• 14518
    derbiler bellidir. özellikle fener tarafındaki heyecanı kaybettirmez. bizi yenerse kendisini şampiyon gibi hissedecektir. g.saray olarak şampiyon olmamış gibi maça çıkmalıdır. simyada (altın yapma ilmi) bir tane kural vardır. tencereyi altın yapmak için karıştırırken akıllarına kesinlikle altını getirmezler. altını düşündüğün anda formül bozuluyor. bu maçlar da böyle. ‘biz şampiyonuz’ dersek kaybederiz.

    yönetimimizde menfaat kavgası yok, sadece fikir ayrılığı var. 20 mayıs’tan sonra oturup kongreye gidip gitmeyeceğimizin kararını alacağız. temmuz ayında bir seçim yapabiliriz. görev süremin sonunda devam edebilir miyiz diye bir daha bakarım. olmazsa bırakırım. ama benden sonra gelecek adama güvenmem lazım. ya ekibimden birilerini başkanlığa hazırlamam, ya da dışarıdan birilerini şimdiden yetiştirmem lazım. sağlığım da çok önemli. bir latin atasözü var: evvela kendini yaşatacaksın sonra başkalarını. kendini yaşatamıyorsan başkalarını yaşatamazsın.

    arda’yı takımı bırakmıyor. sol tarafta ihtiyacımız var. ben a.madrid başkanına ‘bizim oyuncumuzu değerlendirmek istemiyorsan geri alırız’ dedim. arda da istiyor. 12 milyon euroya verdik ama aynı ücrete geri almayız. 22 yaşındaki futbolcuyu gönderiyorsun 25 yaşında geri alıyorsun. arda bu sezon geri dönebilir, bu da kimse için sürpriz olmasın. ama başkanları "antrenörün bırakmak istemediği 3 oyuncudan bir tanesi" dedi.

    fatih terim ‘show business’ın ortasında, konumunda bir hoca. ben devam edecek olsam oturur hoca ile 2 yıllık daha hiç düşünmeden sözleşme uzatırım. ama benim devam edip etmeyeceğim belli değil ki. fatih terim ve ben birbirimize benziyoruz ikimizde de kazanma refleksi üst düzeyde. ben mağlubiyeti kabul ederim. ama kazanmak için her şeyi yaparım.

    galatasaray’da duran topları kullanacak çok sayıda oyuncu var. drogba da serbest vuruş golleriyle tanınan bir oyuncu. ama ben frikikleri onun kullanmasını istemiyorum. selçuk’un attığı frikik golleri beni çok heyecanlandırıyor. o nedenle serbest vuruşları 18 civarından drogba değil selçuk’un kullanmasını tercih ediyorum.

    mali yapıda bir stratejimiz var. 2011’den 2014’e kadar bütün ana gelirlerimiz temlik altına alınmış. şu ana kadar 100 milyon dolara yakın bir borcu indirdik. borçlarımızın üçte birine yakın kısmı azaldı. son 14 senedir galatasaray’ın borç grafiğinde hiçbir düşüş yoktu tam tersi sürekli olarak artmıştı. ilk kez azaldı.

    federasyon için ileri geri konuşmak istemem ama bağlı olduğumuz bir kurum. bu sezon en fazla cezayı galatasaray almış. melo 4 maç, engin 11 maç, fatih hoca 9+3 ceza aldı.. ben 9 cuma maçı oynamışım. fener’in hiç yok. mevcut tff ve kurullarından nasıl memnun olayım? tff’den şikayetçi değilim ama endişeliyim.

    bu sezon en çok sevindiğim maç orduspor’u 4-2 yendiğimiz karşılaşma oldu. 2-0’dan maçı 4-2’ye döndürdük. bu gerçekten çok güzeldi. şampiyonlar ligi’nde real madrid’e karşı 3-2 kazandığımız mücadele en çok üzüldüğümüz maç oldu. madrid maçında kazanırken üzüldüm. çünkü bu sonuç turu geçmemize yetmedi.

    eşim fani ile yönetici ve futbolcu eşlerinin birlikte yemek yemesi çok güzel. benden sonraki başkanların eşlerinin de aile yemeklerini devam ettirmek gibi bir görevi olduğuna inanıyorum. star’da çıkan eşlerle ilgili haberiniz çok güzel olmuş. gazeteyi de hatıra olarak saklayacağım. işte fanatizmi ortadan kaldıracak haberler.”

    drogba çok iyi bir futbolcu. kalitesi ortada. futbolu bıraktıktan sonraki planlarında burada kalmayı düşünürse, galatasaray sportif direktör olarak drogba ile çalışır.

    futbolda sorun çıkmaz ama 13 ayrı branşta sorunlar yaşayabiliriz. amatör şubelerdeki sponsorluk gelirleri yeterli değil. ben olduğum sürece riva’yı satmam. kuzu gibi büyütüp ondan sonra kullanmanız lazım. florya da aynı şekilde.

    bu sene çilek yok, böcek var. 3 tane transfer yapacağız. iyi bir stopere iyi bir sol beke iyi bir defansif orta saha ihtiyacımız var. melo gitse de kalsa da bir tane defansif orta saha transfer edeceğiz. türkiye’de galatasaray’da oynayacak kalitede futbolcu bulsam hepsini yerli alacağım. ama yok. sen de yabancı oyuncuyu kısıtlıyorsun. o zaman bana ‘avrupa’ya giderken tek kolunu bağla öyle git’ diyorsun. avrupa maçlarında rakip iki kolunu kullanıyor sen tek kolla boks yapıyorsun. yabancı sınırı kalkmalı. futbolda avrupa birliği’ne girdik. ama kendi ülkemizde hala avrupalı’ya, yabancı oyunculara engel getiriyoruz. bu yanlış bir sistem. yabancı oyuncu konusunda elbette bazı kısıtlamalar olabilir. mesela 30 yaş limiti koy. bunu anlarım. 33-35 yaşındaki futbolcuları getirme denir. bu mantıklı olur ve bunu kabul ederim.

    ligler daha bitmedi. ne burak, muslera ne de selçuk için teklif gelmedi. sezon bitince büyük ihtimalle gelecektir. bana ‘satmak ister misin?’ diye sorarsan, çocuklar gitmek istemediği sürece satmam. önüme milyon dolarları koysalar da satmam. ben galatasaray’ın istikbaldeki başarısını hazırlamaya çalışıyorum. ama oyuncum bana bir şans tanıyın derse, arda gibi hiç tereddüt etmem önünü açarım.

    ünal aysal
App Store'dan indirin Google Play'den alın