• 3069
    küçükken iki sene yazın galatasaray'ın adadaki yüzme kampına gitmiştim. hayal meyal hatırlasam da aklımda kalan güzel ayrıntılar var. bu ayrıntılardan biri de her akşam söylediğimiz galatasaray marşı. gün içinde bir çok aktivite yaptıktan sonra her gün kampı galatasaray marşıyla bitirirdik. o meşhur rerere rarara'yla. o zamanlar karıştırırdım sözleri, tam anlamazdım ne anlattığını marşın. galatasaray ruhumuz tek burcumuz diye söylerdim ama ne anlatıyor ne diyor düşünmeden söylerdim. küçüğüm tabi anlamıyordum. kültür simgesi galatasaray bölümünü de türk'ün simgesi diye söyledim uzun süre. şimdi anlıyorum ne kadar da güzel sözlermiş. orda galatasaray'ın bir spor kulübü değil bir kültür olduğunu öğrenmişim ben. orda içime işlemiş galatasaray. orda hayatım, yaşam tarzım olmuş.
    uzun yıllar basketbol oynadım, onlarca madalya, onlarca ödül kazandım ama 8-9 yaşlarında galatasaray adasında kamp sonunda verdikleri o madalyayı hep en baş köşede saklarım. artık boynumdan geçmiyor, küçük geliyor ama üstündeki o arma her zaman bir beden büyük gelecek gelmeyecek bu dünyaya.
App Store'dan indirin Google Play'den alın