6989
amacım siyasi gönderme falan yapmak değil, elimden geldiğince tarafsız, sadece tespitte ve açıklamada bulunmak istiyorum.
gezi parkı olaylarının sözlükte konuşulması sebebiyle kapatılan sözlüğün süreç olarak nasıl da gezi parkı olaylarına benzediğini söylemek isterim.
nasıl gelişti? gezi parkı olayları sürecinde, ki gezi parkı meselesi siyasetten uzak bir mesele olarak başlamış, sonrasında gayet doğal olarak siyasi bir mesele haline gelmiştir. peki bu mesele nasıl da tam olarak sporla ve taraftarla ve dolayısıyla sözlükle ilgili hale geldi?
insanların takım formalarıyla sokaklarda olması, drogba gibi figürlerin fazlasıyla sokaklarda kullanılması, taraftar gruplarının bu süreçte öne çıkması, bazı kulüp başkanlarının gezi parkı karşısında hükümete destek mitingine katılması ve son olarak insanlarla dalga geçer gibi, stadlarda olası bir destek tezahüratının cezayla karşılık bulacak hale gelmesiyle tam da bir spor-siyaset-taraftar olgularıyla bütün bir durum haline gelmesiyle devam eden bir süreçle karşı karşıyayız.
bu kadar sporla, taraftarla ve hayatın kendisiyle bağlantılı olan bir olayın, taraftarın kendini özgürce ifade ettiği bir sosyal oluşum olan sözlükte konuşulması, tartışılması kadar doğal birşey yoktur. bu açılardan bakıldığında burada konuşulan durum herhangi bir güncel siyasi mesele değildi öncelikle bunu iyi anlamak gerekiyor diye düşünüyorum.
peki mesele tartışılınca ve yazılar yazılınca neler olduğunu anımsayalım. önce uygun bir benzetme olacaksa ''sözlüğün istikrarını bozmayalım'' uyarıları geldi, sonrasında moderasyon tarafından keyfi başlık ve entry silinmeleri başlandı, moderasyona olan tepki büyüyünce de sözlük kapatıldı. sonucunda da tamam açıyoruz ama eylem yapmak yok noktasına kadar gelindi. ne kadar da gezi parkı eylemleri, parkın kapatılması ve açılması sürecine benziyor değil mi?
son olarak, belki bu entry uçurulmama sebep olacak ama birkez daha belirtmek istiyorum; yazarlarının yarısından fazlasının sokaklarında polis şiddeti gördüğü ve hatta bir yazarının çok yakınının olaylarda hayatını kaybettiği bir sözlüğün sırf bu meseleler fazlaca konuşuldu diye kapatılması ve yazarlarına böyle çirkin muamele yapılmasını içime sindiremiyorum. sözlük, yönetici kadrosuyla yazarlarının yanında duramamıştır bunu da içime sindiremiyorum.
gezi parkı olaylarının sözlükte konuşulması sebebiyle kapatılan sözlüğün süreç olarak nasıl da gezi parkı olaylarına benzediğini söylemek isterim.
nasıl gelişti? gezi parkı olayları sürecinde, ki gezi parkı meselesi siyasetten uzak bir mesele olarak başlamış, sonrasında gayet doğal olarak siyasi bir mesele haline gelmiştir. peki bu mesele nasıl da tam olarak sporla ve taraftarla ve dolayısıyla sözlükle ilgili hale geldi?
insanların takım formalarıyla sokaklarda olması, drogba gibi figürlerin fazlasıyla sokaklarda kullanılması, taraftar gruplarının bu süreçte öne çıkması, bazı kulüp başkanlarının gezi parkı karşısında hükümete destek mitingine katılması ve son olarak insanlarla dalga geçer gibi, stadlarda olası bir destek tezahüratının cezayla karşılık bulacak hale gelmesiyle tam da bir spor-siyaset-taraftar olgularıyla bütün bir durum haline gelmesiyle devam eden bir süreçle karşı karşıyayız.
bu kadar sporla, taraftarla ve hayatın kendisiyle bağlantılı olan bir olayın, taraftarın kendini özgürce ifade ettiği bir sosyal oluşum olan sözlükte konuşulması, tartışılması kadar doğal birşey yoktur. bu açılardan bakıldığında burada konuşulan durum herhangi bir güncel siyasi mesele değildi öncelikle bunu iyi anlamak gerekiyor diye düşünüyorum.
peki mesele tartışılınca ve yazılar yazılınca neler olduğunu anımsayalım. önce uygun bir benzetme olacaksa ''sözlüğün istikrarını bozmayalım'' uyarıları geldi, sonrasında moderasyon tarafından keyfi başlık ve entry silinmeleri başlandı, moderasyona olan tepki büyüyünce de sözlük kapatıldı. sonucunda da tamam açıyoruz ama eylem yapmak yok noktasına kadar gelindi. ne kadar da gezi parkı eylemleri, parkın kapatılması ve açılması sürecine benziyor değil mi?
son olarak, belki bu entry uçurulmama sebep olacak ama birkez daha belirtmek istiyorum; yazarlarının yarısından fazlasının sokaklarında polis şiddeti gördüğü ve hatta bir yazarının çok yakınının olaylarda hayatını kaybettiği bir sözlüğün sırf bu meseleler fazlaca konuşuldu diye kapatılması ve yazarlarına böyle çirkin muamele yapılmasını içime sindiremiyorum. sözlük, yönetici kadrosuyla yazarlarının yanında duramamıştır bunu da içime sindiremiyorum.