36
spor dünyasındaki ikinci büyük hayal kırıklığım. ilki, atletizme olan sevgimi yitirmeme neden olan marion jones idi.
marion jones da, bütün doping testlerinden temiz çıkmış, hakkında açılan tüm davalarda hep doping yapmadığını savunmuştu. ''vicdanım beni rahat bırakmıyor, uyuyamıyorum.' dedi ve ağlayarak, doping yaptığını itiraf etti. daha önce yalan ifade verdiği için de hapis yattı. ve en büyük pişmanlığını bir röportajında anlatırken, benim de içimi burktu: ''doping yapmasaydım, kazandığım şeylerin ne kadarını kazanabilirdim, nasıl bir sporcu olurdum, bunu asla öğrenemeyeceğim.''
lance armstrong hakkındaki iddialar daha vahim. sadece kendisi doping yaptığı için suçlanmıyor. takım arkadaşlarını da doping yapmaya zorladığı, hatta kurduğu doping çetesi sayesinde, doping testlerinin ne zaman yapılacağını öğrenerek, testlerden hep temiz çıkmayı başardığı konuşuluyor. kimsenin hapislerde sürünmesi taraftarı değilim, ancak eğer marion jones, bu adamın yaptığı şeylerin onda birini yapmadığı halde hapis yattıysa, adalet lance armstrong için de tecelli etmeli...
iddiaların ne kadarı doğru, ne kadarı yanlış bilemem... bugüne kadar eski takım arkadaşlarının suçlamalarına hep şüpheyle yaklaştım. ''lance üzerinden reklam yapıyorlar, kitap çıkardılar, para kaldırmak istiyorlar, vb.'' noktasındaydım. ne yazık ki, itiraf da geldikten sonra; kafamı, gömdüğüm kumdan çıkarmanın vakti geldi...
performans sporlarında kendine bir kahraman seçmenin yersizliğini bir kez daha yüzümüze vurdu bu adam. usain bolt'u, michael phelps'i, chris hoy'u, bradley wiggins'i, mark cavendish'i ve daha nicelerini ayıla bayıla seyrediyoruz da, yarın neyle karşılaşacağımızdan; yetenekli sporcuları mı, yoksa yetenekli bilim adamlarının projelerini mi seyrettiğimizden ne kadar eminiz?
marion jones da, bütün doping testlerinden temiz çıkmış, hakkında açılan tüm davalarda hep doping yapmadığını savunmuştu. ''vicdanım beni rahat bırakmıyor, uyuyamıyorum.' dedi ve ağlayarak, doping yaptığını itiraf etti. daha önce yalan ifade verdiği için de hapis yattı. ve en büyük pişmanlığını bir röportajında anlatırken, benim de içimi burktu: ''doping yapmasaydım, kazandığım şeylerin ne kadarını kazanabilirdim, nasıl bir sporcu olurdum, bunu asla öğrenemeyeceğim.''
lance armstrong hakkındaki iddialar daha vahim. sadece kendisi doping yaptığı için suçlanmıyor. takım arkadaşlarını da doping yapmaya zorladığı, hatta kurduğu doping çetesi sayesinde, doping testlerinin ne zaman yapılacağını öğrenerek, testlerden hep temiz çıkmayı başardığı konuşuluyor. kimsenin hapislerde sürünmesi taraftarı değilim, ancak eğer marion jones, bu adamın yaptığı şeylerin onda birini yapmadığı halde hapis yattıysa, adalet lance armstrong için de tecelli etmeli...
iddiaların ne kadarı doğru, ne kadarı yanlış bilemem... bugüne kadar eski takım arkadaşlarının suçlamalarına hep şüpheyle yaklaştım. ''lance üzerinden reklam yapıyorlar, kitap çıkardılar, para kaldırmak istiyorlar, vb.'' noktasındaydım. ne yazık ki, itiraf da geldikten sonra; kafamı, gömdüğüm kumdan çıkarmanın vakti geldi...
performans sporlarında kendine bir kahraman seçmenin yersizliğini bir kez daha yüzümüze vurdu bu adam. usain bolt'u, michael phelps'i, chris hoy'u, bradley wiggins'i, mark cavendish'i ve daha nicelerini ayıla bayıla seyrediyoruz da, yarın neyle karşılaşacağımızdan; yetenekli sporcuları mı, yoksa yetenekli bilim adamlarının projelerini mi seyrettiğimizden ne kadar eminiz?