyü, içim acıyor, galatasaray taraftarı diyorum, böyle olamaz. galatasaraylı adam oturup ağlar da sinirinden takımına küfür etmez, edemez. ne olursa olsun diyorum, sahip çıkar takımına, sabırla bekler, 14 yıl şampiyonluk beklemiş bu camia, gerekirse bir 14 yıl daha bekler de, takımına toz kondurmaz.
olmuyor sözlük olmuyor, bu taraftar 14 gün bile bekleyemiyor. birbirini yemek peşinde herkes, herkes birinin kellesini istiyor. üstünde takımın arması olan formayı giyerken, her şeyden utanmayı geçtim armadan bile utanmadan takıma küfür eden, hocasını desteklemeyen, takımın arkasında durmayan, kötü sonuçlarda stadı boşaltan bu taraftarlar adına ben utanıyorum.
geçen 2 sene ne kadar iyiydi her şey değil mi arkadaşlar? stadları doldurdunuz, doldurdunuz diyorum çünkü istanbul'da yaşamayan galatasaray taraftarları olarak biz hep televizyonun karşısındaydık, hep imrendik size, sizin yerinizde olmak istedik ama iki sezondur da yaptığınız kareografilerle, takıma verdiğiniz destekle öyle muhteşemdiniz ki, hepimiz helal olsun da dedik, yaşadığımız şehirlerde.
sonra bu sezon başladı, kötü günler. aslında geçen sene başlamıştı bu kötü günler, takım ligde sürekli puan kaybediyordu ama biz ne zaman puan kaybetsek rakiplerimiz de kaybetti, gelen başarılar kötü oyunu arka plana atıverdi. bu sezon rakipler biraz toparlanınca ayyuka çıktı kötü gidiş. ligdeki puan kayıplarının üstüne 6-1 lik madrid yenilgisi geldi. efsane taraftarımız ne yaptı? maç bitmeden stadı boşalttı. evet takımını bıraktı bu taraftar, yüzüstü. kötü günde biz yokuz dediler takıma o stadı maç bitmeden terk edenler. stadı boşaltanlar arasında belki şimdi burada delilerce fatih terim savunanlar da vardı ama fatih hocanın takımını yüzüstü bırakmaktan da geri durmadılar.
sonra fatih terim'le yollar ayrıldı, kabus iyice büyüdü. hepimiz yakın zamanda bile bu konuda konuştuk, yazdık, çizdik, eyvallah. daha dün bir entry girdim ben de hatta fatih terim başlığına. sözlük gibi platformlar biz taraftarların takımla ilgili konularda fikir alış-verişi yapması için var, konuştuk, konuşuruz, gerekirse konuşmaya da devam ederiz gerekirse. ama yeri buralardır.
peki ne yaptı taraftar? hani aslolan galatasaray'dır diyen büyük galatasaray taraftarı? nerede konuştu bunu? stadta, tesislerde, takımı etkileyebilecek her yerde. takım içi dengeler bozulmuş, son iki sezonun şampiyon hocası gönderilmiş, tribünler "imparator fatih terim" tezahüratlarıyla inliyor ve ben televizyon başında maç izlerken "adamlar haklı abi, kulüp efsanesini böyle gönderirsen yaparlar tabi, tepki koyuyorlar, haktır" diyorum.
mancini geliyor sonra takımın başına. adamın ligdeki ilk maçında tribünler yine "imparator fatih terim" diye inliyor ve yine televizyon başındaki ben "keşke yapmasalar, yeni hoca gelmiş, yanlış. ama adamlar da haklı, olaylar daha taze, olur böyle" diyorum. toz konduramıyorum gözümde delilerce büyüttüğüm galatasaray taraftarına. ben yolda galatasaray forması giydiğini gördüğüm herkese sarılmak isterken, bir stat dolusu formalı adama toz konduramıyorum işte. elin italyan'ı daha takımın 3 günlük hocası bile "taraftarın fatih terim için tezahürat yapması çok normal, o bu kulübün efsanesi" diyor. o bile anlayış gösteriyor zaten o günlerde.
tarih 3 aralık olmuş, fatih hocanın gönderilmesi üzerinden 2 aydan fazla geçmiş, mancini bile geleli 2 ay olmuş, bu taraftar hala "imparator fatih terim" diye bağırıyor tribünde. takımına küfür ediyor. sonra aynı adam akşam sözlüğe gelip tekrar başlıyor küfürlere. bir kere bile tribünde destek olmaya çalışmadığı mancini hakkında hakaretler savuruyor, adamın kellesini istiyor. takımın hocası gideli 2 aydan fazla olmasına rağmen bir kere bile yeni hocasına, takımın yeni haline canı gönülden destek vermemiş adam buraya gelip "futbolcularda hiç motivasyon yok, ruhsuz ibneler" diye entry giriyor.
bre koduklarım, futbolcuyu en çok taraftar motive eder, senin sahadaki futbolcun kenara bakıyor mancini'yi görüyor, tribüne bakıyor "imparator fatih terim" diye bağıran, sahadaki en ufak yanlışta ağzı köpüre köpüre küfür eden, yönetimin de yeni hocasının da kellesini isteyen sizi görüyor, doğal olarak kendisi için de korkuyor çünkü biliyor ki bu kitlenin onun karşısına geçmesi, takımdan ayağını kaydırması an meselesi ve siz hiç utanmadan gelip burada suçu takıma atıyorsunuz. siz tribünde böyleyken nasıl morali yükselecek bu takımın?
ulan bi siz mi üzüldünüz fatih terim'in gidişine? bir tek siz mi galatasaraylısınız? biz torkukonyaşeker taraftarı mıyız? yok mu ulan bizim de gözümüz? biz de bilmiyor muyuz senin gibi, biz de görmedik mi olanları? biz de bilmiyor muyuz şu son 2 ayda her maç kahvede yanımda takımlar küfürler yağdıran adamlar gibi, senin gibi küfür etmeyi?
öyle bir taraftarımız varmış ki, ben artık kahvede bile maç izlemeye dayanamıyorum. henüz bir haftalık yazar olmama ve entry girmek için can atmama rağmen kötü sonuçlardan sonra saatlerce sözlüğe bile giremiyorum, kaldıramıyorum lan bu görüntüyü, içim acıyor, galatasaray taraftarı diyorum, böyle olamaz. galatasaraylı adam oturup ağlar da sinirinden takımına küfür etmez, edemez. ne olursa olsun diyorum, sahip çıkar takımına, sabırla bekler, 14 yıl şampiyonluk beklemiş bu camia, gerekirse bir 14 yıl daha bekler de, takımına toz kondurmaz.
olmuyor sözlük olmuyor, bu taraftar 14 gün bile bekleyemiyor. birbirini yemek peşinde herkes, herkes birinin kellesini istiyor. üstünde takımın arması olan formayı giyerken, her şeyden utanmayı geçtim armadan bile utanmadan takıma küfür eden, hocasını desteklemeyen, takımın arkasında durmayan, kötü sonuçlarda stadı boşaltan bu taraftarlar adına ben utanıyorum.
