2146
gidişatlarından şu ana kadar memnunum, yapacakları her şeyi yapıyorlar, en azından yapmaya çalışıyorlar.
kökleri 8-9 yıla kadar dayanmış bir oluşumu gelir gelmez 1-1,5 yılda pasif hale getiremezler. kulüp malesef özhan canaydın ve adnan polat döneminde bu tür işlerde olabildiğince zayıfladı. tff'nin alacağı kararlarda, seçimlerde, tahkimin vereceği kararlarda, hakemlerin verdiği hatalı bir kararda caydırıcı etkilerde bulunmada neredeyse yok sayıldık.
-bu ülkede galatasaray'ın aday gösterdiği federasyon başkanı seçilir, seçilmelidir.
-söz konusu galatasaray olunca pfdk'ydi tahkimdi vs.. alacağı kararlarda tek seferde değil, 2 kere düşündürülmelidir.
-tff, alacağı bir kararda galatasaray'a dayatma yapmayı aklından bile geçirememelidir.
kısacası bu ülkenin sporunda kumanda dairesinde galatasaray oturmalıdır. tıpkı geçmişte olduğu gibi.
biz rahmetli özhan canaydın ve adnan polat döneminde malesef kendimizi centilmenlik konularında o kadar çok kandırdık ki, atı alan üsküdarı geçti o vakitlerde. centilmenlik konusu önemli tabi. fakat bizim yaptığımız enayiliğe kaçıyordu o vakitler. centilmenlik dediğin yapılan haksızlıklar karşısında susmayı gerektirmez. eşit şartlarda yarışma durumunda kaybettiğin zaman ayağa kalkıp alkışlamayı gerektirir.
ünal aysal da geldiği ilk 1-2 ay böyle bir giriş yaptı fakat anladı o da ortamın böyle davranmaya müsait olmadığını. şimdi görüyoruz zaten bu tür durumlarda yapılan açıklamaları. eğer geçmiş yönetimlerin döneminde olsaydık şu an sus pus oturuyor olurduk. zamanında ipleri elimizden kaçırdığımız için şu an bu tür sert açıklamalardan daha fazlasını yapamıyoruz. bu yüzden her şeyi adım adım gerçekleştireceğiz.
ve bu adımların başında başarı kazanmak geçiyor. eğer sen başarılar kazanıp tekrar en üst noktaya gelirsen, kısacası taraflı-tarafsız her kesime artık hegemonyanı kabul ettirirsen zaten kendiliğinde o yukarda sayılan konuma gelmiş olursun.
suyun karşı yakası bayılıyordu geçmiş yönetimin pasifliklerine. fakat geçti artık o dönemler. biz yaptıkları haysiyetsizliklere karşı durduğumuz için kudurdukça kuduruyorlar.
siz kuduradurun, biz gelmeye devam ediyoruz.
kökleri 8-9 yıla kadar dayanmış bir oluşumu gelir gelmez 1-1,5 yılda pasif hale getiremezler. kulüp malesef özhan canaydın ve adnan polat döneminde bu tür işlerde olabildiğince zayıfladı. tff'nin alacağı kararlarda, seçimlerde, tahkimin vereceği kararlarda, hakemlerin verdiği hatalı bir kararda caydırıcı etkilerde bulunmada neredeyse yok sayıldık.
-bu ülkede galatasaray'ın aday gösterdiği federasyon başkanı seçilir, seçilmelidir.
-söz konusu galatasaray olunca pfdk'ydi tahkimdi vs.. alacağı kararlarda tek seferde değil, 2 kere düşündürülmelidir.
-tff, alacağı bir kararda galatasaray'a dayatma yapmayı aklından bile geçirememelidir.
kısacası bu ülkenin sporunda kumanda dairesinde galatasaray oturmalıdır. tıpkı geçmişte olduğu gibi.
biz rahmetli özhan canaydın ve adnan polat döneminde malesef kendimizi centilmenlik konularında o kadar çok kandırdık ki, atı alan üsküdarı geçti o vakitlerde. centilmenlik konusu önemli tabi. fakat bizim yaptığımız enayiliğe kaçıyordu o vakitler. centilmenlik dediğin yapılan haksızlıklar karşısında susmayı gerektirmez. eşit şartlarda yarışma durumunda kaybettiğin zaman ayağa kalkıp alkışlamayı gerektirir.
ünal aysal da geldiği ilk 1-2 ay böyle bir giriş yaptı fakat anladı o da ortamın böyle davranmaya müsait olmadığını. şimdi görüyoruz zaten bu tür durumlarda yapılan açıklamaları. eğer geçmiş yönetimlerin döneminde olsaydık şu an sus pus oturuyor olurduk. zamanında ipleri elimizden kaçırdığımız için şu an bu tür sert açıklamalardan daha fazlasını yapamıyoruz. bu yüzden her şeyi adım adım gerçekleştireceğiz.
ve bu adımların başında başarı kazanmak geçiyor. eğer sen başarılar kazanıp tekrar en üst noktaya gelirsen, kısacası taraflı-tarafsız her kesime artık hegemonyanı kabul ettirirsen zaten kendiliğinde o yukarda sayılan konuma gelmiş olursun.
suyun karşı yakası bayılıyordu geçmiş yönetimin pasifliklerine. fakat geçti artık o dönemler. biz yaptıkları haysiyetsizliklere karşı durduğumuz için kudurdukça kuduruyorlar.
siz kuduradurun, biz gelmeye devam ediyoruz.
