70
itiraf nokta kom: lucescu gittiğinde yaşadığım durumdur. bir seneye yakın takımı ve maçlarını seyretmedim. * küsmek derseniz, evet küstüm. ha armaya formaya değil, onu yöneten zihniyete küstüm.
itiraf nokta net: son zamanlarda da benzer bir durumun daha hafif versiyonu mevcut. düşünün ki, iki sene üst üste şampiyon olmuş bir takım var, elmander, necati, baros, ujfalusi gitmiş, engin baytar'ı, hahan balta'yı sakatlıklara kurban etmişsin, yerine aldığın adamların kalitesi ortada. koskoca kulüp 19 yaşında gelecek vaadeden bir adamdan kurtarıcı olmasını bekliyor, amrabat gibi bir balon, chedjou gibi bir fason, dany gibi bir bidon transfer edilmiş, rakipler en yetenekli yerlileri kaparken sen puronu yakıp seyretmişsin. iki sene üstüste tozu dumana katmış bir takımı sahada ne yaptığını bilmeyen, madrid'ten kendi sahasında 6 yiyen, fenerbahçe'ye karşı korner kullanmadan maç bitiren bir takım haline getirmişsin. hatırlıyorum da, iki sene önce kadıköy'de sow ve alex'in golleriyle 2-0 geriye düştüğümüzde bile hiç telaş yapmayın eze eze top çeviriyoruz, her alanda pres yapıyoruz, mutlaka golu bulacağız diye arkadaşlarımı sakinleştiriyordum. şimdi gol atsak bile "bu maç elimizden gidecek" diyorum. o hale getiren de biziz, bu hale getiren de.
artık galatasaray birilerinin arka bahçesi olmaktan çıkmalı, galatasaray üzerinden yapılan ego tatminleri, iç karışıklıklar, güç gösterileri son bulmalı. inan kıraç'tan, adnan polat'a, ünal aysal'dan fatih terim'e şapkalarını öne alıp düşünmeliler.
itiraf nokta net: son zamanlarda da benzer bir durumun daha hafif versiyonu mevcut. düşünün ki, iki sene üst üste şampiyon olmuş bir takım var, elmander, necati, baros, ujfalusi gitmiş, engin baytar'ı, hahan balta'yı sakatlıklara kurban etmişsin, yerine aldığın adamların kalitesi ortada. koskoca kulüp 19 yaşında gelecek vaadeden bir adamdan kurtarıcı olmasını bekliyor, amrabat gibi bir balon, chedjou gibi bir fason, dany gibi bir bidon transfer edilmiş, rakipler en yetenekli yerlileri kaparken sen puronu yakıp seyretmişsin. iki sene üstüste tozu dumana katmış bir takımı sahada ne yaptığını bilmeyen, madrid'ten kendi sahasında 6 yiyen, fenerbahçe'ye karşı korner kullanmadan maç bitiren bir takım haline getirmişsin. hatırlıyorum da, iki sene önce kadıköy'de sow ve alex'in golleriyle 2-0 geriye düştüğümüzde bile hiç telaş yapmayın eze eze top çeviriyoruz, her alanda pres yapıyoruz, mutlaka golu bulacağız diye arkadaşlarımı sakinleştiriyordum. şimdi gol atsak bile "bu maç elimizden gidecek" diyorum. o hale getiren de biziz, bu hale getiren de.
artık galatasaray birilerinin arka bahçesi olmaktan çıkmalı, galatasaray üzerinden yapılan ego tatminleri, iç karışıklıklar, güç gösterileri son bulmalı. inan kıraç'tan, adnan polat'a, ünal aysal'dan fatih terim'e şapkalarını öne alıp düşünmeliler.
